Multimedya da Çağlayan -SAPIK UYUUUUZ♡♡♡♡♡♡-
Öğretmenin Armina'yla birlikte ödev yapacağımızı söylemesi hoşuma gitmişti. Onu sinir etmek sanırım hoşuma gidiyordu. Armina'ya sırıtarak bakıp göz kırpınca daha çok sinirlenip önüne döndü.
Sonunda dersler bittiğinde otoparka doğru yürüdüm. Armina'yla motor yarışı yapmak için okula Motorumu getirdirtim.
Daha önce sosyal medyada motoruyla yarışlara katıldığını gördüm. Bu yüzden onu zevkle yenmek için yarışacaktım.
Beni motorla görünce ağzı açık kalmıştı. Şaşırmıştı. Yarışa başladığımızda çok hızlı gidiyordu. Arabalara makas ata ata evin önüne gelmişti. Gerçekten beni yenmişti. Bir kızın bu kadar ustaca motor sürmesi beni çok şaşırtmıştı.
Eve girdik.
Onu odama çıkartıp beni beklemesini söyledim. Kafasını saladı. Bende giysi odasına gidip eşofmanlarımı giyerken duyduğum gitar sesiyle biraz irkildim. Hemen giysi odasından çıkıp yatak odasına girince gözlerimin pörtlemesie engel olamadım. Sırtımı kapıya yaslanıp içimden koca bir YOK ARTIK! Dedim.
Motorda ve gitar çalıp şarkı söylemekte ne kadar iyi. Kadife gibi sesi vardı. O şarkıyı söyledikçe ben sesinde kayboluyordum. Ben neden bu kadar onunla ilgileniyordum. Neden hep o gözlerinin içine derin derin bakmak istiyordum?
Şarkıyı bitirdiğinde kendimi silkeledim ve yerimde biraz dikleştim. Gitarı puf koltuğa bıraktığında beni görünce çok telaşlanmıştı. Ona bu şarkıyı etkinlikte söyleyelim deyince hemen kabul etmişti.
"Ben gitar çalmak istiyorum. Istersen sende çal?"
"Tamam ikimizde hem çalıp hem de söyleyelim "
"O zaman hadi prova yapalım 2 gün sonra sunum yapacağız" dedi. Kafamı onaylarcasına sallayıp gitarımı elime aldım.
Ikimizde saatlerce prova yapınca çok yorulmuştuk.
"Armina sen beni burada bekle ben soğuk birşeyler getireyim"dedim ve merdivenleri üçer beşer inerek mutfağa vardım. Içimize de büyük bardakları buzlu limonata kattıktan sonra tekrar odaya gittim.
Odaya girdiğimde Armina'yı puf koltuğun üzerinde uyuyor gördüm.
Bardakları masaya bırakıp yanına gittim ve boynu tutulmasın diye onu yatağıma yerleştirdim. Bu kadar kısa bir elbiseyi giymesi yüzünden rahat yatacağını zannetmiyordum.
Giysi dolabımdan giymesi için bir bir tişort aldım. Altına da giymesi için bir tane kapri aldım. Eminim bu kapri ona pantalon olacaktı.
Armina'nın yanına gidip uyandırmaya çalıştım ama ne yapsam uyanmıyordu. Herhalde dibinde davul çalsam duymazdı. Bende yapacak bir şey olmadığı için onu bacaklarından tutup kendime çektim. her ne kadar birinin üstünü değiştirmeği çok seviyordum ama bu kadar masum birine bunu asla yapmazdım. Elbisesini çıkarırken gözlerimi tavana diktim ve tişortü giydirdim. Kapriyide giydirdikten sonra gözlerimi tavandan Armina'ya çevirdim.
Sonra onu tam olarak yatağa yerleştirdim ve üstünü örttüm. Bende diğer taraftan dolanıp yatağa onun yanına uzandım. Sırtı bana dönük olduğu için saçlarını izlemeye başladım
. Uzun ve kahverengi saçları vardı. Dalgalıydı. Saçlarının kokusu beni baştan çıkarmaya yeterdi. Yatakta biraz kıpırdanıp yüzünü bana doğru çevirdi. Aslında uyumak istiyordum ama onu ilk defa bu kadar yakından gördüğüm için bu fırsat bir daha gelmez diyen onu izliyordum. Çok doğaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UYUZ -Tekrardan Yayınlandı!-
RomansaArmina, annesi ve babasını trafik kazasında kaybetmiş, dayısı ve yengesi ile yaşayan bir kızdı. Yaşadığı olaydan dolayı okulunun devamını İstanbul'da devam ettirmek için bir otobüs aracına binmişti. İşte her şey o anda başlamıştı.. Çağlayan, sessiz...