t // XXXIV

1.5K 127 42
                                    

Selamum Aleyküm,
nasılsınız okurcanlar? iyi misiniz?

normalde bu bölüm akşam yemeği ve yemekte olanlarla ilgili bir bölüm olacaktı lakin aklımda kurduğum kurgu yazıya dökülmedi (nazar var nazar hfhwkekshdh)

ama olsundu, size ekşınlı bir bölümle geldimm ki en sevdiğim..

siz de sever misiniz? o zaman ne bekliyorsunuz?

iyi okumalar.. (:

×

"Kendinize iyi bakın, Allah'a emanet olun."

"Siz de canım."

Sonunda yıllar sürmüş gibi hissettiren akşam yemeği bitmiş, evimize gitmek için kapıdan çıkmıştık.

Asansörün yanındaki Şevval "Anne asansör geldi." diye annemlere seslenince annem "Tamam geldik." dedi.

Asansöre binmek istemediğim için merdivenlere yöneldiğim zaman babam "Ecrin, gelsene kızım." diye beni çağırdı.

"Yok babacım size yetişirim ben." deyip merdivenden inmeye başladım.

Yıllar sonra tekrar Umut'la karşılaşmak garip gelmişti. Kendine güvenen birisi olması bir yere kadar güzeldi ama Umut bunu abartıyordu. Ve bu çok can sıkıcıydı.

"Küçükken de böyleydi zaten, ne takılıyorsun ki Ecrin?" diye kendi kendime söylendim. "Hem sanane!"

Düşüncelerim eşliğinde en alt kata geldiğimde apartman kapısının kapanma sesini duydum. Biraz geciktiğimi bilsem de babamların beni bekleyeceğini bildiğim için sakince merdivenleri inip asansörün başında beklemeye başladım.

Asansör anca ikinci kata gelebilmişti. Kesin annem yine kapı önü muhabbetinde takılı kalmıştı. Hiç zevkli değildi.

Neyseki sonunda asansör en alt kata geldiğinde içinden Umut çıkmıştı.

O zaman kapıdan çıkanlar babamlar mıydı?

Elinde tuttuğu telefonu bana uzatıp "Bu telefon sizin mi?" diye sormasıyla telefona baktım. Benim telefonumdu.

İyi de ben telefonumu çantamdan bir kere bile çıkarmamıştım. Nasıl düşmüş olabilirdi ki?

"Benim."

Telefonu alıp ekranını açtım. Gerçekten benim telefonumdu.

"Merak etme, kurcalamadım."

"Estağfurullah, ondan değil. Benim mi diye emin olmak için."

"Anladım." diyen Umut'a arkamı dönüp apartman kapısına doğru ilerlerken "Yalnız numaramı kaydetmiş olabilirim." demesiyle "Nasıl?" diye sorarcasına konuştum.

"Numaramı diyorum rehberine kaydettim."

Göz devirirken omzumun üstünden Umut'a bakıp "Gerek yoktu." dedim.

"Olsun, yine de kalsın."

Sinirle gülümsedim ve "Kendini çaldırıp, benim numaramı da alsaydın." diye kinayeli bir ses tonuyla konuştum.

tabildot // yarı textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin