66.BÖLÜM "VARLIĞINA AŞIĞIM"

84.4K 6.1K 7.1K
                                    

Selam yıldızlarım :)

Bölüme başlamadan önce sol alt köşedeki yıldıza dokunarak bana destek olabilirsiniz.♡

Bir önceki bölüme gelen yorumlarınız için çok teşekkür ederim. Bu bölüme yapacağınız yorumları da sabırsızlıkla bekliyorum. Bol bol yapmayı ihmal etmeyin :)

Medyadaki şarkıyı açıp arkanıza yaslanarak okumaya başlayabilirsiniz.

Keyifli okumalar.♡

******

******

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

66. BÖLÜM "VARLIĞINA AŞIĞIM"

Yaşadıklarımdan öğrendiğim kadarıyla hak edilmeyen her anın, her duygunun hatta her şeyin bir sonu varmış. Ben de bu özgürlüğü hak etmiyordum. Hak etmeden elde etmiştim, kaçarak. Şimdi de o özgürlüğün sonuna gelmiştim. Kısa sürmüştü, Yiğit'e doyamamıştım. Ben zaten Yiğit'e hiç doyamam ki.

Kalp atışım hızlandı. Kalbim öyle bir attı ki sımsıkı sarılmış olduğum Yiğit'in bunu hissetmemesi mümkün değildi. "Yeşim." Dedi, o an sımsıkı kapamış olduğum gözlerimi açtım. Sakin olmam lazım, o bu durumdayken bir de ben telaş yapıp onu çaresiz bırakamam. Kendini çaresiz hissetmesine neden olamam.

Bu yüzden usulca ayrıldım ondan. Fakat kollarından sımsıkı tutup ayakta kalmasına yardımcı olmaya da devam etti. "Yatağın kenarına oturmalısın." Dedim, o sırada bahçeden polis arabalarının siren sesleri gelmeye devam ediyordu.

Yiğit'i bir kaza çıkmadan yatağın kenarına oturttum. Hemen ardından diz çöktüm ve önüne oturdum. Ellerim dizlerinin üzerindeyken başımı kaldırıp gözlerine baktım. O an ondan ayrı kalacak olmak canımı çok yaktı. Ona daha yeni kavuşmuşken yeniden bırakacak olmak kalbimi acıtıyordu.

"Benim için geldiler." Dedim, sesimin berbat çıkmasına engel olamadım. Yiğit sadece bakmakla yetinip hiçbir şey demezken devam ettim. "Sanırım gitmek zorundayım." Yiğit'in kaşları anında çatıldı, söylediğim şeyden hiç de memnun olmadı ve bunu her şekilde belli etti.

"Ben..." Dememle sözümü kesmesi bir oldu.

"Hiçbir şey olmayacak!" Bunu kendinden emin bir şekilde söyledi. "Güven bana." Dediğinde polisler kapıya dayanmışken ve kendisi bu hâldeyken nasıl bu kadar emin konuşabilir anlayamadım.

"Perdenin arkasından dışarıya bak, neler olduğunu söyle bana." Dedi, başımı salladım. Söylediği şeyi yinelemesine gerek kalmadan ayağa kalktım, pencereye gittim ve perdenin arkasından bahçeye baktım.

Polis arabaları bahçedeydi. Polisler arabalardan inmiş ve bahçedeki adamlarla konuşuyorlardı. Ben daha onlara bakarken Ömer de yanlarına ulaştı. Tam o sırada odanın kapısı bir anda açıldı, korkuyla o tarafa döndüm ve Işıl'ı gördüm.

KURALSIZ | KİTAP OLDUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin