26- Karanlık Bulut

4.3K 182 8
                                    

"Kitap mı okuyorsunuz?"

Tolga hemen yanımdaki şezlonga oturdu. Onda adını koyamadığım ama bana itici gelen bir tavır vardı. Kitaba bakarak cevap verdim.

"Hı hı."

Hep birlikte muhteşem bir açık hava kahvaltısından sonra eve gelmiştik. Cesur akşama kadar bitireceği önemli işlerinin olduğunu söyleyip evden ayrıldı.

Vakit ikindiye yaklaşırken de Tolga geldi. Eve gizli bir kamera ya da ses kayıt cihazı gibi şeylerin yerleştirilip yerleştirilmediğini kontrol ettiriyordu.

Onlar bu sıkıcı işleri hallederken ben de Dolunay'ı uyuttum, ardından kızlarla bahçede takıldık. Gerçi bana çok ihtiyaçları yoktu. Küçükken benim de çok sevdiğim et bebeklerle evcilik oynarken arada bir bana da rol verip onlara eşlik etmemi istiyorlardı. Keyifle karşılık veriyordum.

Şimdi de bu rollerden birindeydim. Kızlarını umursamayan anne keyifle kitap okuyor, çocuklarını hiç düşünmüyordu. Oyuncak bebeklerden biri birazdan boğulma numarası yapacaktı.

Ben de bunu yaşadığı için bundan sonra hep onun yanında olmak için çabalayıp duracaktım. Tabi bu dikkat çekme stratejisini bir şekilde tersine döndürmem gerekiyordu.

Dikkat çekmeden de ne kadar sevildiğini ya da umursanmıyorsa bununla nasıl baş edeceğini ona öğretmem gerekiyordu.

"İmdat! İmdat!" Birce bebeğiyle havuzda boğulma numarası yaparken kitabı sakince şezlonga bıraktım. O sırada Tolga akıl almaz bir hızla havuza atladı. Tüm planım berbat olmuştu.

"Tolga abi ya bırak! Bade'yle oyun oynuyorduk sadece. Boğulmuyorum."

Gülerek Birce'ye baktım.

"Of ya! Gitti güzelim oyunumuz."

"Gel kızım."

Tolga ıslanan üstüyle kulaç attı.
"En azından teşekkür etseydin Birce."

Dudaklarımı birbirine bastırıp güldüm.

"Oyunumu bozduğun için teşekkür ederim Tolga abi. Böyle mi söyleyim?" dedi sinirli sinirli.

"Melina nerede?" Birce'yi havuzdan çıkarırken havluyu üzerine örttüm hemen.

"Az önce buradaydı."

"Melina!" diye seslendim. Etraf sakindi. Oynadığı bebeği havuzun kenarındaydı ama o yoktu. O an kalbime güm diye bir şey indi.

"Birce nerede Melina? Şaka yapmıyorum."

Hepimiz Melina'ya seslendik. Hiçbir yerde yoktu.

"Bade kızım ne oldu?" Kiraz teyze telaşla yanımıza geldi.

"Melina içeride mi?"

"Hayır, yavrum. Burada oynuyordu."

O sırada havuzun dibindeki mavi renkli mayoya benzer bir şey görünce hemen suya atladım. Ne bileyim mayosunun bir yere takıldığını falan düşündüm.

Elime alıp da onun parlak bir oyuncak olduğunu görünce yukarı çıktım. Havuzdan kafanı çıkardığımda Melina ve Tolga bana bakıp gülüyordu. Birce öfkeyle onlara baktı. Kiraz teyzenin ise tansiyondan yüzü kızarmıştı ve en az benim kadar kızgındı.

Öfkeyle onlara doğrulttum bakışlarımı.
"Çok mu komik gerçekten?"

"Bence de hiç komik değil." dedi Birce.

Havuzdan çıkacakken Tolga beni arkamdan geri çekti.
"Kızlar, hadi, çabuk gelin."

Birce havluyu fırlattı, Melina da kıkırdayarak yanıma atladı. Hala gülmüyordum.

Görevimiz MutlulukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin