~
Yaprak ve hazırladığım iç ile birlikte salona girdiğim de annem şaşkınlıkla bana baktı. "Ne yapacaksın sen onları?"
"Sarma saracağım" diyerek yere örtüyü sonrasında masayı koyarak yerime yerleşmiştim. Mutfakta da yapabilirdim ama annem ile konuşarak yapmak daha iç açıcı gelmişti. "Sarma mı? O nereden çıktı tam olarak...Sen yapmayı sevmezsin de o yüzden"
"Canım istedi anne"
"E tamam o zaman bende yardım edeyim" dediğinde "Olmaz" dedim. Ben yapmak istiyordum.
"Yani sen hiç zahmet etme...Ben yaparım" diyerek toparladığımda annem daha fazla üstelememişti.
Ali ödevini yapıyor, babam televizyon izliyor, annem örgü örüyor ben ise oturmuş Anıl için sarma sarıyordum. Ara sıra kendime hayret etmiyor değildim. Çünkü bu hareketler bana çok yabancıydı.
Annem bir bana bir sardığım sarmaya baktı. Bir şey söyleyecekti de vazgeçti. Gayet güzel sarıyordum. Belki kalem gibi değildi ama önemli olan zaten lezzetiydi.
"Serra'nın düğünü ne zamandı?" dedi annem.
"Haftaya"
"Niye yazı beklemiyorlar ki? Bu soğukta düğün mü olur?"
"Sınavı var ya yazın biran önce düzenini kurup ders çalışmaya başlayacak"
"İyi iyi...Öyle daha iyi" dedi annem sonra. "Sen?" dediğinde kaşlarımı çatarak anneme baktım. "Ne ben?"
"Yok mu birisi?"
"A-a kim olsun anne? Nereden çıkarıyorsun böyle şeyleri?"
"Sordum öylesine" dediğinde babam televizyonu kapatmıştı. Boğazını temizlediğinde bir şey söylemek istediğini anlamıştım.
"Bir arkadaşım var da...Böyle yakından tanıdığım, sevdiğim bir arkadaşım"
Göz ucuyla arkamda kalan babama baktım. "Ee?"
"Bir de oğlu var. Onu da hemen hemen tanıyor sayılırım senin yaşların da"
"Anladım ben konuyu. Hiç açmadan kapat baba" diyerek sardığım sarmaları tencereye dizip mutfağa ilerledim.
🍃
Gizliden gizliye koyduğum sarmaları alarak evden çıkmıştım. Eğer annem görseydi sırf Anıl için yaptığımı anlayıp bir ton soru sorabilirdi. Şuan o sorularla hiç uğraşmak istemiyordum.
Sınıftan içeriye girdim. Bir eli cebinde sırtı bana dönüp camdan dışarıya bakarak telefon ile konuşuyordu.
"Annem geleceğim haftaya diyorum...İyiyim ben, hasta filan değilim. Merak etme beni-" yüzünü bana doğru döndüğünde birkaç saniye susmuştu.
"Ben burada çok iyiyim sen hiç kafanı yorma" dediğinde gülümsedim. Haftaya gidecek olmasını şuan öğrenmiştim. Ama sürpriz olmamıştı. Sonuçta 15 tatile giriyordu ve ailesi için gideceğini tahmin edebiliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nefha
Teen Fiction"Günlerdir hatta haftalardır bunu düşünüyorum. Nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum" dediğinde dolan gözlerimi saklamak için başımı öne eğdim. Ayrılık konuşmasını duymak istemiyordum. "Anladım" dedim sözünü keserek. Gözleri tekrar beni bulduğunda kaşlar...