Öğrenci kimliğime bakarken gözlerimin dolmasına engel olamıyordum. Her şey o kadar hayal gibi geliyordu ki...Gerçekten kazanmıştım ve şuan hayalini bile kuramayacağım bir üniversitenin hukuk fakültesin de ilk dersime girmek için bekliyordum. Korktuğum en büyük şeylerden birisi yaş olarak kendimi geç kalmış hissetmemdi ama bunu sınıfta ki öğrencileri görünce atlatmıştım. Gerçekten her yaştan insanın olduğu bir bölümdü. Hatta çoğu yapmakta olduğu mesleği bırakıp gelmişti bu bölüme. Hayallerden hiç vazgeçilmiyordu.
-
İlk gün beklediğimden çok daha iyi ve sorunsuz geçmişti. Konuşabileceğim birkaç kişi bulmuş olmak da beni epey rahatlatmıştı. Dersten sonra sınıftaki birkaç kişi, dışarıda vakit geçirme teklifinde bulunmuştu. Normalde kabul ederdim; fakat ilk gün heyecanımı biran önce Anıl ile paylaşmak istiyordum. Dersinin bitmesine ve eve gelmesine neredeyse yarım saat kalmıştı. Bende eve yeni gelmiş sayılırdım. Önce üzerimi değiştirmiş ve hemen sonra önlüğümü giyerek mutfağa girmiştim.
Köfte patates yapmaktan başka aklıma daha pratik bir şey gelmemişti. Patatesleri soyarken bir yandan da Nil'i görüntülü aradım. Tek başıma bazen sıkılıyordum. "Bende seni bekliyordum"
Nil'in sesiyle gözlerimi telefona çevirirken güldüm. "Farkındayım."
"Nasıldı yenge?"
Kesme tahtasını alıp önüme koyarken "Güzeldi, en azından beni rahatsız edebilecek bir şey yok...Yaşıtlarım da vardı"
"Olur demiştik zaten...Ama benden tavsiye, herkese çok güvenme."
"Anlaşıldı"
"Ne yapıyorsun sen?" dedi. "Yemek, Anıl gelecek şimdi."
"Niye yapıyorsun sen? Abim seni ilk günün hatrına dışarıya yemeğe çıkarsaydı...Beni ilk günümde yemeğe çıkartmıştı." dedi, nispet yapar gibi.
"Kıskanmıyorum Nil, boşuna uğraşma"
"Yengelerim sizin ortak kaderiniz, abilerimin hep beni daha çok düşünmesi olacak." dediğinde gözlerini karşı tarafa dikmişti. Sanırım Leyla Abla da oradaydı.
Leyla Abla "Gidicisin Nil, Eray da seni düşünür belki." dediğinde Nil gülümseyerek "Eray'ın kız kardeşi yok. Tabii ki hep beni düşünecek" dedi.
"Annesi var ama...Bir de annesinin sözünden çıkmayan erkek tipi aldım ben ondan" dedi, Leyla Abla.
Nil "Hayır! Eray'ın göz bebeği, bir numarası hep ben olacağım." dedi. Kapı açıldığında Anıl'ın geldiğini anlamıştım. "Nergis" diye seslendiğinde "Mutfaktayım" dedim. Birkaç dakika içerisinde mutfağa girmişti. "Hoşgeldin"
"Hoşbuldum...Napıyorsun?" dedi, belimden sarılıp boynumu öpmüştü. "Öhö-öhö...Ben de buradayım" Nil'in sesiyle Anıl telefona baktı. "Aman olmasan şaşardım" dedi, Anıl arkamdan çekilip yanımda durmuştu.
"Yemek yapıyorum..." dediğimde Anıl, "Beni bekleseydin birlikte başlardık hatta dışarıda yiyelim" dediğinde Nil'e baktım. "Duydun mu Nil?"
"Duydum" dedi, gözlerini devirerek. "Ama bu benim hep daha çok düşünüldüğümü değiştirmez!"
Anıl'ın bakışları Nil ve benim aramda giderken en sonunda telefonu aldı ve "Nil, hadi abiciğim sonra görüşürüz." diyerek telefonu kapattı.
"Evet, " Elimden bıçağı ve patatesi aldı. "Anlat bakalım, nasıl geçti ilk günü?"
"Çok güzeldi Anıl, çok heyecanlıydım ama sınıfa girince geçti. Birkaç kişiyle tanıştım, anlaşabileceğimi düşünüyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nefha
Teen Fiction"Günlerdir hatta haftalardır bunu düşünüyorum. Nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum" dediğinde dolan gözlerimi saklamak için başımı öne eğdim. Ayrılık konuşmasını duymak istemiyordum. "Anladım" dedim sözünü keserek. Gözleri tekrar beni bulduğunda kaşlar...