I can't resist -hyunlix daddyking

11

..

"kuralları çiğnemek çok mu hoşuna gidiyor?"

sorgulayıcı ve sert bakışlarını küçük çocuğa yollayıp dişleri arasına almıştı  alt dudağını. minik olan ise anlamsız ve korkmuş bir şekilde cevap vermişti.

"hm hayır hem ne yaptım ki?"

"sana sus dedim değil mi? ne diye beni tekrarlatıyorsun?"

"ama... canım çok acıyor b-ben ne y-yapabilirim ki"

minik olan krem sürülmeyen elini ağlayan gözlerine getirip ovalıyordu. isteyerek yaptığı bir şey değildi sonuçta canı yandığı için kendisini tutamıyordu.

"ağlama"

"a-ağlamıyorum"

"yalan söyleme ağlıyorsun kör müyüm sence ben?"

"hımh p-peki"

elini tersiyle göz yaşlarını silip büzdüğü dudaklarıyla büyük olana baktı, hyunjin ise kafasını iki yana sallayıp iç çekip eline krem sürmeye devam etmişti. minik olan kendisini çok zor tutuyordu, yüz ifadesinden de belliydi bu.

sargıyı sarıp eğildiği yerden kalktı  ve masasına adımlayıp yara için başka bir krem çıkardı. sandalyesine oturup bacağına da bir kaç kere elini vurmuştu, gelmesi manasında. felix ise sarılı eline bakıyordu. bacağından çıkan sesle ona dönüp itiraz etmeden kafasını olumlu anlamda sallayıp ilerlemişti önüne ve bacağına oturmuştu. büyük olan elindeki kremi masaya bırakıp küçük çocuğun üzerindeki bol tişörtün eteklerine getirmişti ellerini, küçük çocuk ise anlamsız bir şekilde ona bakıyordu. hızla üzerinden çıkardığında felix gözlerini kocaman açmış ve dudaklarını bir birine bastırmıştı ellerini ise göğsüne getirip kapatıyordu.

"b-bana ne yapacaksın?!"

"sırtına bakacağım"

"sırtımı bakıp ne yapacaksın?!"

"bağırma. yaran yok mu ona bakmalıyım"

"aaa doğru tabi canım evet evet"

"ee sen ne anladın ben çıkartınca?"

soğuk elini küçük çocuğun ince belinde yukarı aşağı gezdirip alt dudağını dişleri arasına alarak kaşlarını düşürüp ona bakıyordu

"h-hiç ne anlayabilirim ki zaten yani"

"hıhm bence de"

yavaşça boynuna yaklaşıp sıcak nefesini vermesi ve belindeki elinin de çıplak tenini sıkmasıyla küçük olanın tüyleri diken diken olmuştu adete. hiç hareket etmiyor gözleri kocaman açılmış bir şekilde önüne bakıyor ve yutkunuyordu. sıcak nefesini verdiği boynundan sırıtarak geri çekildi. küçük olan bir şey yapacağını sanmıştı fakat o sadece sıcak nefesini hissettirmişti, bu bile onu germişti ilerisini yaptığını düşünmek bile istemiyordu.

eline yara için olan kremi alıp küçük olanın sırtını biraz eğmesini sağlayıp yaraya bakmıştı. içinden sadece "cidden ona bunu da mı ben yaptım?" diye düşünüyordu derisi kalkmış ve çok can acıtıcı duruyordu. sinirliyken kendisine hakim olamazdı sanki onları yapan bir başkası gibiydi bu yüzden elinden geldiğince sinirlendiğinde uzak tutacaktı bu çocuğu kendisinden.

"bu biraz acıtabilir dayan tamam mı?"

"hıhım sür hadi çabuk ol"

"ne o şimdiden acıyor mu?"

"hayır sadece her neyse sür işte"

"hmm"

kafasını olumlu anlamda sallayıp elindeki soğuk kremi sıcak yaralı teniyle buluşturmuştu. ilk sürmesiyle bile küçük çocuğun dudaklarından büyük bir inleme çıkması da bir olmuştu.