,7,

235 31 1
                                    


Elimdeki kahvelerden birini Zeynep'e uzatıp oturdum ve kendi kahvemi sıranın üzerine koydum.

'teşekkür ederim' dedi Zeynep alırken. 'bugün iyi görünüyorsun' gözleriyle yüzümü daha sonra üzerimi inceledi. 'bilekliğin' dedi heyecanla. 'bulmuşsun.'

Gülümsedim. 'evet, dünkü kutu var ya, senin bulup verdiğin' onaylarcasına başını salladı 'onun içindeydi'

'yaa' dedi merakla. 'edebiyatçı çağırdığı için görememiştim.'

Evet dercesine salladım başımı. 'bulan kimmiş peki?' diye sordu aynı merakı sürerken.

'bilmiyorum' dedim omzumu silkerken. Telefonu çıkartıp mesajlar kısmını açtım ve ona uzattım. ' açıkçası, üç gündür bilinmeyen bir numaradan mesaj alıyorum'

Kaşlarını çattı. Aklına daha önce olanlar gelmiş gibiydi. 'öyle değil' dedim hemen. 'gerçi ben de ilk öyle düşündüm ama hala da emin değilim' diye ekledim. Şimdi sorar gözlerle yüzüme bakıyordu. 'ilk tersledim, zaten moralim de iyi değildi biliyorsun. Ama işte dün bilekliğimi veren kişi, mesaj atan kişiymiş.'

'anladım da' dedi Zeynep kolunu sıraya koyup başını yaslarken 'kimmiş bu mesaj atan?'

Ben de onu taklit edip kahvemden bir yudum aldım. 'bilmiyorum' dedim 'söylemedi'

'numarası peki?' dedi mesajları okurken. 'rehberinde kayıtlı bir numarayla aynı mı?' olumsuzca salladım başımı 'o zaman şu numaradan isim sorgulama mı ne, onu yapalım?'

Bir an düşündüm. En mantıklı hareket bu olurdu evet ama yapmak istemiyordum. Açıkçası uğraşmak istemiyordum. 'boş ver' dedim omzumu silkip arkama yaslanırken. Neden dercesine bakıyordu yüzüme. 'yakında kendisi söyler'

'sen bilirsin' dedi telefonu kapatıp önüme koyarken 'ama diğerleri gibi olursa söyle' bir an sinirlenmişti 'bu da öyleyse bir şeyler yapmamız gerekiyor çünkü' kahvesini bitirip ayağa kalktı. 'sürekli sessiz kalamayız' çöpe gidip bardağı attı.

Onaylarcasına başımı salladım.


Bir AdımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin