✧・゚: *✧・゚:* 16🍓 *:・゚✧*:・゚✧

1.2K 110 3
                                    

Kendimi az önceki olayın şokuyla arabaya attım.

"Az önce ne olduğuna inanamazsın!"

Chan'ın kaşları çatılırken aklından ihtimaller geçtiğini anlamıştım. "Ne oldu?"

Yine o sahneler gözümün önüne gelirken gülmeden edemedim. "Kapıyı çalmadan içeri girmemin cezasını çektim. Yeji ve Ryujin. Onları öpüşürken yakaladım. Tanrım! Hala inanamıyorum! Yeji'nin eşcinsel olduğunu bile bilmiyordum! O benim lise arkadaşım."

Chan'ın yüz ifadesi gittikçe komik olurken kendimi tutamayıp tekrar güldüm. Sanırım sinirlerim bozulmuştu ve şu an aşırı derecede korkunç göründüğüme emindim. Burnum ve gözlerim kıpkırmızıydı, yüzüm de şişmişti ama ben kahkaha atmaya devam ediyordum.

"Yakışırlar aslında," dedi bir süre sonra. Ufak bir analiz yapmış olmalıydı. "Ama bizim kadar olamazlar." Egolu bir ifadeyle arabayı çalıştırdığında ağzım açık kalmış ona bakıyordum.

"Çok fenasın sen ya! Ama haklısın, bizim kadar olamazlar." Sesim sonlara doğru kısılırken iç çektim. Hüzünlü bir şekilde uzaklaştığımız kliniğe bakarken, "Kedilerimi özledim." dedim.

Chan da beni taklit etti, sesli bir nefes aldı. "İyiler. Orada iyi bakılacaklar, merak etme. Sadece birkaç gün dayan, tamam mı güzelim? Kendini daha fazla yıpratmanı istemiyorum." Konuşmaya başlarken tuttuğu elimi sıkarken başımı sallayarak onayladım onu.

"Yanımda olduğun için teşekkür ederim. Sen olmasan bu durumla nasıl başa çıkardım onu bile bilmiyorum. İyi ki varsın, Chan."

Sanki çok saçma şeyler söylüyormuşum gibi anında reddetti beni. "Ben hiçbir şey yapmadım Minho. Sadece sana destek oldum ki, bu yapmam gereken bir şeydi. O yüzden teşekkür gerek yok. Ve, sen de iyi ki varsın."

Acıyan gözlerimi kapatıp birkaç onaylama mırıltısı çıkardım. O kabul etmese de ne kadar büyük bir şey yaptığının farkında değildi. Daha fazla bir şey deme gereği duymadım.

🍓3 gün sonra🍓

Bugün, bebeklerim sonunda eve geri dönüyordu!

Aşırı derecede mutlu ve heyecanlıydım. Onlardan hiç bu kadar ayrı kalmamıştım. 3 gün boyunca onları ziyaret ermiştim ve en büyük destekçilerimden biri Chan olmuştu. Bu süreçte avukat bulmak ve dava işleriyle uğraşmaya başlamıştı bir de. Ama tabii ki de arkadaşlarımın hakkını da yememem gerekirdi. Onlar da neler olduğunu öğrenince beni hiç yalnız bırakmamışlar hatta kedilerime hediyeler bile almışlardı.

Chan 3 gün boyunca benimle kalmaya devam etti. Her gece ağlama perileri beni ziyaret ederken hiç sıkılmadan ve şikayet etmeden bana destek olmuş, gözyaşlarımı silmişti. Ona o kadar çok teşekkür etmiştim ki ufak bir anlaşma yapmıştı benimle. Teşekkür etmek yerine her seferinde dudağına masum bir öpücük bırakıyordum. İlk başlarda utansam da ikimiz de bu anlaşmadan memnunduk.

"Chan! Hadi artık, hazır mısın?" Salondan ona seslendiğimde bir yandan da bebeklerimin yeni mama kaplarına yeni mamalarını koyuyordum. Bu kapları Felix ve Changbin almıştı.

"Geldim sevgilim. Çıkabiliriz."

15 dakika sonra kliniğin önünde durduğumuzda hiç beklemeden arabadan dışarı atmıştım kendimi. Arkamda kalan Chan bana gülerken sakin olmamı söylemişti ama şu an sakinin s'si yoktu bende. Tek istediğim Soonie, Doongie ve Dori'yi görebilmekti.

strawberry | minchan, banginhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin