Es selamu aleyküm canlar.Keyifli okumalar dilerim.
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Ameer ile konuşmam sona erdiğinde derslerime döndüm ama bu telefonun susacağı yoktu. Biri arıyordu ve numaranın kime ait olduğunu bilmiyordum. Umursamayıp açmadım eğer yine Uriel ise onun yüzünden canımı sıkamazdım. Yosef'in attığı mesaj afallamama neden olsa da karşıma çıkarsa vereceğim cevabı biliyordum. O bir yahudiydi ve bir yahudiye asla inanmazdım. Bize zulmeden bir topluluk düze gelmezdi. Aralarında iyi niyetli gibi görünenler olsa da aslında hepsi aynıydı. İsgalci israil gibi kâfir bir devletin kuruluşunu kabul etmeyen yahudiler de vardı ve onlar şimdiki bu sözde işgalci devletin kafir bir devlet olduğunu açıkça söylüyordu.
Karşı olanların da nedenleri vardı, bu neden Mesih'di onların inancında. Yahudilerin bir kısmı Mesih gelmeden kurulan İsrail devlerine karşıydı ancak Mesih gelirse bu devleti kurmaları gerektiğini düşünüyorlardı, yani olay yine aynı kapıya çıkıyordu. Sebepleri her ne olursa olsun yahudiler kendilerini özel bir ırk olarak görüyor ve şu an Filistin toprağı olan vatanımı zorla işgal ediyordu. Buna hakkı olduğunu söyleyip değiştirilmiş Tevrat'dan örnekler veriyorlardı. Oysa ki yüce Allah vaadedilen topraklar için kan dökmemelerini emretmişti ama israiloğulları yine isyan çıkartarak bu vaade karşı gelip anlaşmayı bozmuştu. Bozguncu, isyankar ve doymak bilmeyen bir milletti yahudiler. Yosef de onlardan biriydi ve ona asla güvenemezdim.
Telefonum ısrarla çalarken sinirlenip sessize almak için elime aldım arayan numara sonunda durdu ve telefonu sessize alacağım sıra arayan numaradan mesaj geldi. Kimdi şimdi bu ya, akşamın bu saatinde ne diye arıyordu açmayınca da mesaj atıyordu. Yosef'in mesaj attığı numara değildi kontrol ettim. Merak edip mesajı açtığımda şaşkınlıktan gözlerim büyüdü.
" Meryem benim Abdurrahman seni merak ettim konuşmak istemiştim ama açmıyorsun. Daha iyi misin lütfen cevap ver."
Abdurrahman benim numaramı nerden bulmuştu acaba? Off tabi ya İsra ile aynı semtte oturuyorladı kesin onun işiydi. Hastanedeyken bana çok yardımcı olmuştu kaç defa teşekkür ettiğimi ben bile bilmiyorum. En zor zamanımda yanımda olmuştu hastalığımı da öğrenmişti ve bunun için çok üzüldüğünü görebiliyordum. Konuşmak istiyordu fakat mesaj atacak ve beni bir daha aramamasını isteyecektim. Aklında ne olduğunu sadece tahmin etsem de ona umut vermek istemiyordum. Mavi gözlü adam iyi biriydi ve üzülmeyi hak etmiyordu. Onun için dua edecektim karşısına hayırlı bir kısmet çıksın ve çok mutlu olsun istiyordum.
"Daha iyiyim her şey için teşekkür ederim. Lütfen beni bir daha arama numaramı da sil üzülmeni istemiyorum ama söylemeye çalıştığın şeyin farkındayım. Olmaz ben kimseyi sevemem kalbimde Kudüs varken kimse kalbimi çalamaz."
Mesajı yazıp beklemeden yolladım ona, çok geçmeden tekrar aradı. Vazgeçmeyeceğini anlamıştım konuşmalıydım onunla. Benimle konuşmasının etrafımda dolanmasının doğru olmadığını o da biliyordu elbet ama nefsine engel olamıyordu sanırım. Yapamazdım, ben evliydim, belki Bora'yı sevmiyor ona aşk beslemiyordum ama evliydim sonuçta ona ihanet ediyormuş gibi hissetmek canımı yakıyordu.
" Efendim."
"Meryem ne olur yapma bana bunu, seni merak ediyorum sesini duymak istiyorum. Meryem ne olur bir şans ver bana inan bana seni asla üzmem."
"Abdurrahman olmaz anlamıyor musun? Ben seni sevemem umut etmeni, beni beklemeni istemiyorum ne olur hayatına bak ve beni düşünme. Hasta bir kızım ben ve sonunda ülkeme döneceğim. Hem beni sevdiğini de düşünmüyorum sen kendinden bu kadar emin misin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FİLİSTİNLİ MÜCAHİDE (TAMAMLANDI)
General FictionKudüs bizim için neyi ifade eder? Kudüs bizim neyimizdir? Kudüs ilk kıblemiz olduğu için mi değerlidir yoksa isra ve miraç mucizesine şahit olduğundan mı kutsaldır? Kudüs neden bütün insanların meselesidir, neden müslümanlar fazlasıyla benimsemişti...