22.Bölüm "KUZEN"
Multimedya da GİZEM
1 AY SONRA
"Armina kapat şu telefonunu" gözlerimi yavaşça araladığımda odayı dolduran telefon sesiyle uyku sersemliğiyle yer yatağından kalktım ve telefonu masadan alıp kafamı kaşıyarak telefonu açtım.
"Alo" Gizem'in neşeli sesi kulaklarımı doldururken gözlerimi ovalayarak
"Efendim Gizem" dedim boğuk çıkan sesimle.
"Ay uykucu daha yeni mi uyandın. Ben bugün İstanbul'a gel-"
"Unutmadım merak etme. Unutur muyum ben seni? "
"Tamam o zaman. Ya hadi ben hava alanına gidiyorum onun için aradım. Sanırım 3-4 saate gelirim."
"Tamam canım. Seni bekliyorum."
"Hey dur kapatma. Elmalı tartımı istiyorum. Yanında limonatayı unutma" sesli bir şekilde gülüp
"Tamam tamam. Onu da yaparız hadi bay bay"
"Öpüldün bebek"
Telefonumu kapattıktan sonra tekrar masaya kattım. Saate baktığımda 12'ye geliyordu. Hemen yer yatağını toparladıktan sonra Çağlayan'ın yanına gidip yanağına öpücük katıp " Sevgilim..." diye seslendim.
Ses soluk çıkmayınca tekrar yanağına öpücük katıp "Aşkım..."
Dedim biraz daha sesli bir şekilde. Yerinde biraz daha kıpırdandıktan sonra dayanamayıp omzuna vurup "Çağlayan!" Diye güçlü şekilde seslenince nazlı nazlı uyandı
"Öperek uyandırmanı tercih ederdim. Ne öyle alacaklı gibi"
"Yaa Çağlayan bugün kuzenim geliyor. O yüzden fazla zaman yok. Herkesi ara bize gelsin ben kızları ararım."
"Tamam. Ama önce sen gel bakalım şöyle " dedi ve bileğinden tutarak beni yatağa çekti. Sırtım yatakta üstümde ise Çağlayan duruyordu. Ona gülümseyip ellerimi yanaklarına kattım.
Dudaklarımızı iyice birbirine yaklaştıran sonra Çağlayan dudaklarımı öpmeye başladı. Hemen karşılık verdim. Birbirimizi özlemiştik.
Dudaklarımızı ayırdıktan sonra alnını alnıma yaslayıp derin derin nefesler almaya başladık. Burnunu burnuma sürtüp
"Hazır olduğun zaman ben her zaman buradayım " bu anlayışı benim afallamama sebep olsa da beni anlayışla karşılaması çok mutlu etmişti. Ona en içten gülümsemeyle "Teşekkür ederim" dedim.
Yanaklarımın cayır cayır yandığını hissediyordum ki bunu Çağlayan da görünce 32 diş sırıtıp "hemen de elma şekeri olurmuş " dedi. Kızaran iki yanağımı da öpüp üstünden kalktı ve elini bana uzatıp "Hadi bakalım kahvaltımızı hazırlayalım "
Elini tutup yataktan kalktıktan sonra tam kapıdan çıkıyordum ki Çağlayan beni eliyle durdurup "Tabii ki de böyle karşılarına çıkmayacaksın değil mi?"
Kıskançlık vol1.
Üstümde kısa şort ve askılı puantiyelim vardı. Benim bütün pijamalarım şort ve askılı olduğu için Çağlayan çok kızsa da kendisi varken veya kız kızayken izin veriyordu.
Kafamı salladıktan sonra Çağlayan odadan çıktı. Dolabımın kapağını sonuna kadar açtıktan sonra elime yüksek bel siyah pantolon alıp üstüne de kısa göbeği açık mavi dantelli yazılı
bluzumu giydim. Saçımı yapmak için aynanın karşına geçtim. Tam saçımı yapacakken Çağlayan'ın "Armina!" Diye seslenmesiyle bende "ne oldu?!" Diye bağırdım.
![](https://img.wattpad.com/cover/37552758-288-k55438.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UYUZ -Tekrardan Yayınlandı!-
RomanceArmina, annesi ve babasını trafik kazasında kaybetmiş, dayısı ve yengesi ile yaşayan bir kızdı. Yaşadığı olaydan dolayı okulunun devamını İstanbul'da devam ettirmek için bir otobüs aracına binmişti. İşte her şey o anda başlamıştı.. Çağlayan, sessiz...