strawberry | minchan, banginho

✧･ﾟ: *✧･ﾟ:* 14🍓 *:･ﾟ✧*:･ﾟ✧

Öncelikle 1k okunma için teşekkür ederim 😭😭😭 cidden bu kadar kısa sürede böyle bir seviyeye geleceğimi düşünmemiştim 🥺🥺 destekleriniz, oylarınız ve yorumlarınız için teşekkür ederim!! Özellikle bu kurgumu ona anlattığımdan beri bana hep destek olan kenyusiimii sana da çok teşekkür ederim aşkım 🥺 yanımda olduğun için sana minnettarım <3

🍓

"Şimdi, önce bu transparan saten kumaşı kullanalım. Kontrol etmesi biraz zor bir kumaş o yüzden keserken çok dikkatli olmalısın, tamam mı?" Tatlı tatlı kafasını salladığında gülümsedim.

Arkamda kalan cansız modele dönüp elimdeki geniş kumaşı üst kısmına sardım. Tam olarak çizimimdeki gibi bir görüntü olmasını istediğim için detaylara çok önem veriyordum. "Arkandaki masadan beyaz tebeşir ve iğne topunu verir misin?"

İkisini de bana ulaştırdığında önce nereleri dikeceğimi işaretlemiş ve kalınlığını belirtmek için de iğneyle tutturmuştum. İstediğim katlı görüntünün oluşması için biraz fazla el işi gerekiyordu ve bu Chan için çok zorlayıcı olabilirdi. Ama alt parçayı tamamen ona yaptıracaktım.

Sonunda kumaşı işaretlemeyi bitirdiğimde boş olan bir masaya geçmiş ve kesmeye başlamıştım. Bunu yaparken oldukça odaklanmıştım. En sevdiğim ve en korktuğum kumaşlardandı bu. Neyse ki beni çok zorlamazken kesmeyi de bitirmiş ve bir köşede bulunan dikiş makinesine yönelmiştim. Ama bir şey eksikti.

Kumaşı dikiş makinesine bıraktıktan sonra tüm malzemelerin olduğu, Chan'ın da incelediği masaya gittim. Bir şey arıyordum ama tam olarak ne aradığımdan da emin değildim.

"Bel kısmı için siyah kurdele kullanman gerekmiyor mu?"

Söylediği şeyle gözlerimi büyüttüm ve ellerimi havada şıklattım. "Chan! Evet, tam olarak eksik olan şey buydu! Teşekkür ederim!"

Heyecanıma gülerken ben de gülmüş ve genişliği 1 santim olan siyah kurdeleye uzanmıştım. Modelin beline göre ayarladıktan sonra onu da kesmiş ve dikiş makinesine yönelmiştim.

Chan yanıma gelirken ona da anlatmaya başladım. "Dikiş makinesini burada ayağının altındaki pedalla kontrol ediyorsun. İğneyi kırmamak önemli o yüzden çok hızlı olmamak gerekiyor. Onun dışında da el işi zaten. Dikmen gereken yeri iğneye hizalayıp kumaşı kaydırman gerekiyor sadece." dedim ve hemen dediklerimi uygulamaya başladım. Ben dikişi yaparken onun dikkatli bakışlarını da hissediyordum aynı zamanda.

Dikmeyi bitirdiğimde ve bitirir bitirmez koşarak modele gittiğimde hemen üstüne geçirmiş ve bakmıştım. İşte! Tam istediğim gibi olmuştu! Yerimde alkış yaparken "Olduuu!" diye bağırdım.

"Tebrik ederim bebeğim."

Gülerek ona dönmüş ve gülümseyişimi sinsi bir sırıtışa döndürmüştüm. "Şimdi sıra sende Bay Bang. Buyurun lütfen." deyip arkasındaki masayı göstermiştim.

Şimdi kullanacağımız kumaş biraz daha kalın bir saten kumaştı. Açıkçası eteğin pek bir süsü olmadığı için kolay olacaktı. Hemen masa üzerinde işaretlemeleri yaparken Chan'a da iğneleme kısmını bırakmıştım. O, bunu yaparken ben de tekrar üst parçaya dönmüştüm. En ufak detayına kadar kontrol etmeliydim.

Bir sorun görememek beni tatmin ederken Chan da bittiğini söyleyerek beni çağırmıştı.

"O zaman bir bakalım dikiş makinesinde nasılsınız acaba."