3.2

65.7K 3.9K 475
                                    

23k mı?
Ağlayacağım galiba.
❤️

***

Zeliha Acar'dan:

"Bak şimdi, baştan alıyorum." dedim yaklaşık yarım saattir olduğu gibi. "Özkütleyi bulmak için kütleyi hacme böleceksin."

"Ya hocam orasını anladım zaten!" dedi Ekin. 

"Sorun ne o zaman?" dedim bıkkınca.

Elindeki kalemi masaya bıraktı ve başını eline yasladı. "Sorun, soru önüme geldiğinde yapamamam," dedi. "Formülü ezberlemek kolay iş, sorular adam si-"

"Hop hop," dedim hemen. "O lafın devamını getirme. Hem üç gün önce sana verdiğim tarama testlerini çözseydin anlardın."

Gözlerini kaçırdı. "Hocam vallahi çözecektim ya," deyiverdi. Buna inanmadım, her ne kadar öğretmen olsam da ben de öğrenci olmuştum ve bu yalanları en çok ben biliyordum.

"Neden çözemedin peki?" dedim gözlerimi kısarak.

"Hocam teyzem ikinci doğumunu yaptı, ziyaretine gittik işte." deyiverdi hemen. "Ablam söylemedi mi size?"

Sakince kollarımı masaya dayadım. "Evet ablan bana bir şey söyledi," dedim. Anında gözleri açıldı. "Ama söylediği şey sizin sülaledeki tek çocuklar olduğunuz ve kuzeninizin olmadığıydı."

Ekin'in yanakları utançla kızardı ve başını masaya yasladı. Gülmemek için kendimi zor tuttum. "Şimdi gerçek nedenini öğrenebilir miyim?

Ofladı. "Halı saha vardı," dedi ve hemen ekledi. "Ama hocam ne yapayım Fizik çalışmayı hiç sevmiyorum."

Geriye doğru yaslandım. Gençti, bunda kızılacak bir şey görmüyordum.

"İyi madem," dedim. "Serra'ya bir şey demeyeceğim ama eğer bir daha ödevini yapmazsan bozuşuruz Ekin, tamam mı?"

"Tamam," dedi yenilgiyle. "Ya siz nasıl tercih edip okudunuz bu bölümü? Ben kitabını görünce kusacak gibi oluyorum hocam."

Sen onu bir de terapistime sor...

"Fiziği seviyorum ama beni de çok zorladı zamanında," Gülümsedim. "Ama ben senin gibi kaytarıp dersten kaçmadım."

Tam bir şey diyecekken Ekin'in telefonu çalmaya başladı, telefonunu sessize almadığı için ona en kötü bakışlarımı gönderdim. 

Bu çocukta kendimi görüyordum.

Aynı benim umursamazlığımdı bu.

"Hocam iki dakika cevap versem?" dedi masum masum. "Söz veriyorum yirmi soru daha fazla çözerim."

"İyi git bakalım," Arkasına dönünce güldüm. "Serseri seni."

O konuşmak için balkona çıkınca ben de kendi kendime kaldım. Aklıma yine Bombacı gelince buruça gülümsedim. Onunla birkaç gün önce yaptığımız görüntülü konuşma aklıma geldi.

Her saniye daha çok özlüyordum onu.

Üzerime yine yoğun bir duygusallık çöktüğü için telefonumu çıkarıp Kadir'e yazmaya başladım, üzülürsem dersi anlatamazdım.

Kadir bir şekilde beni yine mutlu ederdi.

Zeliha: Kescem kendimi

BFF: Niye ne oldu be?

Zeliha: Kanka yarım saattir özkütle formülünü anlatıyorum çocuğa

Zeliha: İçim dışım özkütle oldu aq

BFF: Şey değil miydi o ya?

BFF: Dede, götü böl ver?

Zeliha: Ne?

Zeliha: Senin ben KGJJSHGKJSRGÇJSHGHRGILE

BFF: Ne var kızım? Gram bölü hacim değil mi?

Zeliha: Aptal dnvlejhgehgejwhnsk

Zeliha: Dede muzu bölecekti, niye dedeyi amacından saptırdın SJKFHDJFKJS

Zeliha: Of güldürdün beni aq ya

BFF: Valla fizikten 09 aldıktan sonra tamamen zirvede bıraktım ben 

BFF: Hocam bir puan daha verin tam 10 olsun demiştim de vermemişti pezevenk

BFF: O zamandan beri kinliyim o hocaya

Zeliha: Salak mısın sen KGJFGHKLSGJKSJ

Zeliha: Bilmem kaç yıl önceki olay 

BFF: Bana ne

BFF: Hem anlat bak kayınçoma güzelce he

BFF: Okusun para kazansın ileride Serra ile düğünümüzde çeyrek takar

Zeliha: Düşündüğün şeye bak sen delirdin iyice he

BFF: Kanka bu ekonomide nereden eline para geçse kârdır

Zeliha: Anladım orasını 

Zeliha: İyi gideyim de anlatmaya devam edeyim 

BFF: Selam söyle kayınçoma

BFF: Canım kayınçom

Zeliha: Sabır HJFKFJKLJGKLJSLJ

BFF: Hadi öptüm Zeliş'im 

Zeliha: Ben de hadi görüşürüz 

Görüldü.

Telofonu yerine koyduktan sonra içeriye giren Ekin'e baktım. "Kadir'in sana selamı var," dedim eğlenceli bir sesle. "Canım kayıçoma selam söyle dedi."

"Iyh," dedi memnuniyetsizce. "Selamı batsın, gıcık şey."

Gülmemek için dudağımı ısırdım. "Niye be, alış bence şimdiden. İleride akraba olacaksınız."

Kollarını önünde birleştirdi ve sandalyeye oturdu. "Ben de ona verecek kız yok hocam," dedi kibirli kibirli. "Ablamı artık nasıl kandırdıysa..." Bir anda duraksadı. "Büyü mü yaptı acaba?"

Bu sefer gülüşümü serbest bıraktım. Kadir'in büyüye ne kadar meraklı olduğunu biliyordum. Ekin'in bir anda böyle demesi aslında ne kadar iyi anlaşacaklarının kanıtıydı.

"Zannetmiyorum," dedim. "Ablan baya yanık Kadir'e. Belli."

"Bir dakika ya," dedi Ekin. "Ben şuan fizik hocamla dedikodu mu yapıyorum?" Kafasını kaldırdı. "Başıma taşlar mı yağacak a-"

"Hop!" dedim hızlıca. "Senin ağzın baya bozuk he, yanımda etmesene küfür."

Diyene bak aq.

"Tamam hocam, kusura bakmayın."

Başımı salladım. "Hadi devam edelim."

Ekin eline kalemini aldı ve önündeki soruya baktı. Okumadan önce, "Nah alır ablamı." diye fısıldadığını işittim.

İş işten geçeli çok oldu be Ekin.

***

Evet minnak bir geçiş bölümüydü.

Ekin'i daha çok okumak ister misiniz?


İMHACI -Texting-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin