TUTKU /// Vanilya Kokusu

3.

HARUN....

Annem arayıp eve gel dediğinde doğum günüm için bir hazırlık olduğunu biliyordum.

Çok önemli bir şeymiş gibi kos koca adama her sene doğum günü yapıyorlardı, yine hiçbir şeyden haberim yokmuş gibi evin kapısından içeri girdiğimde patlayan konfetiler, alkışlar ve iyi ki doğdun naralarımla salonun ortasına sallandırdıkları 30 rakamını görmek baya baya süpriz olmuşdu.

Gece boyunca gereksiz gürültü kafamı allak bullak etmişdi.
Terasa hava almak için çıldığımda, EKO'nun dalgın dalgın sigara içerek manzaraya baktığını gördüm.

"Ne o EKO sen de mi yaşlandığıma üzülüyorsun".

"kim abi senmi yaşlandın dipçik gibi adamsın sen yaşlandıysan biz öldük demek öyle canım sıkıldı etrafa bakıyorum"

'hiç konuşamadık nasıl geçti bu bizim Mine hanımın gezmesi?"

" iyi abi arkadaşlarınla yedi işti oturdu hepsi bu geldik "

" iyi bakalım"

" asıl sen söyle abi bu üzerinde ki ölü toprağı nedir? son 15 gündür sende bir durgunluk var kara kutuydun, iyice kap kara oldun"

" yok birşey ne olsun"

"öyle diyorsan öyledir"

Dışardanda bellimi oluyordu sürekli onu düşünüyordum, 30 yaşında adamdım 18 yaşında kıza bakmak da neydi, çevremde bir sürü kadın vardı, ve ben gece yatınca gözlerimde o gözler beliriyordu.
O koku genzimden gitmiyordu.

Akşam misafirler gidince odama girdim yatağıma uzandım ve onu düşündüm neydi çokmu güzel, hayır değildi, ama onda beni ona çeken birşey vardı.
Kapı açılıp kilit döndüğünde ve yatak hareketliğinde üzerime uzanan Vildan'nın "benimi düşünüyorsun" sözlerinle onu üzerimden indirdim koltuktan ceketimi alıp evden çıktım.

Bardan içeri girdim kaç kadeh içdim bilmiyorum, peşimdeki koruma " abi artık içmesenmi" dediğinde, " adın ne senin kaç yaşındasın sen? " dedim.

" Kerem abi 24 yaşındayım"
"sevgilin varmı? "
"var abi"
" o kaç yaşında? "
" 22 abi"
" Davul bile dengi dengine değilmi?"

" anlamadım abi"
" bende beni anlamıyorum zaten Kerem beni kendi evime götürün"

Sabah uyandığımda kafam kazan gibiydi şirkete gidip yeni kuracağımız ortaklık için görüşme yapmam gerekiyordu.

Şirkete girdiğimde bir anda yüzüme o koku vurdu ve şimdiye kadar yapmadığım bir şeyi yapıp bankadaki kıza gidip.

"bu kokuyu sende alıyormusun"

"hangi koku Harun Bey"

" bu vanilyamsı kokuyu" dedim.

"Evet sanıyorum yukarıdaki arkadaşlardan birisinin kokusu"
dediğinde. "kokunun adını bana öğrenebilir misin" dedim.
Çünkü etraf aynı onun gibi kokuyordu.

Odama girmiş dosyaları incelerken EKO kapıdan girip.

"abi hayırdır koku ile işin ne" diye masama bir bloknot uzattı.

ZARA RED VANİLLA yazıyordu.

Kağıdı alıp çekmeceme koydum.
" parfüm işine gireceğiz lazım" dedim.