1.Bölüm | Nergis.

3.2K 83 20
                                    


NOT: Dümdüz bir hikayedir ve üzerine çok düşünülmeden yazılmıştır.

Çocukların sesi okuduğum kitabı yarıda bırakıp yatağımdan kaldırmaya yetmişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Çocukların sesi okuduğum kitabı yarıda bırakıp yatağımdan kaldırmaya yetmişti. Perdeyi aralayarak dışarıya baktım. Karşı evin bahçesinde futbol oynuyorlardı. Bensiz?

"Anne ben dışarıdayım"

Annemin cevap vermesini beklemeden kendimi evden dışarıya atmıştım. Çocuklar daha beni evden çıkar çıkmaz fark etmişlerdi.

Seviyordum çocuklarla oynamayı. Onlar benim kadar seviyor muydu bilmiyordum. Çünkü ben çocuk olduklarını unutup fazla hırs yapabiliyordum.

Erkekler ve kızlar olarak ikiye ayrılmışlardı. Yanlarına geçtiğimde ortada duran topa ayağımı koyarak ellerimi belime yerleştirdim ve çevremi saran çocuklara baktım. "Kim yeniyor?"

"Biz yeniyoruz tabii ki" dedi Selim. Ayşe hemen yanıma geçerek kollarını göğsünde bağladı. "Asıl biz yeniyoruz."

"Tamam" dedim ve çevreme bakındım. "Baştan başlayalım o zaman"

Bu ev yıllardır boştu. Ve bahçesi o kadar büyüktü ki çocuklar çok rahat oynayabiliyordu. Kimse de kullanmadığı için çocuklara tahsis edilmiş gibiydi artık.

"Ben kızlarlayım...Hadi başlayalım o zaman" diyerek topu Selim'e doğru ittim.

Oyunun başladığını çocukların topa doğru koşuşturması ile anlamıştım. Hızlıca saçlarımı toparlayıp aralarına girdim. Şuan en fazla 10 yaşındaydım.

Yoldan geçenler beni böyle görmeye alışkın oldukları için beş dakika kadar oyunumuzu izliyor sonra gülerek gidiyorlardı. Köyümüzü seviyordum. İnsanlar kasıntı değildi. Yani genel olarak desem daha doğru olurdu.

Topu Ahmet'ten kurtarıp kaleye attığımda beşinci kez "Gol" diye bağırmıştım.

Ahmet bana somurtarak bakıyor diğerleri ise isyan ediyordu. Ben onları umursamayarak kendimi yeni bir gol için motive ederken "Çok adil bir maç değil sanki" dedi arkamdan gelen bir ses. Daha önce duymadığım bir ses.

Yavaşça arkamı döndüğümde çocuklar da en az benim kadar yabancıydı bu adama.

Üzerinde kollarını dirseklerine kadar katladığı beyaz bir gömlek ve siyah kumaş bir pantolon vardı. Garip bir ciddiyet sezmiştim. Elinde tuttuğu bavulu kenara koyarak kısaca hepimize baktı. Uzun bir yolculuktan çıkmış olmalıydı. Yorgun gözüküyordu

Ve şuan yanlış bir şey yapmış gibi neden elimiz önümüzde sessizce onu izliyorduk bilmiyordum.

Hem bu kimdi? Bu evin sahibi olamazdı çünkü kendisi yıllar önce ölmüştü. E ölen kadının ne bir oğlu ne de bir akrabası vardı.

"Eğer çocukların yanına bende geçersem takımlar eşitlenir" dediğinde "Efendim?" diyebilmiştim.

"Diyorum ki;" diyerek az önce kaleye attığım topu ayağının altına alarak tam karşıma geçti. "Siz kızların ben erkeklerin takımında olursam eşitlenir"

NefhaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin