Merhaba,
Bolca yorum yapmayı unutmayın, çünkü gelen yorumlar oldukça motive edici oluyor. Ne kadar çok yorum, o kadar erken bir bölüm!
Keyifli okumalar.
🍓🍰
Bilinmeyen: Günaydın. Seni pişman etmemek için elimden geleni yapacağım, Gamze'm. Buna emin olabilirsin.
Siz: Günaydın. Umarım...
Bilinmeyen: İlk iki ders matematik, hazır mısın?
Siz: Buna hazır olunur mu hiç? Sabah sabah Neslihan hoca çekilmiyor. Kadının ses tonu felaket! Uyumak istesem bile sesi yüzünden uykum kaçıyor.
Bilinmeyen: Kahvaltı yaptın mı?
Siz: Hayır, geç kalktığım için atıştırmadım.
Bilinmeyen çevrimdışı.
Siz: Hey! Nereye kayboldun?
Telefonu cebime koyup Kuzey kolunu omzuma atarken, Oktay ve Mine'nin yanına gittik. Dersin başlamasına yarım saat olduğu için bahçede buluştuk.
"Kızlar! Şu geçen konuştuğum kızı nasıl buluyorsunuz?"
diyerek karşı taraftaki bankta oturan grubu gösterdi. "Siyah saçlı olan.""Ebrar'a katılıyorum, güzel kız ama sana bakar mı bilmem," dedi Mine.
"Görürsünüz, kız yengeniz olduğunda," diyerek kendini gaza getirdi. Gözlerimi devirip Mine'yle birlikte okula girdik. Kuzey ve Oktay peşimizden gelirken üst kata çıktık.
Sınıfa girdiğimde sıramın üzerindekiler dikkatimi çekti. Sıraya oturunca, koyulmuş kese kâğıdını açtım; içinde sıcak poğaçalar ve yanında kahve vardı. Üzerindeki nota baktım:
Öğlen arasına kadar aç dolaşmana izin veremezdim. Afiyet olsun, Gamze'm.
BilinmeyenGülümseyerek notu sıraya bırakıp poğaçalardan birini aldım. Ders başlayana kadar iki poğaçayı bitirdim ve ortalığı toparlayıp telefonumu elime aldım.
Siz: Nereye kaybolduğun belli oldu. Teşekkür ederim, Bilinmeyen.
Bilinmeyen: Her zaman hizmetindeyim.
Bir şey yazmak isterken hoca sınıfa girdi. Telefonu kucağıma koydum. Bilinmeyen biraz bekleyebilirdi.
İkinci derste Neslihan hoca bizi test çözmeye bıraktığında, test kitabımı çıkarıp başladım. Matematik ve geometri konusunda oldukça kötü olduğum için sorular beni zorluyordu. Bilinmeyen'in dün verdiği notlara bakarak çözümler yapıyordum. O sırada Kuzey arkasını dönerek, "Ebrar, şu soruyu çözmeme yardım etsene," dedi. Kitabı önüme çekip ona soruyu açıkladım. Zil çalınca çantamı toparlayıp kantine indik.
Oktay ve Mine geldikten sonra Kuzey bir anda ortadan kayboldu. "Kuzey nereye gitti?" diye sordum. Mine, "Sola bak," dedi. Başımı çevirince Kuzey'i sabah gösterdiği kızla konuşurken gördüm. Telefona dönerken Kuzey sırıtarak yanımıza geldi.
"Hayırdır, yüzün gülüyor?"
"Okul çıkışı için sözleştik. Aşağıdaki kafeye gideceğiz."
"Hızlısın."
"Severiz," dedi ve saçlarını karıştırdım.
"Emir'i ne yaptın? Yine Nehir ablalara mı bıraktın?"
"Mecbur, annemler dönmedi. Yarın da bırakacağım. Haftasonu gelseler de kurtulsam."
"Gelirler, merak etme. Bu arada, yarınki denemede sıfır çekeceğim, kesin!"
"Eğitim sistemi tam bir muamma."
"Dersin başlamasına beş dakika var, hadi çıkalım."
Sınıfa çıkıp sıralarımıza yerleştik. Ders başlamadan Bilinmeyen'den gelen özetler sayesinde test çözdüm. Zil çaldığında eşyalarımı toplayıp okuldan çıktım. Kuzey kızla buluşmaya gitti, Oktay ve Mine'nin ise bir dersi daha vardı.
Kulaklıklarımı takıp müzik dinleyerek durağa yürüdüm. Otobüs doluydu ama en önde durup müziğe devam ettim. Evime yakın bakkaldan birkaç şey alıp apartmana girdim. Emir'i Nehir abladan aldıktan sonra eve çıktık. Kapı kilitli değildi, bu da demek oluyordu ki annemler gelmişti. Emir hemen annemin kucağına koştu.
"Hoş geldiniz."
Babamdan cevap gelmedi ama annem gülümsedi. Emir'i kucağına aldı, ben de montumu astım.
"Dershaneye ne zaman yazılacaksın?"
"Yarın deneme sınavlarım var. Haftaya yazılırım."
"Geciktirme," dedi babam. Onlar odalarına geçerken, ben de odama gidip çalışmaya devam ettim. Bilinmeyen'in gönderdiği notlar oldukça yardımcı oluyordu.
Akşam yemeğinden sonra kahvemi alıp yeniden masama döndüm. Çalışırken telefonuma bir bildirim geldi.
Kuzey: Ebraaaar! Sana ihtiyacım var! Deneme sınavlarında çuvallayacağım, yardım et!
Siz: Çalışmadın mı hafta boyunca?
Kuzey: Matematik ve geometri kalkmalı, kesin! Yardım et!
Siz: Dua et ki denemeler son iki derste. Sabah yardım ederim artık.
Kuzey: Allah ne muradın varsa versin!
Kuzey övmelere devam ederken sohbete ara verip tekrar derse döndüm. Ama yine bir bildirim geldi.
Kuzey: Aaa! Toplanın buraya!
Siz: ?
Oktay: Ne var?
Mine: Rahat bırakmadın.
Kuzey: Bomba gibi bir haberim var. Yeni yengeniz oldu!
Oktay: Ne ara?
Mine: Oha!
Kuzey: Bugün kızla buluştum. Zaten mesajlaşıyorduk. Hatta geçen seneden tanışıyoruz.
Siz: Hayırlı olsun, Kuzey.
Mine: Kız çok güzeldi. Turnayı gözünden vurdun!
Oktay: O kız sana nasıl baktı acaba?
Kuzey: Teşekkürler! Oktay, sektirmeden devam et, uğraştırma beni.
Oktay: Neyse...
Mine: Lafı uzatmayı bırakın da denemelere çalışın. Bizim de pazartesi var zaten. Herkes dağılsın.
🍓🍰
**Bölüm Sonu.**
Nasıl buldunuz beşinci bölümü? Yorumlarınızı bekliyorum.
Diğer bölümde görüşmek üzere.
💌
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saman Sarısı | Texting
General FictionGözlerini kırpmadan bana bakarken dudaklarımda yavaşça bir tebessüm oluştu. Bağdaş yaptığımız bacaklarımız birbirine değerken dayanamayıp konuştum. "Böyle susarak birbirimize bakmaya devam mı edeceğiz?" Dudağının kenarından başlayan gülümseme tüm du...