32

8.2K 659 2.4K
                                    

..

"sürpriz"

"ama... söylesen olmaz mı çok merak ettim?"

dudaklarını büzüp yüzüne yaklaşan küçük çocuğa karşı sırıtıp sarı saç tutamlarını kulağının arkasına atmış ve kafasını olumsuz anlamda sallamıştı.

"maalesef şimdi gidip hazırlan hadi"

"pff hayır yorgunum böyle gideyim ben"

küçük çocuğu boydan boya süzüp düşürdüğü kaşlarını yüzüne çevirmişti

"böyle?"

"hm neden olmaz mı?"

"olmaz gidip düzgün bir şeyler giy"

"neden ki bunlar düzgün"

"sana gidip giyin dedim"

"of çok katısın bu huyundan nefret ediyorum!"

ayaklarını yere vurarak balkondan çıktığında hyunjin dilini yanağının içinde gezdirip bir şey dememek için çabalamıştı. küçük çocuk kendi odasına adımlayıp dolaptaki kıyafetlerine bakmış ve beyaz pileli eteğinin üzerine beyaz bol bir sweat geçirip kedisinin yanına bırakmıştı yüz üstü bedenini. luncy'i sevip onunla sohbet ederken arkasından açılan kapıya çevirmişti kafasını hafifçe. hyunjin kaşlarını kaldırarak odaya girmiş, cebinde olan ellerinden birsini çıkartıp küçük olanın yanına adımlamış ve yatağın ucuna oturmuştu. eli felix'in açılmış iç çamaşırı görünen eteğine gitmiş ve düzeltmişti.

"işte böyle luncy'im anlayacağın bu gün anneciğin yok ama geldiğimle seninle çok oyun oynayacağım tamam mı?"

"ya odaya giren ben olmasaydım?"

küçük çocuk bakışlarını sevdiği minik kedisinden çekip arka tarafında oturan adama çevirmişti.

"hm?"

"üzerini diyorum açılmış başkası girip görseydi?"

"yani?"

"yani mi?"

"hyunglar kapımı tıklatmadan girmiyor ki odama"

"hmm yine de bir daha dikkat et"

"pff"

"kalk hadi gidiyoruz"

"keşke luncy de gelse bizimle..."

"gelemez"

"neden ki?"

"kediler yasak gittiğimiz yerde"

"off ya üzgünüm luncy gitmem gerek"

küçük çocuk kedisine el sallayarak zorla kalkmıştı yataktan. üzgün suratıyla ayaklarını yere vurarak kapıda bekleyen büyüğünün yanına geldiğinde hyunjin ellerini cebine koyup adımlamıştı küçük olan da dudaklarını büzüp üzgün bir şekilde koluna sarılmış ve kafasını yaslamıştı. hyunjin koluna sarılmasına şaşırdığı için kaşlarını kaldırıp koluna sarılan çocuğa bakıyordu, felix de kafasını hafifçe kaldırıp büzdüğü dudaklarla baktı ona.

"kızdın mı yoksa?"

"ne için?"

"koluna sarılıyorum ya"

"kızmadım"

"hıh peki luncy'nin hasretinden zaten hep bunlar"

"daha evden çıkmadık bile?"

"olsun yine de bebeğimi özledim"

"pff"

yanındaki adam büyük bir iç çektiğinde küçük olan ondan bakışlarını çekmiş ve birlikte merdivenleri inmişlerdi. kapının önünde duran seo jun ve woo san'ın gözleri onlarla buluştuğunda hyunjin woo san'a kafa işareti yapmış ve birlikte evden çıkmışlardı. felix ayakkabılarını giyip büyük olanın ardından koştuğunda ona bakarak aralamıştı dudaklarını

I can't resist -hyunlix daddykingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin