UYUZ -Tekrardan Yayınlandı!-

10. Bölüm - Şarkımız

Multimedya da Armina'nın giydiği elbise saçı ve makyajı ☆

Sabah alarmın sesiyle uyandım. Hemen dün ki kıyafetlerimi giydim. Kızlara not yazdım ve çantamı alıp motoru çalıştırdım. Son hızla arabalara makas atarak, motoru havaya kaldırarak sürüyordum.

Dersin başlamasına 1 saat kalmıştı. Hemen motoru evin önüne park edip eve geçtim. Aceleyle duş alıp saçlarım kuruttum. Bugün enerjim yerinde olduğu için cıvıl cıvıl olmak istiyordum. Dolabın karşısına geçip dizimin biraz üstünde askılı çiçekli elbiseyle kahverengi kemerini aldım. Hemen üstüme geçirdikten sonra saçlarıma maşa yapıp doğal buklelerimi de yaptım.

Uzun zamandır Makyaj yapmadığım için dudağıma bordo bir ruj sürdüm. Hava soğur diye siyah ince bir hırka aldıktan sonra çantamıda alıp motora bindim. Daha önce elbiselerle, eteklerle motor sürdüğüm için artık alışkındım. Ve hiçbir yerimi göstermiyordum.

Okulun otoparkına vardığımda yine gözler üzerimdeydi. Anlamadığım bir kızın motor sürmesi neden bu kadar şaşırılıyor anlamıyorum. Her zamanki havalı inişimi yaptıktan sonra çantamı aldım ve binaya doğru yürümeye başladım. Yürürken Esra ile karşılaştım. O da motorla gelmişti okula.

"Gunaydııın"dedim sesimi tatlı bir hale çevirerek.
"Günaydın hadi bakalım dersi kaçırdık daha fazla kaçırmayalım. Bu arada elbisenle çok can yakıyorsun. Çağlayan gözünü senden alamıyor."

"Bana mi bakıyor?"

"Evet arkandaki bankta oturuyor' dediğinde arkamı döndüm ve Çağlayan'a baktım. Bana bakıyordu hemde gözünü kırpmadan. Hemen gözümü kaçırıp Esra'yla dersin olduğu amfiye doğru hızlı hızlı yürümeye başladık. Amfiye girdim ve her zamanki oturduğum yere otururken Çağlayan'da geldi ve o da her zaman ki yerine yanı benim bir sıra önümün çaprazında oturarak bana baktı.

Bana elleriyle kızgın bir şekilde elbisemle ilgili bir şeyler söylüyordu ama ne dediğini anlayamıyordum. Yanımdaki kız kolumu dürtü ve bana "elbisenin askısı omuzundan düşmüş frikik veriyorsun çaprazımızdaki erkekler sana yiyecekmiş gibi baktıkları için sana düzelt diyor." Dediğinde Çağlayan'a tekrar dönmeden üstümü düzelttim.

"Evet arkadaşlar. Bu hafta sizinle çok güzel bir etkinlik yapmayı planladım. Sizi kızlı erkekli ikişerli gruplara ayırtacağım. 2 gün sonra bana ortak belirlediğiniz şarkıyı söyleyeceksiniz. Müzik aleti kullanmak şartıyla. En çok beğendiğim grubu haftaya olacak okulda olan bahar konserinde söyleyeceksiniz. Şimdi herkesi gruplara ayırıyorum."

Dedi ve öğretmen herkesi gruplara ayırdı. Sonra sıra bana geldiğinde ögretmen bana bakarak "Armina ve Çağlayan siz ikiniz grupsunuz" dedi ben şaşkınlıkla öğretmene bakıyordum. Hah şimdi ben ,bana sırıtarak bakan uyuzlamı şarkı söyleyecektim?

Çağlayan'a baktığımda bana sırıtarak bakmaya devam ediyordu. Sonrada bana göz atıp önüne döndü. Bende sinirle önüme döndüm ve sinirimin yatışmasını bekledim.

***

Dersler bittiği an kendimi hemen dışarı atıp otoparka gidip motoruma bindim. Motorumu çalıştırdığım da telefonuma gelen mesaj sesiyle telefonumu elime aldım.

Gönderen: Bilinmeyen Numara
Daha müzik ödevini yapacaktık. Yanına bak ve gönderdiğim adrese kadar yarış yapalım ;)

Gönderen kişiyi tanımıyordum. Yanıma baktığımda gördüğüm kişiyle istemesem de ağzım benden habersiz aralanıp şaşkın şaşkın bakmaya başladım. Tüm cooluyla motorunda oturmuş beni izleyen bir Çağlayan beklediğim söylenemezdi. Gerçekten benimle yarışmasını teklif etmişti. Telefonuma tekrardan mesaj sesi gelince hemen baktım.

Gönderen: Bilinmeyen Numara
Ağzını kapat ağzını. İçine sinek girmesin sesine ihtiyacım var sonuçta. Bu arada numaramı kaydetmek içi ayrıca bir uyarı yapmama gerek yok herhalde cici kız ;)

Telefonumun rehberine numarasını kaydettikten sonra ismini normal olarak UYUZ kattım. Bir insana uyuz tabiri ancak bu kadar yakışabilirdi gerçekten. Sonra bana mesaj olarak adresi yolladı. Motorumu çalıştırdım ve Çağlayan 'a bakarak "3 deyince başlasın" dedim oda hemen bana bakarak "Biir"diye bağırdı. Sonra motoruma gazı iyice verdikten sknra "3" diye bağırdım ve gazı kökledim.

Aynadan baktığımda bir çift şaşkın göz görmem beni şaşırtmamıştı. Sonra hemen kendine gelip motoru çalıştırıp acayip bir hızla bana yetişmeye çalıştı ama sonuç elde sıfırdı çünkü ben onun hep önünü kapatıyordum. Ama bir anlık dalgınlıkla başımı yanıma çevirdiğimde bana göz kırpan bir Çağlayan gördüm ve sonra beni geçti. Bende onu geçmek için bir hamle yaptım ve motoruna çok fazla tehlikeli bir makas attım.

Verdiği adrese geldim. Motoru ustaca durdum ve dikkatli bir şekilde motordan indim. Kaskımı çıkarttığımda buraya gelmişti. Ama ben kazanmıştım. Elimi saçlarımın arasından geçirip düzeltmeye çalıştım. Çağlayan ise bana bön bön bakıp ağzını aralamıştı. Bende ona doğru yürüdüm ve bana yaptığı gıcıklığı yaptım.

"Ağzını kapat ağzını. İçeriye sinek girmesin sesin lazım bana " dedim ve göz kırparak sırtını sıvazlayıp "buda geçer yavrum" dedim ve kahkaha tatmaya başladım. Sonra yanından ayrılıp etrafa bakmaya başladım. Burası sanırım kendi eviydi çok büyük ve güzel bir evi vardı. Kocaman bahçenin içinde orta boylarda bir havuz vardı.

"Gözetlemen bittiyse artık eve girelim diyorum 2 günümüz var ve daha şarkı bile seçmedik"

Onu onaylarcasına başımı salladım ve açtığı kapıdan eve girdim. Evin içi de aynı bahçe kadar güzeldi.

Kolumu tutup beni merdivenlere sürükleyip bir odaya girdirtti. Siyah beyaz ve lacivert renklerini yoğun olduğu odada iki kişilik bir yatak ve çaprazında mini bir bar vardı.

Çalışma masası ve kitaplık vardı. Yatağın karşısında bir televizyon ve onu yanında dvd dolabı vardı. Odanın içinde banyo ve giysi odası vardı. Benim en çok dikkatimi çeken şey bir pufun üstünde olan gitardı.

"Sen şurada otur ben üstümü giyinip geliyorum" dedi ve giysi odasına doğru yürüdü. Bende pufa doğru yürüyüp üstünden gitarı aldim ve pufa oturdum. Gitarıda elime alıp tellerine dokundum. Bende gitar çalıyordum ama çok parça bilmiyordum. En iyi çaldığım şarkıyı çalmaya karar verip şarkıyı söyleyip çalma başladım.

"Umutsuz olduğun bir anda sevmek isterler insan
Birazcık şanslıysan neden olmasın?
Kendinden emin değilsen
Sevme..
Bensiz mutluysan
Hep öyle kal....
Eğer ;
Her gece yattığında
Büyülü düşler sana
Benden bahsediyorsa...
Hemen tatlı uykundan uyan
Çünkü ben hiç uyuyamam
Seni düşündüğüm zaman
Ben ki sevmekten
Hiç usanmaam"

Şarkıyı bitirdiğimde gitarı elimden kaldırıp pufun üstüne geri koydum. Arkamı döndüğümde kapıya yaşlanmış olan Çağlayan'ı gördüğümde çok utanmıştım. Acaba beni dinlemiş miydi? N'olur dinlememiş olsun.

"Şey.. ben.. özür dilerim senden habersiz gitarını çaldım bir daha asla yapmam."

"Sorun değil Armina artık kendini kasmayı bırak. Aksine iyi ki çaldın. Sesine büyülendim ve çok güzel çaldın gitarı" dedi. Bende ona utanarak baktım ve saçımla yüzümü kapatıp yere bakmaya başladım. Yanaklarım benden habersiz kan pompalıyordu ama elimden hiçbir şey gelmiyordu.

Çağlayan yanıma gelip önce saçlarımı önümden attı sonrada çenemden tutup o büyüleyici mavi gözlerini gözlerime kenetlenerek o sözleri ağzından döküverdi.

"Sanırım söyleyeceğimiz şarkıyı bulduk öyle değil mi Armina?"

---

BU BÖLÜM DÜZENLENMİŞTİR..

VOTE VE YORUM VERMEDEN GEÇMEYİN LÜTFEN