SÜMBÜL

1. Bölüm

Kitabıma hoşgeldinizzzzzz 🎉

Yanlışlarım varsa kusura bakmayın

Ayy aşırı heyecanlandım!

Umarım beğendiğiniz ve severek okuduğunuz bir kitap olur 🌸

Diğer kitabıma da göz atarsanız çok memnun olurum :))

E hadi bölüme geçelim!!

Unutmadan, oy ve yorumlarınızı bekliyorum.

*

Ellerimde ki toprağı temizleyerek ayağı kalktım.
Belim ağrımıştı. Bakışlarım ektiğim ortancalara kayarken yüzümde beliren tebessüme engel olamamıştım. Tekrar dizlerimi kırıp eğildiğimde yanımda ki su dolu kovayı alıp yavaş yavaş diktiğim ortancalara dökmeye başladım. Büyüdüklerine olacak çiçekler şimdiden gözümde canlanıyor ve içimi ferahlatıyordu.

' Dilara? ' Ağabeyimin sesini duymamla irkildim. Suyu dökmeye devam ederken arkamdan bana seslenen ağabeyime başımı döndürerek konuştum.

' Efendim ağabey, ' ayakkabılarını giyerek yanıma geldi. ' Ne yapıyorsun kız? ' Gülümsedim. Bakışlarım ortancalara kayarken, gözlerimi onlardan ayırmadan konuşmaya başladım. ' Ortanca ektim, onları suluyordum. '

' Bu saatte? '

' Ne var ki saatte? ' Kaşlarını hafif çattı. Su dökme işlemini bitirip doğruldum. Şimdi ağabeyimin yüzüne rahatlıkla bakıyordum. Bal rengi gözleri kahve harelerime baktı.

' Saat 7 Dilara? ' Sorarcasına çıkan sesiyle gülümseyip yanına yaklaştım. Muhtemelen işe gidecekti. Kollarımı boynuna dolayarak sessizliğimi koruduğumda sıcak kolları sırtımı sardı. Ağabeyim aşağı mahallede emlakçıydı.

' Sen genelde kötü hissettiğinde çiçek dikersin, iyi misin gerçekten? ' Başımı salladım.

' İyiyim ağabey, ' kollarımı boynundan çekerek yanağına öpücük kondurdum ve biraz uzaklaştım.

' İşe mi gidiyorsunuz Emir bey? ' Muziple sorduğum soruya oflayarak başını salladı. Ağabeyemin çalışmayı sevmediğini söylemiş miydim?

' Oflamak yok ağabey, oflamak yok! ' Hafif yükselen sesime karşılık saçımı karıştırdı. Gözlerimi kısıp yüzüne baktım. ' Saçımdan ne istiyorsun? ' Omuz silkip yanağımı öptü.

' Hadi ben gidiyorum, Allaha emanetsiniz. '

' Sen de ağabey, ' gülümseyerek yanımdan gittiğinde derin bir nefes alarak dağıttığım bahçeyi toplamaya başladım. Ağabeyim diye demiyorum, ama gerçekten çok yakışıklıydı. Bal rengi gözleri kumral saçları ile çok güzel bir uyum yakalamıştı. Düz ve tam yüzüne uygun olan burnunu saymıyordum.

İçimde ki durgunluk tekrar boy gösterirken, aldırmamaya çalışarak çiçek sulamak için kullandığım kovayı yerine bıraktım. Bir şeylerle uğraşmak kesinlike kafamı dağıtıyordu. Aklım sürekli dolu olduğu için ben de sürekli bir şeylerle ilgileniyordum ve iyi geliyordu.

Eve girip hızla banyoya girdim. Ellerimi güzelce yıkadıktan sonra banyodan çıkarak mutfağa girdim. Dolapta ki yumurtalıktan iki tane alarak tavayı çıkardım.