..
"çık dışarı!"
"hm? ne oldu iyi misi-"
"sana çık dedim!"
"a-ama pasta getirmişt-"
"anlamıyor musun laftan?! sana çık dedim!"
"hayır çıkmayacağım! bu pasta için çok uğraştın yemen gerek!"
küçük çocuk yerdeki cam kırıklarına dikkat ederek yanına adımlamaya çalıştığında büyük olan elleriyle saçını arkaya atıp dudaklarını bir birine bastırmıştı, sakin olmaya çalıştığı ortadaydı.
"gelme cam var"
"bir şey olmaz bak geldim bile sadece iki adım"
elindeki pastayla sandalyede oturan adama gülümsüyordu karşısındaki adam ise gülümsemesiyle az da olsa sakinleşmişti, yine de ona canavar dediği aklına gelince gözlerini çekip geri bilgisayarına dönmüş ve kaydedilmemiş olan kodları hatırlama çalışıyordu. küçük çocuk elindeki pastayı masaya bırakmış ve eğilerek kollarının arasına geçip ekrana bakıyordu boş bir şekilde.
"ne oldu yine yanlış kod falan mı yazdın ona mı sinirlendin?"
"ben yanlış yazmam"
"ee o zaman ne oldu?"
"yazdıklarım kaydedilmemiş"
"hmmm ee hatırlamıyor musun?"
"hatırlamıyorum"
"hmm pasta yersen hatırlarsın bence tatlı zihni açar"
"tatlı zihni açar?"
"hıhm"
"yok kalsın öyle açılacak zihinden fayda gelmez"
"gelir gelir hadi bakalım aç ağzını"
"istemiyorum"
yüzünü buruşturup ekrana geri döndüğünde önünde masayla arasında duran çocuk ona dönük olacak şekilde kucağına oturduğunda ağzına uzattığı pastayı şaşkınlığıyla fark etmeden almıştı ağzına, küçük çocuk ise kıkırdamaya başlamıştı bile.
"hani istemiyordun? kıkıkı"
"ha?"
büyük olan ağzındaki tatlı tatla yüzünü buruşturduğunda karşısında gülen çocuğa bakıyordu çatık kaşarıyla.
"ya iğronç bo"
"iğrenç falan değil çok güzel bir kere"
karşısındaki adam masadan peçete alıp ağzındaki pastayı yandaki çöp kutusuna atmış ve masadaki suyunu içip çatık kaşlarla küçük olana bakıyordu.
"kızdın mı? ben sadece uğraştığın için yemeni istemiştim..."
"tatlı sevmiyorum bir daha yapma senin için yaptım sen ye işte"
"hıh yerim"
masaya sandalyesini daha çok çekip ellerini klavyeye götürdüğünde kucağındaki küçük çocuk inmeye kalkışmıştı ona bakışlarını çevirip sorgulayıcı bir bakış atarak kavradı ince belini
"nereye?"
"odama?
"gitme otur burada"
"yok senin kucağına oturan vardır zaten bana gerek yok"
küçük olan kucağından kalktığında kalkmış kaşlarıyla ona bakıyordu.
"benim kucağıma kimse oturamaz"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I can't resist -hyunlix daddyking
Teen Fictionbununla baş edilebilir mi? Rahatsız olanlar okumasın! ..