🗝️
Nickelback – Far Away
39. BÖLÜM
ATEŞ
Sessizliği kıran yağmurun gazabıydı.
Bu dünyada bizi kıran insanlar vardı ve bu, yağmurun sessizliği kırarken çıkarttığı ses kadar huzurlu melodiler fısıldamıyordu kulağımıza. Karanlığın içine fener ile ışık tutmak, karanlığı kırmaya yetmiyordu ama yanan bir fenere karanlığı basarsan, ışık kırılırdı.
Peki nasıl olmuştu da, Işık bir Karan'lığı kırabilmişti?
Belki de bu ışığın işlediği ilk cinayettir.
Yüzümü yakan soğuk değildi, Yaşar amcanın, Karan'a çaresiz bir ifadeyle bakan yaşlı gözleriydi. Elimi daha sıkı kavradı. Sanki avucunun içindeki elim değil, kalbimdi. Tam şu an geçmiş ve anılar onun kalbine dev gölgeler bırakırken, geceleyin sancıyan ruhu çıkmazın içindeydi.
Zihnim keskin bir bıçak tarafından ikiye bölündü, düşüncelerimin önü kesilmişti, belki de düşüncelerim hız sınırını aştığı için hislerin radarına takılmıştı ve kendini çaresizlik bariyerlerine çarparken elinde tuttuğu umut direksiyonunun hakimiyetini tamamen kaybetmişti.
"En son 'baban' dediğinde bu cümlenin devamını nasıl tamamladığını hatırlıyor musun dede?" Sesinde, deniz kıyısını alaşağı eden dalganın bastırılmış girdabı vardı. Durdu, zaman da onunla birlikte akmayı durdurmuştu. "Baban gitti."
Yaşar amcanın yüzünde fırtınanın arkasında bıraktığı enkazın ifadeye dökülmüş hasarı vardı. Sonunun acıya düğümlendiği bir masalın ölen değil de ölümü izleyen ana karakteri gibi hissediyordum kendimi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASİ ÇAKILTAŞI
RomanceDışarıda devam eden bir hayat, içimde kalbi duran bir kız çocuğu vardı. Asi Merve Karakuyu, ailesi ve kendisiyle devamlı olarak savaş veren genç bir üniversite öğrencisidir. Ansızın bastıran yağmurun kelebeğin kanatlarını ıslatması gibi hayatına bir...