t // XXXVIII

1.6K 122 88
                                    

Selamun Aleyküm,
nasılsınız okurcanlar? iyi misiniz?

önceki bölüm kadar olmasa da yine uzun bir bölüm sizlerle.. hakkımızdır bekledik ("

iyi okumalar..

×

Yaşanan kavganın üstünden geçen iki günün ardından akşam yemeğinde olanları kızlarla konuşacaktım.

Şu iki gün boyunca aklımı yeterince karıştırmıştım ve toplamak için dostlarıma ihtiyacım vardı. Dün akşam da, parkta piknik günü yapacağımıza dair anlaşmıştık Neşe ve Nisanur'la.

İki gündür kafamı bir an bile boş bırakmayan düşüncelerimle birlikte parka geldiğimde her zamanki yerimize doğru adımladım. Kızları görünce de kocaman gülümsedim ve adımlarımı hızlandırdım.

"Ben geldim."

"Hoş geldin Ecrin." diye aynı anda konuşan ikiliyle gülümsedim ve ayakkabılarımı çıkarıp piknik örtüsünün üstüne oturdum.

Bugünün sorgusu birazdan başlayacaktı, gazam mübarek ola..

"Sen de geldiğine göre günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yapayım-"

Neşe'nin ağzını kapayan Nisanur "Aman Neşe, lütfen. Ecrin kendisi anlatsın." diye konuştu.

"Benlik bir şey yok, cidden. Annem ve babam bana kızmadılar. O akşam öyle sinirli göründüklerine bakmayın. Anlayışlı insanlar çok şükür."

"Eminsin değil mi?"

"Evet." dedikten sonra geçen günkü kavgayla ilgili biraz konuştuk ve artık Neşe de Nisanur da konuya hakimdi. Aklıma gelen poğaçalarla çantamdaki saklama kabını çıkardım. Kızlara ikram ettikten sonra bir tane de kendime aldım.

"İnanmıyorum o mükemmel poğaçalardan mı? Rabbim rüyada mıyım?" diye şekilden şekile giren Neşe'ye gülümseyip elimdeki poğaçadan bir ısırık aldım.

"Ya sen nasıl böylesine harika bir poğaça yapabiliyorsun Ecrin?"

Kocaman gülümserken "Sihirbazlar asla sırrını söylemez Nisanur'cum." deyip göz kırptım.

Nisanur ve Neşe de benimle birlikte gülümsemişti.

"Bu mutlu anı bozacağım ama benim aklıma bir şey takıldı. Ben bir an Umut'un Tabildot olduğunu sanmıştım ama Umut, abime Tabildot ile ilgili imâda bulunduysa Tabildot Umut değildir, değil mi?"

"Ben de öyle düşündüm Neşe. Bence de Umut değil."

"Evet, öyle gibi duruyor." dedim.

Neşe'de cümlemin üstüne "Zaten Umut'un abime attığı o yumruğundan sonra Tabildot olsa bile artık olmazdı." demişti Nisanur'a bakarken.

Elindeki poğaçayı ısıracakken öylece kalan Nisanur "Ne yumruğu? Faruk'da mı yumruk yedi? Ne oldu?" diye telaşla konuştu.

Yüzündeki gülümsemeyle "Selim'in yediği yumruk Nisoşum. Abime atılmıştı ya o yumruk. Ondan bahsettim." diye neşeyle konuştu ve poğaçadan büyük bir ısırık aldı Neşe.

Yüzündeki telaşlı ifadeyi kapatmak için gülümseyen Nisanur "O mu? Ben de bir detayı kaçırdım sandım." dedi ve konu değiştirerek "Selim'in bir şeyi yoktu değil mi?" diye sordu.

"Bir ortamda ki en tehlikeli kişi gözlemci olandır ve o kişi de ben oluyorum."

Yüzündeki gülümsemeyle bir Nisanur'a bir Neşe'ye baktım. Anlaşılan Neşe sözünün arkasında durmaya devam ediyordu.

tabildot // yarı textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin