★ Selam MLHFamily! Beş günlük yoğun okul temposundan nihayet kurtulabildik. Keyifli bir bölüm oldu, umuyorum ki sizde beğeneceksiniz.
Gerçekten her seferide oy ve yorum mevzusunu açmaktan bıktım. Oy ve yorum sayısına göre yazan biri değilim ancak yaptığım şeyin karşılığını alamamak beni üzüyor. Lütfen okuyan herkes oy versin, bir iki kelimede olsa yorum yapsın.
Ve gelelim ithafa! @endlessathor , yine doğru cevap verdin. Kutluyorum seni! Her şeyi böylesine hatırlaman beni çok mutlu etti. Ve diğer yorum yapanlarada çok teşekkür ederim! Hepinizi çok seviyorum, öpüldünüz!
Çok uzattım nys by. ★
"Kral henüz ölmedi."
Diana Kerry Barrymore;
Eve geldiğimde ilk işim odama çıkmak oldu. Serina ile konuştuğumda ne kadar özlediğimi fark ettim. O gülüşü, saçma sapan konuşmaları her şeyi... Her şeyi içimdeki yalnızlık hissini bastırıyordu. Sanırım aynı şey O'nda da vardı. Gözlerinden bunu anlamak mümkündü. Ben, sonbaharda dalından ayrılan umursamaz bir yapraktım. Ben ayrılınca tek, bomboş bir dal parçası olmuştu. Çocuklar, bizim ağacımızdı. Şimdi ben o ağaçta yoktum. Ve Serina, umursamaz yaprağını o ağaçta kalarak bekliyordu.
Gece saat 11 falan olmalıydı. Pijamalarımı giymiş odamda takılıyordum. Leo ve Jacob birkaç iş için dışarıdaydılar. Leo'nun yanında geldiği arkadaşları ikinci bir evde diğer adamlarımızla kalıp, onlara öncülük ediyorlardı. Benim kaldığım evde Leo ve Jacob vardı sadece. Birkaç koruma dışarıda bulunuyordu. Yani, yalnızdım.
Saatlerdir oyalandığım telefona Serina'dan bir mesaj geldiğinde beklemeden açtım.
"Az sonra söyleceğim şey için itiraz etmeni istemiyorum. Beni yanına almıyorsun, bunu anlıyorum fakat Liam'la yanından ayrıldıktan sonra biraz takıldık ve sana arkadaşlık edebilecek bir kız bulduk. Adı Veronica. Evin adresini atsan iyi edersin, onunla iyi anlaşmaya bak ;)"
Serina'dan böyle bir mesaj beklemiyordum doğrusu. Bir yandan iyi bir şey yaptığını düşünüyordum elbet ama bu konuşmadan hemen sonra bir kız bulmuş olmaları pek inandırıcı gelmiyordu. Bu düşünceleri kafamdan atıp anı yaşamaya karar verdiğimden evin adresini Serina'ya gönderdim.
Yirmi dakika sonra kapı zili çaldığında merdivenleri üçer üçer indim. Böyle inmek bana çocukça bir sevinç yaşatıyordu. Kapıyı açtığımda korumayı görmüştüm. Ah, pek alışık olduğum söylenemezdi.
"Evin dışında bekleyen üç kişi arkadaşınız olduğunu iddia ediyorlar. Bu doğru mu?" Hızla kafamı salladım. "Bu doğru, Henrie." Henrie, bahçe kapısında bekleyen Liam ve Serina'yı içeri almaları için işaret verdiğinde, Veronica olduğunu düşündüğüm kızla beraber etrafa gülücükler saçarak geliyorlardı.
"Hey," dedi Serina sesindeki anlamsız neşeyle. Neye bu kadar sevinmişti ki?
"Hey." Veronica'ya bakarak, "Sanırım yeni arkadaşım sensin," dedim. Samimi bir gülümseme gönderdiğimde O'da güldü."Evet," dedi çatallayan sesiyle. O sırada Liam küçük bir öksürükle bir şeyler söyledi. İçeri davet ettiğimde gelmediler.
"Ha, unutmadan. Zayn'in ve diğer çocukların evimin adresini bilmelerini şimdilik istemiyorum." Beni onaylayan birkaç sözcük mırıldanarak gittiler. Ben de Veronica ile tanışma faslına geçtim. Ev sıkıcıydı ve konuşmaya ihtiyacım vardı.
"Neden benim yanıma gelmek istedin? Bilirsin, ben intikam için uğraşıyorum ve bu işler sakat olabiliyor." Ağzımdan çıkan bütün kelimeleri ilahi bir şey dinliyormuş gibi pür dikkat dinlemsine şaşırmıştım. Değişik birine benziyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Liar Hero || z.m
Fanfiction''Söz ver, gitmeyeceksin,'' dedim gözlerimi kırpıştırarak. Yağmur damlaları yüzümden akıp giderken, göz yaşım tutamadı kendini katıldı onlara. ''Söz veriyorum, seni asla bırakmayacağım.'' ''Bir şarkı ol, hep benim için çal, tamam mı?'' Hıçkıra hıç...