ZEYNEP...
Okuldan işe gidip, gece 11'e kadar çalışmış eve yorgun argın gelmişdim.
Annem yatmamış beni bekliyordu," bu saate' kadar dışarlardamı sürtüyosun" diye bana bağırması yetmezmiş gibi, birde "mutfak toplanmadan yatda göriyim seni" diye tehtit ediyordu. Ona kaçkez daha anlatacakdım bilmiyordum
"anne mağza 10'da kapanıyor rafları toplamadan çıkamıyoruz" diyordum ama, duvar bile annemden daha anlayışlı duruyordu.
Ne anlatırsam anlatayım boş boş bakıyordu işimi bitirip yatağa girdiğimde gece yarısı 1 gibiydi. Uykumun en güzel anlarında annemin ağlayan bağıran sesinle yataktan fırladım, saate baktığımda sabahın 4'düydü.Üzerime hırkamı takarak odadan çıktığımda
Abimin kanlar içinde salonun ortasında yattığını gördüm, annem Hasan abimi dizlerine yatırmış oğlumda oğlum diye ağıt yakıyordu.
Hemen fabrikayı arayıp ustabaşından babamı vermesini istedim.
Babama haber verip annemi ikna edip abimi yatağa taşıyıp üstünü başını çıkardık ve elini yüzünü temizledik.
Kim yapdıysa abimin suratı darmadağandı.Abimin başında beklemeye başladık.
Babam eve geldiğinde sabah 8 olmuşdu.Anneme dönüp ' Emine ne olmuş kim dövmüş bir şey söyledimi" diye sordu.
Annem " yok bey görmemiş kahveden dönerken üzerine çullanmışlar kimin yaptığını görememiş" dediği zaman babam " kimbilir kimin kuyruğuna bastıda bu hale getirdiler senin çocukların işe yaramaz anca problem çıkarsınlar" diye söylenip durdu.
Hadi abim aylağın tekiydi okumadı askerden geldiğinden beri en az 10 iş değişdi. Ama ben, hem lise sona gidip hemde park time çalışıp tüm kazancımı ellerine veriyordum.
Yaşıtlarım dersaneye gidip, sinemada, tiyatroda, cafe'de gezerken,ben mağzada reon aralarında sürünüyor yinede yaranamıyordum.
Evin problemli sorunlu evlat katagorisine bende giriyordum.
Babamın beni hiç sevmediği kesindi, ya anneme ne demeliydi. Bana her gün saçma örnekler vererek üzülmemi sağlıyordu.Okula gitmeden kahvaltıyı hazırlamış sofraya oturmuşdum babam gece mesaide çalışdığı için hemen yatmışdı.
Annem sesini keskinleşdirerek "Zeynep Hanım bak gördünmü? Ayşe hanımın kızı zengin koca buldu annesini gül gibi yaşatıyor sen anca okul peşine koştur babanı benim üstüme sal" dediğinde ağzıma götürdüğüm zeytini zor yutup gözüne baka kaldım. "anca bön bön bak o mağzalarda oran buran açık geziyosun, mahalleye gelince namus kumkuması oluyorsun.Seni bu şekilde kim görüp beğensinde alsın" dediği zaman.
Ne diyeceğimi bilemeden masandan hırsla kalktım.
" anne o kıyafetler benim işyeri kıyafetlerim onları ben seçmiyorum, orada çalışmak için onları giymeye mecburum ama mahallede oramı buramı açarak gezsem adımı anında orospuya çıkarırlar, sonra babamın dayağı, senin lafların, mahallelinin kötü bakışlarını mı çekeyim.Anne sen benden ne istiyorsun "diye bağırdım.
Evden çıkıp hırsla mahalleden otobüs durağına doğru yürüdüm. Otobuse binip okula gittim sınavlara son 1 ay kalmışdı. Düzgün bir üniversite kazanıp hayatımı daha iyi kazanmak istiyordum.Okulun önüne doğru yürürken kulaklarımda annemin sözleri yankılanıyordu insanın annesi hiç açıl ,saçıl kendine zengin koca bul dermiydi gözlerim uçları açılmaya yüz tutmuş ayakkabılarımda, annemin sözleri kulaklarımda birden ani bir fren sesi ile bir kütle bedenime çarptı, canım yanıyordu gözlerimi açmaya çalışdım ama açılmıyordu bir karanlığın içine doğru sürükleniyordum anlık duyduğum o ses dışında her yer karanlıkdı. " Uhu ne yapdın lan" sonrası sonsuz karanlıkdı.....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTKU /// Vanilya Kokusu
Teen Fiction🔥🔥🔥+ 18 yetişkin içeriklidir Pantalonunun düğmelerini açarak üzerime doğru gözlerinden ateş çıkarak geliyordu. Harun sakin ol desemde fayda etmiyecekti gözlerinde ki ateş ikimizide yakacaktı. " ben sana kendimi anlatamadım, seni'de anlamadım i...