Selam.
Nasılsınız?
600 oy, 140 yorum
İyi okumalar...
" Her Gün Sonbahar "
- ZAKKUM -*
Alparslan'dan..
" Sen onun kanından değilsin, Alparslan. "
" Sen bizim oğlumuz değilsin. "
" Gerçek ailen öldü. "
Duyduğum cümleler ile kulaklarım uğuldadı. Beynim, düşüncelerle firar etti. Gözlerime perde indi. Bomboş baktım karşımdaki adamın yüzüne. Neydi bu yaşadıklarım? Hangi günahımın cezasıydı? Bu gece başlı başına bir kabusken az önce duyduğum cümleler hangi gecemin kabusuydu.
Küçükken yağmurdan nefret ettiği için annesine sarılan Alparslan'ın mıydı? Yoksa, ' baba benimle top oynar mısın? ' Diyen Alparslan'ın mı? Neyin cezası bana kesilmişti? Ödediğim bedel neyin bedeliydi?
Ben hangi kötülüğün, cezanın sonuydum?
" Nasıl? " Dedim. Bir Dilara'ya titreyen sesim son günlerde sürekli titrer olmuştu. Ağzımdan çıkan kelimenin anlamını babamın gözlerinde aradım.
Sahi, o benim babam değildi ki.
Dilara' da benim gibi mi hissetmişti?
Kandırılmış, yapayalnız, öksüz, yetim. Onunda kalbinin üstünde koca bir gölge düşmüş müydü? O zayıf bedeni nasıl kaldırmıştı bunca acıyı?
" Bilmiyorum, " dedi. Gözleri gözlerimdeydi. Biliyordu ama bilmemezliğe vuruyordu. Yıkılmış bedenimi düzelttim. Ne onun karşısında zayıf duracaktım, ne de dedem olacak o pisliğin.
Başımı aşağı yukarı salladım.
" Ben kendim bulurum, " demiş ve büyük adımlarla yanından ayrılmıştım. Adımlarımın adresi hastanenin çıkışı olurken, aklımda sadece intikamımı almak istediğim biri vardı.
Mehmet Boratav.
İstesem gidip o yalıyı başını yıkardım fakat güçsüz hissediyordum. Hem, Dilara' da yoktu. O yokken hep bir yanım eksik, ve güçsüzdü. Arabama bindiğimde hiç beklemeden gaza basmış, arabayı öylece sürmeye başlamıştım. Nereye, kime gittiğimi bilmeden sürdüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SÜMBÜL
Chick-LitAlparslan & Dilara ^ " Rahat dur, " deyip yanıma yaklaştı. Gözlerimi kapayıp karnımdaki acının geçmesini beklerken dudaklarımın üzerinde hafif bir baskı hissettim. Gözlerim aralandığında Alparslan konuştu. " Dayanamadım. " " Gitme, " dedim. Söyledi...