4.0

58.4K 3.6K 739
                                    

Yazarınızın ok atmaktan canı çıktığı için bölüm atamadı ama yarın bölüm bombası yaparız çünkü bu gece uyumayacağım yazmak için hahahxkdjksjskwhdowjx

***

Zeliha Acar'dan:

Hayatımda yediğim en iyi nane buydu.

Annem ve babam karşımdaydı, evet mutlu olmuştum. Daha da mutlu olabilirdim ama hemen arkamda Ciho olmasaydı.

"Hoş geldiniz..." dedim hafifçe gülerek. Babam elindeki valizi kenara koyarak beni hemen kendine çekti ve sarıldı.

"Canın kızım, canım." dedi sakince. Duygulanarak kollarımı babama doladım ama kalbim çok hızlıydı. Cihangir'i gördükleri zamanki tepkilerini kestiremiyordum.

Babamdan ayrılınca anneme yaklaştım ve ona da sarıldım. Elimden geldiğince onları oyalamaya çalışıyordum.

Ulan Ciho, umarım ultra askerlik yeteneğini kullanıp çoktan camdan kaçmışsındır yoksa yeni kavuşmuşken ayvayı yedik.

"Kızım, artık içeri geçebilir miyiz?" dedi annem sarılı şekilde durmamızın ikinci dakikasında. Hemen geri çekildim.

"Tabi, gelin." dedim yutkunarak. "Valizleri alayım ben."

Sonra annemler içeri geçti ve ben de dua ede ede valizlerle beraber onları takip ettim.

Fakat hiçbir duam tutmadı çünkü Cihangir salonun ortasında duruyordu.

Zeliha'yı nasıl bilirdiniz?

"Zeliha," dedi babam Cihangir'i gerici bir yavaşlıkla süzerken. Arkamı dönüp kaçmamak için kendimi zor tutuyordum. "Bu saatte evinde neden devasa bir adam olduğunu bana açıklayabilir misin kızım?"

"Baba..." dedim sakince ve vazo kırmış suçlu bir çocuk gibi İmhacı'mın yanına ilerledim. "Bu Cihangir."

"Kim olduğunu sormuyorum Zeliha," dedi babam. "Bu saate ne işi var senin evinde kızım?"

Sıkıntıyla parmaklarımla oynadım. En sonunda, "Süt!" dedim bir anda. "Süt içiyorduk baba."

Çevir kazı yanmasın Zeliha.

Hayır yani hadi sen tamam da, yanındaki şu kule gibi adamın içtiğine nasıl inansınlar?

Babam tek kaşını havaya kaldırdı. Yardım etmesi için anneme baktım ama annemin dudakları hafifçe kıvrılmıştı. Anlamıştı tabi karşısındakinin ona anlattığım damadı olduğunu.

Babam bize bakmayı sürdürürken başımı eğdim ve çaktırmadan konuştum. "Sen delirdin mi?" dedim endişeyle. "Girseydin ya bir dolaba ya  da yatağın altına."

Aynı şekilde konuştu. "Zeliha nasıl sığsaydım oralara?"

"Camdan atlasaydın!"

"Güzelim camında koruyucu parmaklık vardı."

Gözlerimi yumdum. Sen şimdi boku yemedin mi Zeliha?

"Baba," dedim yeniden. "Bu şekilde tanışmanızı istemezdim ama oldu işte. Cihangir benim erkek arkadaşım."

Allah'ım sen koru, Allah'ım sen koru, Allah'ım sen koru...

"Erkek arkadaşın?" dedi babam başını sallayarak. Sonra ilerledi ve tam da Bombacı'nın önünde durdu. Babam kollarını arkasında bağlamışken ikisi arasındaki boy farkı beni neredeyse güldürecekti çünkü babam çok minyon bir adamdı, Cihangir ise dediği gibi devasa.

"Demek kızımın erkek arkadaşısın?" dedi sakince.

Cihangir yutkundu ama yine de telaşsız bir ses tonuyla, "Evet, efendim." dedi.

İMHACI -Texting-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin