12.BÖLÜM "BAŞ BELASI"

102K 5.9K 7.4K
                                    

Selam canımın içleri ✨

Bölüme başlamadan önce sol alt köşedeki yıldızı parlatırsanız çok sevineceğim.💫

Buraya ben de sizin için kalp ve yıldız bırakıyorum.⭐♡ Sizinkileri de bekliyorum.❥

Keyifli okumalar...

*****

*****

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

12. BÖLÜM "BAŞ BELASI"

Aldığım ani kararla bir kez daha Yiğit'e ait bir yerdeydim. Onun arabasında, onu bekliyorum. Çünkü başka çarem yoktu. Onunla birlikte bu evden çıkmak zorundaydım. Başka arabaya da binemem ki. Onu tanıyorum bir tek. İyi kötü bir hukukumuz var ve kabul etmem gerekirse o bana zarar vermez. Verecek olsaydı çoktan yapardı. Bu yüzden tercih ettiğim ve şu an içinde oturduğum araba onun arabası olmuştu.

Ne kadar bekledim arabanın içinde bilmiyorum ama epey bir zaman geçmişti ve ben yalnız başıma sessizce oturmaktan aşırı derecede sıkılmaya başlamıştım. Ayrıca iki büklüm sıkıştığım yerde artık hissizleşmiştim. Her yerim uyuşmuş gibi hissediyorum.

Sanırım arabadan inip uyuşan ayağımı birkaç dakika açtıktan sonra yeniden binsem iyi olacaktı. Zaten Yiğit'in uzun süre daha gelmeye niyeti yok gibi görünüyor. Koltuğun kenarından tutundum, ayağa kalkmak için uğraşırken bir anda arabanın kapısının açılma sesini duydum ve sessizce eski pozisyonuma geri döndüm.

Ön koltuk hareketlenip, arabanın kapısı yeniden kapanınca nefes almama bile dikkat ettim. Ses çıkarmamam gerekiyor. Arabanın kapısıyla koltuk arasındaki boşluktan Yiğit'e doğru baktım. Tek başına olduğunu düşündüğü bir durumda bile yüz ifadesi sertti.

Evden çıkana ve biraz uzaklaşana kadar beni fark etmemesi gerekiyordu. Yiğit arabayı çalıştırıp hareket etmek yerine elindeki telefonla bir şeyler yapmaya başladı. Dışarıdan diğer arabanın uzaklaşma sesleri gelirken o telefonla konuştu.

"Çıkıyorum ben." Hareket etmemek için kendimi zor tutuyorum. Sırtımı artık gerçekten hissetmiyorum.

"Bir bok söyledikleri yok, hepsi aynı şeyi söyleyip durdu." O görmeden biraz hareket edip doğruldum. Bunu yaparken sessiz olmaya özen gösterdim.

"Bir daha gelmem, zaten bugün bile zorla gönderdiniz beni buraya. Oturmuşlar bir masanın başına hepsi birbirini övüyor. Siktiğimin işini konuşan bir kişi bile yok. Sözde iş işin toplanıyorlar." Nedense söylediği şey bende gülme isteği uyandırdı.

KURALSIZ | KİTAP OLDUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin