93. Bölüm

295 16 3
                                    

Deli gibi zorlanan kapı ve yumruklama sesi ile irkildim yataktan. Sanki kalbim yerinden çıkacaktı öyle korkmuştum. Usulca ayağa kalktım ve usul usul kapıya yöneldim.
- ADRİ AÇ ŞU SİKTİĞİMİN KAPISINI !
Gelen anıldı. Sesi sarhoş gibiydi. Öyle bağırıyordu ki resmen evde sesi yankılanıyordu. Hızla kilitli olan kapıyı açtım Karşı karşıya kalmıştık. İğrenç bir şekilde viski kokusu vardı ciğerlerimi yakıyor resmen beni sarhoş ediyordu.
+ ne bu halin senin dedim buruşturduğum yüzümle.
- sen onu kıskandın !
+ saçmalıyorsun artık
- ben mi saçmalıyorum adri. Kimi istediğini bilmeyen sensin. Kimi sevdiğini kimden nefret ettiğini bilmeyen sensin. Seni götürdüğüm de buraya dönmek için delirdin. Şimdide benimle berabersin. Arastan nefret ettiğini söylerken onu kıskanan da sensin. Sen tam olarak ne istiyorsun. Usul usul üzerime doğru yürüyordu. Bende geri geri gidiyordum. Derken odanın içine tamamen girdiğinde sertçe kapıyı kapatmıştı.

Düşün bi adri ! Sen ikimizi de kullanıyorsun

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Düşün bi adri ! Sen ikimizi de kullanıyorsun. İkimizle de resmen oynuyor canın kimi isterse o gece onunla yatıyorsun. Bu sözden sonra ona sertçe bir tokat attım. Başımı olumsuz anlamda sallarken göz yaşlarım gözlerimden özgürce akmaya başlamıştı.
+ sen iğrenç bir adamsın. Bu sözleri bana nasıl söylersin. Anıl yana düşen kafasını aniden bana çevirip hızla çenemi kavradı.
- sen kızım sen kendine kukla aradın. Ama bitti. Gözleri dolmuştu. Bir daha asla biz diye bir şey olmayacak adri. Senin için yeterince çabaladım ben. Evet seviyorum dedi derin bir nefes alırken. Çok seviyorum ama bitti. Aniden çenemi itip arkasını bana döndü ve hızla odadan çıktı. Şoka girmiştim karşısında. Nasıl biter. Beni böyle ister böyle severken nasıl gider ? Hızla kapıya yöneldim zorladığım bacağımla hem acı çekiyor hemde duramıyordum. Kapıdan çıktığımda Anıl aşağıya çoktan inmişti.
+ ANIL diye feryat ettim. Ağzımın çıktığı kadar bağırmıştım. Anıl öylece durdu yerinden ve bana döndü
- ne ne adri ne ne istiyorsun benden !
korkuluklara tutunarak zorlana zorlana yürümeye başladım. Ağlamalarım hıçkırıklara dönüşmüştü. Karnımı gösterdim tek elimle
+ bu bu bebek bu bebek bizimse !
- aldırırız adri. Yüzün de merhamete dair bir iz kalmamıştı oldukça soğuk kanlı çıkmıştı bu sözler ağzından.
+ Anıl dedim hem sessiz hemde sorgularcasına çıkmıştı.
Başını olumsuz anlamda salladı Anıl.
- ben hep dayandım zorladım istedim uğraştım. Ama yeter. İstediğin Zaman amcama gidip istemediğin de bana gelemezsin. Ben artık yokum adri. Seni amcamla sevgim için paylaştım. Ama sen beni görmedin. İlk fırsatta karşıma geçtin. Önce Umut verdin seviyorum dedin beni buna inandırdın sonra beni piç gibi bırakıp tekrar amcama gittin. Gidelim dedim sana lan gidelim dedim ağlamaya başlamıştı. Bağırıyordu. Hatta bu amına koduğumun evinden seni her şeye herkese rağmen aldım çıkardım peki sen ne yaptın yine amcama geldin. Burda kal adri dedikten sonra arkasını dönüp evde ne varsa kıra döke hızla odasına gitti. Olduğum yere çökmüştüm acıyla. Onu kaybetmiştim. Ne istediğini bilmeyen bu tavrım beni anıl dan etmişti. Acı acı yutkunurken Bir yandan da akan gözyaşlarımı eşofmanıma siliyordum . Bu eve girdiğimden bu Zamana kadar dolan sabır taşım şu an çatlamıştı. Durduramıyorum ağlamalarımı. Usul usul korkuluklardan tutunup aşağı Anıl'la konuşmaya inmek için yöneldim. Konuşacaktım bu böyle bitemezdi evet arası kıskandım ama elimde olmadan bir anlık bir duygu değişimi idi. Yavaş yavaş aşağı inerken hıçkırıklarımı bastırmaya sakinleşmeye de başlamıştım. Son basamaktan da indiğimde artık usul usul odasına doğru yürüyordum.
Odadan gelen konuşma sesleri kalbime ok gibi saplanmıştı. İyice yaklaştığımda artık net duyuyordum her şeyi
+ özür dilerim Sevda. Yaşattıklarım verdiğim acı için özür dilerim. Biliyorum affetmeyeceksin haklısında. Sadece bitti bundan emin ol diye geldim. Ben yanılmışım Sevda. Bu aşk denilen ızdırap meğer tek benim kalbimde alevlenmiş. Meğer ben körmüşüm. Gururuma amcama sana bebeğimize her şeye ihanet ettim ben. Ama yemin ederim bitti. Pişmanım Sevda.
- Anıl noldu ?
+ Gözüm açıldı Sevda. Gururum ileri gitmeme izin vermiyor artık. Hamile demiştim biliyorsun eğer çocuk bendense aldıracağım asla doğurmasına izin vermeyeceğim. Ben kör olmuşum Sevda. Benimle oynamış meğer. Sesi titriyordu Anıl'ın. Ağlamaklı çıkıyordu her kelime dudaklarından. Elimi ağzıma götürüp sessiz sessiz ağlamaya başladım. Bana vurdu. Gerçekleri kaldıramadı. Ben kendimi affetmeyeceğim Sevda.
- Anıl lütfen dedi Sevda. Sonrası sessizlik. Odama çıkmak için Usul usul arkamı döndüm bende. Duyduklarım canımı yakmanın ötesinde beni resmen öldürmüştü. Merdivenlerdende usul usul çıktıktan sonra kendimi odama attım. Anıl benden vazgeçmişti. Haklıydı ben artık ne istediğini bilmez bir kadın olmuştum. Çok bile dayanmıştı bana derken gözlerim yine dolmuş gözyaşlarım özgürce akmıştı. Elimi usulca karnıma götürüp içimde onun parçasını taşımayı diledim. O ne kadar aksini istese de Bu çocuk bizimse eğer doğuracaktım. Ona zarar vermesine asla izin vermeyecek onunla olan bağımı koparmasına müsade etmeyecektim. Yatağa geçtim uzanıp ağlaya ağlaya uykuya teslim ettim yorgun vücudumu.

SAPLANTI ( OBSESSİON)  ( YENİDEN YAZILIYOR )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin