5.9

40.2K 2.6K 779
                                        

Kızlar kalkın bu bölüm göbek atıyoruz xkxjkxnsmxjs

Sorum şu: Bir düğünde veya bir eğlencede yaşadığınız en garip ya da en utanç verici an neydi?

Abi ben bir gece kınaya gittim, gelinin etrafında dönüyoruz salak salak, ellerde mum falan. Sonra benim ayağım takıldı ben yere kapaklandım. Ama en utanç verici olan da benim yüzümden o çemberdeki kadınların da düşmesiydi NDBSJZBSMXJSMXSXJDLNX

Anı köşemizde bugün dkdjskxjwlx

***

Zeliha Acar'dan:

"Selma abla ağlamıyor bu kız!"

Gözlerimi devirdim. Ay niye ağlayayım, kocaya değil ölüme gidiyorum sanki.

Ben boş boş etrafa bakarken etrafımda onuncu turlarını dönen kadınlar bana delici bakışlarını gönderiyordu. O esnada annem önüme gelip duvağımı kaldırdı.

"Kızım ağlasana, ne meraklısın he evlenmeye."

Derin bir nefes verdim. "Annem ben on altı yıl bu anı bekledim. Göbek atmak varken niye ağlıyorum ben ya!"

Annem kaşlarını çattı. "Adetleri bilmiyormuş gibi konuşma Zeliha! Yalandan ağla bari kızım."

Ardından annem tülü tekrar yüzüme örttü ve etrafımdaki daireye o da katıldı. Sıkıntıyla ofladım. Ciho'mu özlemiştim.

Hiç ağlayasım yoktu, o yüzden zaman zaman kullandığım taktiği kullanma vaktiydi.

Gözlerimi sonuna kadar açtım ve hiç kırpmamaya çalıştım. Az sonra gözlerim yanarken beşinci kez biten geleneksel şarkıyla beraber gözümde biriken bir damla yaş yanağımdan aktı.

Ben şeytan...

Annem sabır dileyerek yanıma geldi ve tülü tekrardan kaldırdı. Bu sefer gözlerimin kızarıklığını görmüş olacak ki rahat bir nefes verdi. "Hele şükür kızım, şu şarkıyı dinlemekten gına geldi vallahi billahi."

"Ya anne açın artık bir Ankara'nın Bağları. Yeto."

"Kız sus."

Ardından birkaç oynama ve gülüşmeyle beraber ellerime yakılmak üzere kına tepsisi getirildi. En sevdiğim an.

Annem önüme eğildi ve parmağıyla tepsideki yaş kınadan biraz aldı ve elime yöneldi.

Elimi yumruk yaptım ve açmadım. Annem bana bakıp güldü.

O esnada hemen yanımdan Serra'nın sesi geldi. "Gelin elini açmıyor!"

İnsanlar gülüşürken bu sefer annemin yanına Hacer teyze geldi.

Benim biricik kayınvalidem ya. Üzgünüm ama para önemli.

"Çekilin bakayım," dedi gülerek ve önümde eğildi. Ona gülümserken, "Aç bakayım güzel kızım avucunu." dedi tatlı tatlı.

Ya nasıl minnoş kadın, yerim.

Yavaşça elimi açtım ve Hacer teyzenin elime bir çeyrek altın koymasını keyifle izledim. Hemen sonra bir akrabamız geldi ve avuçlarıma kınayı sürüp ellerimi bağladı.

En sonunda yerimden kalkabildiğimde arkadan bir Ankara'nın Bağları çalmaya başladı.

"İşte bu be," dedim yanımda duran Serra'ya. Onunla karşılıklı oynama pozisyonu alırken, "Kadir ile konuştun mu?" diye sordum sesimi rahat duysun diye biraz bağırarak.

İMHACI -Texting-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin