*7 yıl sonra*
Hana, karnındaki ağrı yüzünden sırasında kıvranırken daha fazla dayanamayacağını anlayıp öğretmeninden izin aldı ve tuvalete gitti. Neden karnının ağrıdığını bilmiyordu ve gerçekten çok da sancısı vardı. Daha önce böyle bir şey yaşamamıştı.
Kabinlerden birine geçtiğinde çamaşırına geçmiş kan lekesiyle kalakaldı. Öylece şokla bakarken ilk reglini yaşadığını anlamıştı. Ne yapacağını bilmiyordu ve en önemlisi yanında ped bile yoktu.
Tuvalette öylece dururken bir yandan devam eden sancıları onu zorluyordu. Telefonu yanında olsaydı babalarından birini arayabilirdi ama şu an haber verebileceği kimse yoktu. Öylece kabinde kıvranırken kapının açıldığını duydu.
"Hana?" Bu ses, en yakın arkadaşı Misun'a aitti.
"Buradayım." dedi sıkıntılı bir şekilde.
"Bir şey mi oldu? 15 dakikadır dönmeyince öğretmen bakmam için gönderdi."
"Misun sanırım ben regl oldum. Karnım çok ağrıyor." dedi karnına giren diğer bir ağrıyla sızlanarak. Misun kapının diğer tarafından hemen endişelenmişti bile. "O zaman ben hemen ped getireyim sana. Bir de öğretmene haber vereyim babanı çağırsınlar. Olur mu?"
Hana onayladıktan sonra arkadaşının gelmesini bekledi. Birkaç dakika içinde Hana'nın çantası ve pedle dönmüştü Misun.
"Ben öğretmenle konuştum, velini arayacaklar." dedi kapı aralığından pedi uzatıp. Arkadaşı için endişelenmişti bu yüzden heyecanlı heyecanlı konuşuyordu.
Hana işini halledip eteğine bir şey geçmediğine emin olduktan sonra elini yüzünü yıkayıp arkadaşının koluna girmişti. Beraber aşağı inerlerken 10 dakika sonra gelen Chan'la ayaklandılar. "Geldi." dedi gelen arabayı göstererek arkadaşına.
Chan endişeli bir şekilde arabadan hızlıca inip kızının yanına geldi. "Hana, neyin var? Ne oldu bebeğim?"
Hana biraz çekinerek bir arkadaşına bir de babasına baktı. Aslında bu konularda utanılacak bir şey olmadığını biliyordu ama biraz gerilmişti istemsizce. "Regl olmuşum sanırım. Karnım çok ağrıyor."
Chan durumu anlayıp kafasını salladı. "Tamam. O zaman sen arabaya geç ben de müdürün yanına gidip izin kağıdı alayım, tamam mı?"
Dediği gibi Hana arabaya geçtikten sonra Chan ayrıca Misun'a da teşekkür etmişti. Liseye başladıklarından beri yanında olan arkadaşını tanıyordu.
Birkaç dakika içinde geri gelirken arabayı çalıştırdı. "Eve mi gitmek istersin yoksa hastaneye mi gidelim? Ağrı kesici bir serum yapabilirler."
Hana, hastaneleri sevmese de bir ağrı kesiciye ihtiyacı olduğunu biliyordu. "Hastaneye gitsek olur mu?"
"Tabii ki bebeğim."
Yoldayken Minho'ya da haber vermişlerdi. Minho hemen endişelenmişti ve gelmek istemişti ama bugün önemli işleri olduğunu bilen Chan engel olmuştu. Beraber hastaneye geldiklerinde acilde bir yatakta uzanan Hana, ağrının biraz da olsa geçmesiyle rahatlamıştı. Chan da başında bekliyor, dikkatini dağıtmak için bir şeylerden bahsediyordu.
"Sence bu yıl babanın doğum gününde ne yapalım? Yaklaştı iyice."
"Bence ona dev bir çilek peluşu alabiliriz. Böyle dev gibi ayıcıklar yapıyorlar ya, onun çilek versiyonu." Kendi hayaline kıkırdarken Chan da gülmüştü. "Bu güzel bir fikirmiş. Seçenekler arasında dursun bakalım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
strawberry | minchan, banginho
Teen Fiction"Bakar mısınız? Birazdan... Bayılacağım. Tutun beni olur mu?" "Ne?" - skz #1 (111122)