Bizi hapishane gibi bir yere getirdiler.İkimiz de aynı odadaydık.Betondu her yer.Etraf da küf kokuyordu tavandan gelen suları katmıyordum bile.Odanın en köşesine geçtim ve yere çömeldim.Araf da olduğu yere çömeldi.İkimiz de birbirimize çapraz şekilde oturduk.
'Şimdi nolacak?'dedim umutsuzca.
Araf bakışlarını bana çevirdi ve 'Boku yedik Neva.Bir saate ebemizi sikmeye gelecekler.Emir mi gelecek Arap Ferhat mı şu an mesele bu.İki ucu boklu değnek.'
'Hiç mi bir şey yapamayız?Araf ya bizi burada bırakırlarsa çıkartmazlarsa?Of telefonları da aldılar Ender ile Yasemin erken çaksalar keşke durumu.'dedim bacaklarımı hareket ettiriyordum stresten.
'Onları da paketlememişlerse kurtarmaya çalışırlar.Neva dipteyiz.Yapacak bir şey yok.Bize kalan şu an onları beklemek.Arap gelirse bir şansımız olabilir.Emir piçi gelirse...'devamını getirmeden sustu.
Ayağa kalktım ve yanına doğru gittim 'Emir gelirse nolur?'dedim devamını getirmesini istediğimi belirterek.
Sıkıntıyla yerinde kıpırdayıp 'Emir gelirse canının istediğini yapar.Arap dinler.Emir kendi bildiğini yapar babası gelene kadar.'dedi sakince bir anda kaşlarını çattı ve 'O orospu çocuğuyla napıyordun sen el ele?Öptün lan o piçi.Aranızda görmediğim başka bir şey de geçti mi bari?'dedi sinirle.
Ona inanmaz gözlerle bakıyordum.Üstüne doğru yürüdüm ve alnına bir fiske attım.Fiske atmamla şaşırmış gözlerle bana baktı ve 'Aptal orada yakalanmayasın diye yaptım ben onu.Ben nerden bileyim sen çömeldiğin yerden kafanı baykuş gibi çıkaracaksın.Aptal çocuk.'dedim sinirle elimle saçlarımı savuşturdum.
'Lan bi anda öpüşmeye başladınız.Napsaydım o an o şeyden düşünemedim bile.'dedi sessizce.Kendi hatalarını evirip çevirmeye bayılırdı.
Biz böyle konuşurken kapının kilitlerinin açılma sesleriyle ikimizin de bakışları kapıya döndü.Kapıdan içeri gelen kişiyle içimden bildiğim bütün küfürleri saydım.
Gelen kişi Emir Sancaktar idi.
Sırıtarak yanımıza gelip ellerini önünde kavuşturdu ve yanyana olan ikimize de bakmaya başladı.
'Ah hanginizi seçsem öncelikle karar veremedim.Ah Araf sana karşı koyamıyorum sen gel ilk aşkım.Senden tüm sinirimi çıkartayım da bebeğimle iki medeni insan gibi konuşabileyim.'dedi ellerini sabırsızca ovuşturarak.Gözleri parıldıyordu.
Kapıda duran iki dev cüsseli adam Araf'ın kollarından tutup kapıdan çıkarttılar.Emir gitmeden bana baktı ve 'Çok geç kalmam bebeğim.Özleme beni.'dedi gülerek kapıyı kapatmadan göz kırpmayı da ihmal etmedi.
Of başıma nasıl büyük bir bela almıştım ben böyle.
--------------------------------5 saat sonra------------------------------------------------------------------------
Patır kütür sesler duymaya başladığımda gözlerimi kırpıştırarak açtım.İlk nerede olduğumu anlamaya çalıştım fakat sonra her şey teker teker yüklendi.Sesin geldiği yere doğru baktığımda iki dev cüsseli adamın Araf'ı yere bıraktığını gördüm.Gözlerimi ovuşturup odaklandığımda Araf'ın yüzünün ve vücudunun kan içinde olduğunu gördüm.Gömleğinde kan izleri vardı.Kısık gözlerle bana bakıyordu.
Yanına doğru gitmeye yeltendiğimde iki adam da bana doğru geldiler.Kollarımdan tuttuklarında götüreceklerini anlamıştım.Gözüm sadece Araf'taydı.Yıkılmış görünüyordu.Kaşından kan akıyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖRDÜĞÜM
Fiksi UmumNeva Akyel ve Araf Korel.İki savcı babanın çocukları.Dışarıdan ne kadar mükemmel aile olarak gözükseler de iki ailenin de geçmişleri ve gelecekleri karanlık.Saklanan sırlar,söylenmeyen sözler.Ya yıllarca üstü örtülü sırlar birden açığa çıkarsa?Daha...