Bu bölüm Türkmenlerin yaşadığı zulümlerin bazılarını içerir dikkat! Etkileceklerin Günselinin anlatımından olan kısmını atlamalarını rica ederim. Yorum yaparsanız çok sevinirim :)
Dipnote: Adela ve Günselinin kavga ettiği sahneyi yazmayı unutmuşum bir sonraki bölüme kaldı üzgünüm.
***
GÜNSELİ
Karanlıktı çok karanlık bileklerim uyuşmaya başlamıştı yine o pis kokuyu alıyordu kapkaranlık odanın içerisinde tepedeki küçücük pencereden sızan azıcık bir ışık vardı. Benim gibi tonlarca kız vardı burada bazılarını tanıyor bazılarını tanımıyordum. Tuvalet bile kaldığımız iğrenç odanın içerisindeydi bileklerimiz zincirlere dolanmıştı yine aynı kabusun içinde dönüp dolaşıyordum. Dışarıdaki iğrenç adamların sesini duyabiliyordum sadece bir lokma yemek ve bir yudum su bırakıp gidiyorlardı sonra ise eğlenmek için geri geliyorlardı.
Onlara göre biz teröristtik kendi topraklarımızda terörist ilan ediliyorduk. Tek suçumuz doğu türkistanda büyümek ve Müslüman olmaktı onlara batanda inancımızdı zaten. Buradaki her kızın sıra sıra gidip geldiğini görmüştüm iğrenç iğrenç adamlar onları alıp götürüyor dayaktan birtap düşmüş bir şekilde eski yerine fırlatıp atıyordu. Bana da sıra gelmişti çok iyi hatırlıyordum bana tecavüz etmek istemesini karşı çıkınca ise saatlerce nasıl dayak yediğimi. O kadar canım yanmıştı ki birkaç gün parmağımı bile kımıldatamamıştım.
Burada gördüğümüz türlü türlü işkencelerin yanında hafif olanı dayaktı sanırım. Anlatmaya dilimin varmadığı utandığım tonlarca şey yaşamıştık bir ayda yirmi kilo verdiğimi hatırlıyordum tüm kızlar benim gibiydi günlerce hiçbir şey yiyememenin verdiği bitkinlik yorgunluk üstüne dayak her şeyi çekilmez hale getiriyordu. Bize verdikleri ilaçlar reglimizi engellerken her gün aynı iğrenç olaylara marus kalıyorduk. Ama ben kurtulmuştum tüm bunları neden yine yaşıyordum yoksa hepsi koca bir rüya mıydı? Ağlamaya başladığımda hıçkırdım tekrar tekrar aynı şeyler dönüyordu yine kızlarla olduğumuz odaya o adamlar gelmişti.
Bana dokunan adamı gördüğümde korkuyla bir köşeye sinmiştim ama nafileydi geldiğimden beridir bu adamdan kurtulamıyordum ne beni rahat bırakıyordu ne de kimseye bırakıyordu bir tek kendisine saklıyordu o kadar iğreniyordum ki. Yanındaki dört adamla bakıştıklarında pis pis gülmüşlerdi o an niyetlerini anlamamıştım tek anladığım dördünün de tek bir kız aradıklarıydı...
Kafamı olumsuzca salladım karşı çıkacak cesaretim yoktu ama artık dayanamıyordum da ölmek istiyordum böyle yaşanmazdı kimse böyle yaşayamazdı. Zincirlerimi çözdüklerinde beni sürüklemeye başlamışlardı çığlık çığlığa bağırmaya başladığımda çırpınarak bağırıyordum. Tüm dünya tüm savaşları görüyordu tüm yaşanılanları görüyordu herkese sesini çıkartıyordu peki konu Türkmenlere geldiğinde neden kimse bir şey söylemiyordu? Burada yaşadıklarımızı görmüyorlar mıydı marus kaldığımız muameleleri bilmiyorlar mıydı neden kimse bize yardım etmiyordu?
Çığlık atmaya devam ederken beni yine o iğrenç yatakların olduğu odaya fırlatıp atmışlardı bu adalarda kızlara zorla dokunuyorlardı. Başıma gelecekleri bildiğim için her şeyi göze almıştım beni öldürebilirlerdi çığlık atarak onlara vurmaya çalıştığımda durmadan da ağlıyordum. Buraya geldiğimden beri kaç kez tecavüze ya da şiddete uğradığımı bilmiyordum sayamamıştım bile tek bildiğim katlanılamaz hale gelmesiydi.
Annem, babam belki de ablam bile ölmüştü ben ise yaşayan bir ölü gibiydim ama bu haksızlıktı bende onlar gibi ölmek istiyordum böyle yaşayacağıma ölürdüm daha iyi! "Günseli?"diyen bir ses duyduğumda bir anda her şey karanlığa bürünmüştü bir kez daha sarsıldığımda Sima teyzenin sesini duymuştu. "Günseli kızım iyi misin?"gözlerimi araladığımda yine kabus gördüğümü fark ettim. Sima teyze, Leyla teyze ve Berwan amca çığlıklarımdan uyanıp tepeme dikilmişlerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EMANET BELİNAY +18 (Vedia Serisi -2-)
Teen Fiction"Seninle gelmeyeceğim ben katilsin sende arkadaşlarında katil!"diye bağırdım bileğimi kurtarmaya çalışırken hızla bana döndüğünde bileğimi bıraktı ve öfkeyle konuşmaya başladı. "Şuan bu katil dediğin askerler sayesinde hayattasın anlamıyor musun? Se...