Zeynep....
Umut abi babamın elini tutarak geç şuraya dayı anlamadan dinlemeden hemen kesin yargı yapıyorsun diyerek babamı içeri doğru ittirdi babam önde biz arkada içeri girdik, annem koltukta oturmuş yere doğru bakıyordu babam hiç konuşmadan el işareti ile koltuğu gösterdi. Umut abiyle yan yana oturduk Umut abi konuşmaya başladı.
" Dayı Ahmet kardeş sana ne söylemiş bilmem ama öyle kızına kötü kötü lakaplar takman hiç hoşuma gitmedi, birincisi zaten iyi kötü beni tanıyorsun ben Zeynep'e abilik yapmaktan başka bir şey yapmadım, dükkanın önünde bir olay olmuş şahit olarak da Zeynep'i alıp götürdük hepsi bu eşinin hemen uygunsuz ithamlarıyla yargılayıp da sen kızına neden hemen kapıyı gösteriyorsun. Öncelikle oturup anlatmasını konuşmasını bir beklesene. "
" Bak Umut evladım yaşındasın biraz da efelik taslayan bir çocuksun. O yüzden seninle çok fazla tartışmak istemiyorum bizim bundan sonra Zeynep adında bir kızımız yok. O bizim başımızı yere eğdi evlendiği evde adını çıkardı bir de üstelik şimdi onun yüzünden 200 bin lira borç ödemek zorundayız. "
" Dayıya çok pardon neden Zeynep yüzünden 200 bin lira ödemek zorundasınız borcu Zeynep mi yaptı. Kız zaten abisini dolandıran adamların borcu yüzünden kendinden neredeyse 20 yaş büyük adamla evlenip sırf borcunuzu kapatsın diye kendini feda etmiş sen hala onun yüzünden diyorsun bir defa adaletin sağlam değil kılıcını adaletli göster dayı. "
" Ben onu bunu bilmem evladım eşyaları orada sokak kapısının yanında üst üste duruyor alsın ve buradan gitsin Bir daha da gelmesin. "
" Umut abi hadi kalk Zeynep yürü gidiyoruz dedi. Omuzlarım çökmüş bir şekilde yerimden kalktım kapıya doğru ilerledim eşyalarım bir valiz ve iki tane de büyük poşetten ibaretti.
Umut abi arkamdan geliyordu poşetleri elime verdi çık dedi. Arkamı döndüğümde babama bir kağıt uzatıp birşeyler söyledi babamın gözleri parlıyordu sonra Umut abi valizi ve elimdekileri arabaya koydu yola çıktık.
Kendimi tutamadım ağlamaya başladım neden herkesin ailesi gibi düzgün bir ailem yoktu??? neden babam ve annem beni sevmiyordu.
Umut abi bana kızan bir sesle "Zeynep yeter artık ağlama çünkü gözyaşların gerçekten bu aile için değmez o yüzden bir an önce okulunu bitir. Mesleğini eline al ve hayat çizgini çiz." dedi.
Beni bir pansiyona götürmesi için çok rica ettim ama ölmemi istemiyorsan sus Zeynep dediği sırada telefon geldi ve hemen geliyorum diyerek kapattı.
Sarıyer taraflarında büyük bir eve geldik.
" Zeynep içerde Meral abla var sana yardımcı olur. burası abimin evi dışarda ve kapıda koruma var korkmana gerek yok benim acil gitmem gerek " dedi ve beni evin kapısına bırakıp gitti.
Kapıyı bana çok tatlı bir kadın açtı takriben 55 yaş 60 yaşlarında vardı beni güzel bir odaya yerleştirdi mutfakta bir şeyler hazırladım yemek ister misiniz dedi.
Onunla mutfağa geçerek hem bir şeyler yedim hemde sohbet ettim. 5 yıldır Harun ile birlikte çalıştığını sabah gelip akşam 7.00'de gittiğini söyledi Yani 7.00'den sonra bu evde yalnız mı kalacaktım. Ya da Harun gelecek miydi hiçbir şey bilmiyordum Meral Abla gittikten sonra biraz evi gezdim Harunun odası olduğunu tahmin ettiğim bir odaya girdim siyah ve beyaz renklerin ağırlıklı bir yerdi geziniyordum ki sesle irkildim." nasıl beğendinmi? pek bir alıcı gözle baktın"
" çok pardon burası senin odanmıydı? ben öyle dolaşırken girdim affedersin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTKU /// Vanilya Kokusu
Teen Fiction🔥🔥🔥+ 18 yetişkin içeriklidir Pantalonunun düğmelerini açarak üzerime doğru gözlerinden ateş çıkarak geliyordu. Harun sakin ol desemde fayda etmiyecekti gözlerinde ki ateş ikimizide yakacaktı. " ben sana kendimi anlatamadım, seni'de anlamadım i...