HATIRLA

33 4 0
                                    

Gözlerimden yaşlar akıyordu.'Babam ile annem iş gezisine gittiler.Akşam partideydim.Gece 2de Koray beni eve bıraktı.Girdiğimde salonun lambası açıktı.Annem ile babama seslendim ses çıkmadı.Koşarak üst kattaki odama çıktım.Lambasının açık olduğunu gördüm.Kapıyı açtığımda yatağımın başında Muzaffer'in kalbinde bıçakla kucağında bu notu buldum.'dedim sesim titriyordu.Muzaffer benim kendimi bildim bileli sahip olduğum ayıcığımdı.Orta boylarda beyaz bir ayıydı.Çok eskiydi.Onu gittiğim her yere götürürdüm.Onla yatabiliyordum ancak.Araf'ın gözlerinden kafasında tilkilerin döndüğünü anlamıştım.'Beni öldürebilirdi Araf.İstediği gibi evime girmiş,odama girmiş.'dedim gözyaşlarımı silerken.Gözlerinde en ufak endişe kırıntısı bile yoktu.'Attığın her adıma dikkat et.Taner ilk kurbanı.Yakında cenazesi gelir.'deyip ellerini ceplerine sokup odanın içini turlamaya başladı.'Taneri bulmamız lazım Araf.Bana yardım etmelisin Taner'i bulmam lazım.O konuşmamalı.'dedim gözlerimi masaya kitlemiştim.Adım seslerinden bana doğru yaklaştığını hissetmiştim.Yanımda durarak kaşlarını çatıp 'Neva yeter lan yeter.Ne bitmez Taner sevgisiymiş bu yıllardır.Bu yarrak başına benzeyen herifte ne bok var lan?'dedi sinirle.O bana bağırırken ben ağlamaya devam ediyordum.Bunu yıllarca kendime saklamıştım.Anlatamazdım.Kendime bunu yediremiyordum.'Susuyorsun.Taner bokunun konusu her açıldığında susuyorsun.Neva üvey abinin konusu her açıldığında sessizleşiyorsun.Artık aranızda bir ilişki olduğunu düşünmeye başladım lan ben.O herkesin yanında Neva şöyle böyle sen ise adını duyduğun an donuyorsun.'cümlelerini bitirir bitirmez aniden sandalyeden kalkarak sağ yanağına tokatımı indirdim.Tokatın tok sesi odayı doldurdu.Araf tokatımla gözlerini kapattı beş saniye boyunca.Sinirlendiğini biliyordum.'Sen ne şerefsiz bir insansın.İğrenç birisin.Nasıl böyle bir yakıştırma yapabilirsin?'dedim gözyaşlarım dökülürken bağırıyordum.Ellerini yumruk yaparak bana bakmaya başladı.'Neden onu her seferinde koruyorsun o zaman?'dedi gözyaşlarıma bakarak.'Bilmediğin şeyler var Araf.Lütfen sorma.Ben dayanamıyorum artık.'dedim ve duvarın dibine çöktüm.Elbisem umrumda değildi.Dizlerimi kendime çekip başımı ellerimin arasına aldım.Yeniden gelip önümde durdu.'Anlat o zaman Neva.Bir kere de olsa bana karşı dürüst ol lan.Bana yaşattıklarına rağmen bak hala karşındayım.Ne olursa olsun dinlerim ben seni.'dedi ve kafamı kaldırdığımda karşımda gözlerinin dolduğunu gördüm.Bir an anlatmayı artık bu yükten kendimi kurtarmayı düşündüm.Ama sadece bir saniyelik bir şeydi bu.İnsanoğlu yalancıdır.Ben kendime bile güvenmiyordum.Kimseye güvenim kalmamıştı.İnsanlar sadece sizi yüzüstü bırakırdı.Gözlerimden yaşlar akarken sadece kafamı onaylamazca sallamakla yetindim.'Senden nefret ediyorum.Senden de bıktım.Senin şeytanlıklarından da bıktım artık Neva.'dedi ve sertçe benim oturduğum sandalyeyi tekmeleyerek yere düşürdü.Alelacele ayağa kalktım.Kapıya gelip bakan güvenlikçiye sorun yok diye elimi salladım ve geri gitmesini sağladım.'Bana yardım edecek misin?'deyip tam karşısında durdum.Gözlerimin içine baktı.Gözlerimde bir duygu aradı.Ağlamaktan kızaran gözlerimde gerçek bir  duyguyu aradı.Ona yalvaran gözlerle baktım.'Bilirsin ki ben karşılıksız iş yapmam.'dedi ciddi bir tonda.Gülümsedim.Gözyaşlarımı silerken 'Biliyordum Araf.Yardım edeceğini biliyordum.'dedim mutluluktan uçabilirdim şu an.Bakışları gülümsememde takılı kaldı biraz.Omuzlarını dikleştirip 'Bu işin sonunda benim bir dilek hakkım olacak.İstediğim şeyi de yapacaksın.'dedi.'İstediğin her şeyi yapacağım söz Araf söz.'dedim.Üstüne bir şey dökülmüş gibi eliyle üstünü silkeledikten sonra 'Beni buradan çıkarmanın yolunu bul o zaman geç olmadan.'dedi.Kaşlarımı çatarak 'Geç olmadan?'diye sordum.Elini boynuna götürerek boğuk bir sesle 'Mercan'ın adamlarıyla her gün hasbihal ediyoruz.Eli kulağında Mercan yarrağının.'dedi.Yine sokak ağzıyla konuşmaya başlamıştı.'Celal Korel'den de mi korkmuyor bu adam?'diye sordum şaşkınlıkla.'İkisi de aynı tarafta.Beni öldürecekler.Benim günüm sayılı.Araf Korel'in zamanı doldu.'dedi ve gülümsedi.Kaşlarımı daha da çattım.'Sen ölmek istiyorsun.'dedim inanmaz bir şekilde.Sadece bakmakla yetindi.Ona doğru yürüyerek 'Sen ölmeyi istiyorsun.Benim tanıdığım Araf Mercan'ı da Celal Korel'i de parmağında oynatır.Ama hiçbir şey yapmıyorsun sen.'dedim yeniden kolunu tutup morluklarda parmaklarımı gezdirdim.Sertçe kolunu benden çekti.'Sanane yarrağım istediğimi yaparım.'deyip kapıya doğru gitti.Arkasından bakakaldım.Benden kaçıyordu.'Elini çabuk tut.'diyerek kapıdan çıktı.Arkasından bakakaldım sadece.
———————-2 gün sonra——————————---------------------------------------------------------------

Sabah Ender'in aramasıyla uyandım.Bugün bu işi çözecektik.Bugün Araf'ın kaçıracağım gündü.En yakın arkadaşı Ender de bana yardım edecekti.Annem ise belgeleri halledecekti.Kendi çıkartırsa Celal Korel'in haberi olurmuş ve bunun bir bedeli olurmuş.Benden isteyeceği her şeyi yapacağıma karşılık çıkış belgelerini onaylatıp başka bir psikiyatristi varmış gibi gösterecekti ismi geçmesin diye.Mom jeans üstüne de beyaz askılı bir bluz giymiştim.Koridorda yürürken vanilya losyonunu yeniden boynuma sürmeye başladım.2 saattir vanilya losyonunu tazeliyordum sadece.Yürüyen bir vanilyaydım adeta.Geçtiğim her yer vanilya kokuyordu.Araf'ın ölümüne sebep olacak kadar vanilyaya alerjisi vardı.Bunu bilen tek kişiydim.Güvenlik olaylarını geçip odada beklemeye başladım.Gergindim.Kapının açılmasıyla Araf'ın geldiğini anladım.Adım seslerini tanıyordum.Gelip karşıma oturdu.Ona bakmamla ağzımın bir karış açılması bir oldu.Kaşı patlamıştı ve sol gözünün altı mosmordu.Ayağa kalkıp hızlıca yanına çömeldim ve 'Sana ne oldu?'dedim.'Mercan'ı biraz kızdırmış olabilirim.'dedi gözleri masadaydı.'Aptal.'dedim sinirle.'Hadi Neva hadi.Çıkart beni buradan.'dedi sabırsız bir şekilde ayağını sallıyordu.Ayağa kalkıp ciddi bir şekilde 'Plan şu:Hastaneye kaldırılacaksın ve oradan Ender'le seni kaçıracağız.Buranın güvenliği çok kapsamlı.Orada sadece odanın önünde olacaklar.Burada ise her yerdeler.Senin vanilyaya alerjin olduğunu biliyorum ve 2 saattir her yerime vanilya losyonu boca ettim.Yanii şimdiden geçmiş olsun Arafcığım.'dedim sonlara doğru yaramaz bir kız çocuğu gibi gülümsemiştim.O sandalyede otururken ben de masaya oturmuştum.Aramızda 10 santim vardı.Bacağım onun iki bacağının arasındaydı.'Şimdi dalga geçeceksin benimle ama bana dokunman gerek biraz vanilyayı şey yapman için.'dedim utanarak.Karşımda Araf vardı ve ben onun karşısına geçip bana biraz dokunman gerek diyordu.Elle beni demediğim kalmıştı.Şu an o kadar utanıyordum ki.Bakışlarıyla beni ezip geçiyordu.Ayağa kalkıp masaya ellerini yasladı ve beni ellerinin arasına kafesledi yine.'Alerjimin ne kadar sürede ne kadar etki verdiğini bilmiyoruz.Nerede duracağımı bilmiyorum Neva.' dedi bana yaklaşarak.'Hayata karşı hep kumar oynadın zaten Araf.Her zaman araftaydın.'dedim ve o bana yaklaşırken gerildim.Dudaklarını köprücük kemiğime getirip dilini hafifçe gezdirdi.Dilini çekmeden boynuma doğru ilerledi.Yüzünü uzaklaştırıp parmaklarıyla dudaklarıma dokunmaya başladı.'Dudaklarına da sürmüşsün.'dedi baygın bakışlarla.Alerjisi etkisini göstermeye başlamıştı.Bana doğru eğilip dudaklarımız arasında bir nefeslik mesafe kaldığında durdu ve bana baktı.Onu özlemiştim.İtiraf etmeliyim ki onsuz 2 yıl nasıl nefes aldığımı şu an kendime sorguluyordum.Bir eliyle çenemi tutup tam dudaklarımız birleşecekken kafası omzuma düştü.Yere düşmesin diye belinden ona sarıldım.Yavaşça sandalyeye oturttum ve ona baktım.Uyurken çok masumdu.Küçük bir çocuk gibiydi.Şimdi rol yapma zamanıydı.Gözlerimi doldurarak koşarak kapıyı çaldım.Güvenlik kapıdan girince 'Be-ben ne olduğunu bilmiyorum.Birden bayıldı hastam ölüyor galiba çabuk doktor getirtin.'diye bağırdım.Güvenlik aceleyle kapıya doğru gidip bir şeyler söyledi ve hızlıca Araf'ı kaldırdılar.

-------------------------HASTANE------------------------------------------------------------------------

KÖRDÜĞÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin