My Liar Hero || z.m

23. "Pangs of remorse."

★Merhaba MLHFamily! Bu bölüm gerçekten çok uzun oldu ve her kişinin bakış açısını yazdım. Gerçekten uğraştığım bir bölüm oldu. Geçen bölüm bir bölüme bakılma +240 oy 30. Bu gerçekten üzücü. Böyle devam ederse sınır koyacağım gerçekten. Bu sınır geçmezse yeni bölüm koymayacağım. Yorum sayısı feci derecede düşüşte. Yorum sayısını lütfen yüksek tutalım. Size sayfalarca bölüm yazdım. Bunun karşılığını verin. Beni önemsediğinizi hissettirin. Buna ihtiyacım var. Keyifli okumalar!★

Not: Tyler multimediada mevcut.

"Vicdan azabı."

Evden hiç ayrılmamalıydım. Orlando'nun benim için büyük bir tehlike olacağını biliyordum. Ama O sadece benimle sınırlı kalmadı. O,çok zekiydi. Tüm bunları yaparak bana fiziksel zarar vermiyordu. Ama vicdanım O'nun değer verdiğim kişilere yaptığı şeyleri kaldıramıyordu. Elimden bir şey gelmiyordu. Hiçbir şey yapamayan,ağlamaktan başka bir işe yaramayan kız olmak istemiyordum.

Harry, Louis'yi yarım saat kadar önce acile götürmüştü. Birazdan burada olurlardı. Hepimiz yine gecenin bir vakti Orlando'nun yaptıklarına bir çözüm bulmak için salondaki masada kafa patlatıyorduk. Lakin hiçbir sonuç elde edememiştik.

"Size peşin olarak söylüyorum. Sıradaki kişi Serina." Lucas yayıldığı kanepeden bize sesleniyordu. Serina'nın suratına baktığımda gülümsedi. Gülümsemesiyle korkusunu saklamaya çalışıyor gibiydi. Liam sesindeki endişeyi saklama gereği duymadan konuştu.

"Maalesef Lucas haklı. B-bir şekilde Serina'yı korumalıyız."

"Hey,benim için endişeleniyorsun Payne. Seni aptal." Serina,ortamı neşelendireye çalışıyordu. Fakat Liam az önceki endişeli ses tonunu kızgınlığa bırakmıştı.

"Serina lanet olsun! Çocuk gibi davranmaktan vazgeç,büyü artık! Diana'nın seni getirdiği uçurumdan Orlando aşağı itecek farkında mısın?!" Liam'ın son dediği yüreğime bir bıçak gibi saplanmıştı. Liam hatasını anlamış olacak ki sağ elini omzuma attı.

"Diana ben çok üzgünüm böyle söylemek istememiştim."

"Sorun değil Liam." Sonuç olarak haklıydı. En yakın arkadaşımı tehlikenin eşiğine getirmiştim.

"Liam bana büyü diyorsun ama az önce söylediğin cümle her ne kadar 'sorun değil' dese de en yakın arkadaşımın kalbini kırdı. Düşünmeden konuşuyorsun. Bu da çocukluktan başka bir şey değil. Az önce yaptığım şey bir çocukluk değildi. Her ne kadar korksamda kardeşimin,dostumun üzüntüsünün biraz olsun hafiflemesi için uğraşmamdı. Şimdi kim çocuk bir düşün istersen." Serina uzun konuşmasından sonra merdivenlerden yukarı çıktı. Bütün diyalog boyunca sessiz duran Zayn ile bakışlarımız buluştu. Konuşmuyordu. İlk defa gözleri anlamsız bakıyordu.

"Sanırım O'nu kırdım," dedi Liam ensesini kaşıyarak. Elimi Liam'ın koluna vurdum.

"Hey,üzülme. Serina'nın siniri,kırgınlığı bir an içindir. Sonra geçer. Senin için O'nunla konuşacağım." En azından bu konuda yardımcı olabilirdim. Serina ve Liam benim gözümde harika bir çiftti. Bu çiftin bozulmasını istemiyordum.

"Sağol,Diana." Liam,Niall'ın O'na mutfaktan seslenmesiyle yanımızdan ayrılmıştı.

"Zayn...neden bu kadar suskunsun?"

"Şuan konuşmak istemiyorum."

"Ama..."

"Konuşmak istemiyorum dedim. Anlamıyor musun?" Zayn'in ani çıkışını anlayamamıştım. Sanırım arkadaşına benim yüzümden zarar geldiği için bana kızgındı.