3. Nikah

14.1K 524 9
                                    

"Çok güzel görünüyorsun abla." Kardeşimin yüzündeki beni mutlu etme çabası içimi daha çok burkuyordu.

"Daha neler Fatih." diyerek geçiştirdim.

"Sadece biraz gülümsesen mi acaba?" dedi Kiraz teyze de. Gözbebekleri ağlamaklı bir şekilde parıl parıl parlıyordu. "Ucu ölüm değil ya. Sadece üç yıl. Hem senin için de iyi olacak kızım. Buna o kadar çok inanıyorum ki."

Aynadan bana bakıp omzumu sıvazladı. Boyalı dalgalı saçlarını ensesinde topuz yapmış, üzerine gözleriyle aynı renk açık mavi düz bir elbise giymişti.

Mahzun ve düşünceli bir şekilde ona baktım.
"Gülümsemek... Bu benim durumumda olan biri için zor olsa gerek. Üstelik gerçek bir evlilik yapmıyorum ki."

"Evlendiğin için değil, masum bir bebeğin süt annesi olacağın için gülümsemelisin." Kiraz teyzenin yuvarlak yüzündeki bakışı öyle sıcak öyle sevimliydi ki. Gülümseyerek ona baktım.

"İşte şöyle." dedi Fatih.

"Ay Kirazcığım iyi ki Bade'nin yanındasın. Gözüm hiç arkada değil." Annem gözleri dolu dolu bana bakarken ağlamamak için kirpiklerini kırpmamaya özen gösteriyordu.

"Hiç üzülme Sevde. Bade kendi kızımdan farksız. Benim yanımda güvende. İçin rahat olsun."

"Bizi davet etmesi de büyük incelik. İyi bir adama benziyor." dedi annem sonra. Omuzlarımdan tutarken bana güven vermek istiyordu. Güzel görmek isteyince iyi olan bir sürü şey bulunabilirdi tabi ama gözümdeki notu belliydi Cesur'un.

Gerçi o son cümlemden sonra hala benimle yapacağı anlaşmalı evlilik ve işe alma fikrine nasıl sıcak baktığını da anlayamamıştım ya neyse. Bazı şeyleri fazla irdelememek lazım. Adam belli ki köprüyü geçene kadar ayıya dayı demeyi seviyor ama bilmiyor ki ayı dediği nazik ceylana kaba davranırsa ne dayı kalır ne köprü...

"Evet. Değil mi anneciğim?" Ne desem kulp buluyormuşum gibi görüneceğini bildiğimden fazla uzatmadan söylenileni onaylamak işime geldi.

"Bade."

"Efendim anne." Yanaklarıma allık sürmekle meşguldüm. En azından süt kızımla ilk fotoğrafım güzel görünsün istiyordum.

"Hepimiz kararına saygı duyuyoruz her zaman senin yanındayız canım ama olur da seni üzen, sıkan, kaldıramayacağın bir şey olursa seni yargılayıp ya da sen karar verdin şimdi çek cezanı demeyeceğimizi de biliyorsun, sakın unutma."

Aynadan ona bakıp başımı salladım. Kaderin hayatımda yüzüme gülen tek kısmı ailemdi. Hepsi tam bir başyapıttı. Biraz tuhaf gelebilir olması gerekenden biraz daha fazla anlayışlı olmaları ama olması gereken bu sanırım.

"Bade."

Babamın sesini duyar duymaz gözyaşlarım nişan alıp hazırda beklemeye başladı. Ayrı bir düşkünlüğüm vardı babama. Elimde değil.

"Sakın!" dedi babam. "Sakın ağlama."

O öyle söyler söylemez gözyaşlarım yanaklarıma doğru süzüldü. Yanına gidip ona sıkıca sarıldım. Saçlarımı okşadı konuşurken.

"Sen benim Bade'msin. Güçlü, akıllı, merhametli, uyumlu. Kimsenin seni incitmeyeceğinin garantisini veremem. Kaldı ki incinmeni hiçbir zaman engelleyemedim. Ama bir çözüm yolu bulacağına eminim. Her zaman bir çözüm yolu buldun. Yine de işin içinden çıkamadığın bir durum olursa her zaman yanında olduğumu bilmeni istiyorum."

Gözlerine baktım. Boğazım düğümlendi, konuşamadım. Sadece kafa sallamakla yetindim.

O sırada Fatih'in fotoğraf makinesinden çıkan deklanşör sesi tüm o duygusal havayı dağıttı. Fatih'e kızmakla gülmek arasında baktım ve sonunda hep birlikte gülmeye başladık.

Görevimiz MutlulukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin