Orkun’un önerisi tüm liderler tarafından kabul görüldü. O harekete geçmeden önce liderlerin birçoğu zaten hazırlıklar yapmak üzereydi.
Lav göletindeki ruhsal enerji yoğunluğunun büyük şehirlerdeki kadar olmasa da Hisar Şehrindeki ruhsal enerji yoğunluğunun en az 3-4 kat daha fazla olduğu görülmüştü. Bu yoğunluk hale ve ticari şirketlerin elit gençlerinin büyük şehirlerdeki gençler ile yarışabilmelerine imkan sağlıyordu.
Orkun Yeşil Kuğu Ticaret Şirketine 10 bin altına lav göledinin bulunduğu dağın eteklerine ev yaptırmaya başlamıştı. Yeşil Kuğu Ticaret Şirketi evi 1 hafta içinde yapma garantisi vermişti.
1 haftalık zamanda Orkun geriye kalan 5 Lav Kökeni Armudunu da kullandı. Sonuçta Petek ve Aycan dahil 22 kişi 10. Seviye Ruh Askeri olmuştu. Küçük ve Büyük Kuyruk ise en çok faydayı görmüş ve 3. Seviye Ruh Lordu alemine ulaşmışlardı. Orkun da 1 seviye atlayarak 6. Seviye Ruh Lordu olmuştu.
Orkun bilerek en çok yararı kaplanların görmesine izin vermişti. Bunun nedeni onların yetişimleri kendilerinden birkaç seviye yüksek yetişimciler ile savaşabilmeleriydi. O bazen birkaç hafta boyunca yanlarından ayrıldığı için onların güvenliğini sağlayacak iki kaplanı bırakmak istemişti.
Sonunda evin hazır olduğu bilgisi iletilince lav göledine gitme zamanı gelmişti. Orkun yolculuk için yirmi at kiralamış ve yola koyulmuşlardı. Yolculuk yaklaşık 4 saat sürmüştü ve sonunda hala bir miktar kırmızı bulut çıkan büyük deliğin olduğu dağa ulaşmışlardı.
Dağın eteğinde ondan fazla ev bulunuyordu. Birçoğu onlar gelmeden önce kullanılmaya başlanmıştı. Evleri kontrol edip sonunda kapısında Ayığışı Köşkü yazan evi buldular.
Ev oldukça genişti ve bir yurt odasından farksız değildi. 4 ve 2 kişilik odalar bunuyordu. 4 tane dört kişilik ve 3 tane 2 kişilik odalar vardı. Bir tane tek kişilik oda ise Orkun için yapılmıştı. Kaplanlar için de evin avlusunda rahat bir zemin ayarlanmıştı.
Evin tasarımı pek içine sinmemiş olsa da 10 bin altın verilerek yapılan bir ev için oldukça iyiydi. Zaten Orkun burada uzun süre kalmayı planlamıyordu. En kötü ihtimalle birkaç yıl içinde Bükük Şehre geri dönmeyi planlıyordu.
Ancak Ruh Kralı alemine geçmeden buradan ayrılmak istemiyordu. Ruh Kralı alemine ulaştıktan sonra yetişimi ailesinin ona ses çıkarmak istemeyeceği kadar güçlü olacaktı.
Ruhani Kılıç Hanesi 1500 yılı aşkın tarihinde onlarca Yıldız Ruhu Savaşçısı yetiştirmişti. Bu Yıldız Ruhu savaşçılarından geriye şimdi 7 tane kalmıştı. Bu yüzden her Ruh Kralı potansiyel bir Yıldız Ruhu Savaşçısı adayıydı. Bu yüzden henüz gençliğinde Ruh Kralı alemine ulaşmayı başaran kişiler hanenin engin kaynakları ile besleniyor ve hanenin temel taşlarında biri olmak için yetiştiriliyordu.
Orkun’un yetişiminin Ruh Kralı alemine ulaşmış olması onu eskisi kadar olmasa da değerli kılıyor olacaktı. İşte tam olarak bu nedenle kimse onun Bükük Şehre dönmesine ses çıkarmayacaktı. Hatta yetişimini biraz daha güçlendirirse yeniden gelecek hane lideri halefi olabilirdi.
Ancak Orkun geri döndüğünde Hane Lideri pozisyonu için harekete geçmeyi planlamıyordu. Hane Lideri pozisyonu ona güçlü bir statü veriyor ve her türlü imkanı sağlıyor olsa da yetişim potansiyelini de kısıtlıyordu.
Yetişimcilerin yaşam ömürleri normal insanlara kıyasla daha uzundu. Normal bir insanın ortalama yaşam süresi 75 yıl idi. Bir zirve Ruh Askerinin yaşam süresi ise 150 yılı biraz aşıyordu. Bir zirve Ruh Lordunun yaşam süresi ise 250 yılı aşıyordu. Zirve Ruh Kralının yaşam süresi de 400 yıl dolaylarındaydı.
Göksel Ceza ile yüzleştikten ve bir Yıldız Ruhu Savaşçısı olduktan sonra kişinin yaşam süresi 600 yılı aşıyordu ve bir zirve Yıldız Ruhu Savaşçısının yaşam süresi 800 yıla yaklaşıyordu.
Orkun birkaç ay sonra 17 yaşına ulaşacaktı ve muhtemelen yetişimi de Ruh Kralı alemine yaklaşmış hatta geçmiş olacaktı. Genç yaşında bu yetişime sahip olması onda büyük bir potansiyel olduğunu işaret ederdi. Bu yüzden onun gelişmesi için büyük bir engel taşıyacak olan hane liderliği pozisyonu için savaşmayı planlamıyordu.
Hane liderliği için savaşıp sonunda hane lideri olsa bile yaşı muhtemelen 100ü geçerdi. Bir 200 yıl da hane liderliği yaptığı varsayıldığında yetişim potansiyelinin en yüksek olduğu yılları kaybetmiş oluyordu. O saatten sonra hane liderliğini bırakıp yetişim yapmak için haneden ayrılsa bile iş işten geçmiş oluyordu.
Geçmişte ve şimdi bile böyle potansiyelini harcayan hane liderleri vardı. Bu hane liderleri en verimli çağlarını hane liderliği görevini üstlenerek geçirdikten sonra atılım yapmak ve ömürlerini uzatmak için bir umutla haneden ayrılıp tehlikeli yolculuklara başlıyorlardı. Birçoğu asla geri dönemiyorken geri dönenlerin büyük çoğunluğu daha kötü bir durumda olmuş oluyordu. Şanslı olan birkaçı sadece güvenle ve güçlenerek geri dönmüş oluyordu.
İşte Orkun bu sebeple hane liderliği pozisyonunu istemiyor ve sadece yetişim yolunda ilerlemek istiyordu. Dünya sadece Dev Anten Eyaletinden oluşmuyordu, bu yüzden bu sınırlar içinde sınırlı kalmak istemiyordu.
Orkun eşyaları eve yerleştirir yerleştirmez diğerlerini merak ettikleri lav göledine götürdü. Yetişimleri Ruh Askeri aleminin zirvesine ulaştığı için çok zorlanmadan hepsi lav göledinin olduğu bölgeye kadar gelebilmişlerdi.
İçlerindeki merakları giderek astlarını deliğin çıkışa yakın bir bölgesine götüren Orkun onların orada meditasyon yapmalarına izin verdi. Lav göledinin her an fokurdayıp delikten dışarı akmayacağının garantisini kimse veremezdi bu yüzden dikkatli olmak gerekiyordu.
Ruhani canavarlar genellikle değerli kaynakları tüketerek yattıkları yerde yetişim yaparlardı. Bu yüzden Orkun meditasyon yapan astlarının yanında Büyük ve Küçük Kuyruk’u bıraktı. Meditasyon anı bir yetişimcinin en zayıf olduğu zamanlardan biriydi. Bu yüzden onları koruyacak muhafızlara ihtiyaç vardı.
Dışarı çıkan Orkun bu dağın çevresindeki ormanları gezmeyi planlıyordu. Hem çevredeki ormanları gözlemlemiş hem de avlayacağı birkaç canavar ile yiyecek et temin etmiş olacaktı.
Bölgedeki diğer güçler de aynı şeyi düşünmüş olacaklardı ki hep birlikte bir av partisi düzenlemeye karar vermişlerdi.
Av partisi o gün akşama kadar sürdü ve döndüklerinde her güç birkaç hafta et yemeleri için avlarla geri dönmüştü.
Orkun diğer güçler gibi önene gelen canavarları avlamaya çalışmamıştı. Bazı canavarların etleri sıkı, sert ve tadı kötü oluyordu. Bu yüzden pişirildiğinde dağılacak, yumuşak ve lezzetli bir eti olan canavarlar avlamıştı.
Kör Ruh Tavşanı, Yabani Gelincik Öküzü Orkun’un avladığı iki ruhsal canavardı. Bu ruhsal canavarların eti lezzetti oluyordu.
O akşam Aycan güzel bir pilav pişirdi. Pişirdiği pilav Kör Ruh Tavşanı eti ile pişirilmişti ve Ruh Emici Biber ile Dingin Gece Otunun karışımından yapılan bir sosla süslenmişti.
Ruh Emici Biber vücuttaki hücreleri uyararak ruhani enerji emilimini hızlandırıyordu ama etkisi bittiğinde hücreler yorgun düşüyordu. Dingin Gece Otu ise hem ruhani enerji emilimini hızlandırıyor hem de besleyici etkisiyle hücreleri diri tutuyordu. Bu ikisinin karşımı ile birlikte hem bol miktarda ruhani enerji emilimi oluyor hem de hücreler zarar görmüyordu.
Lezzetli yemekler hemen yenildi ve herkes yatmak üzere odalarına gitti. Orkun da odasına gitti ama bir süre sonra odasının dağa bakan tarafındaki penceresi açıldı ve maskeli bir figür gece karanlığından istifade ederek deliğin derinliklerine, lav göledinin olduğu bölgeye sinsice ilerlemeye başladı.
Yağmalama operasyona devreye girmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
[Tamamlandı] Çılgın Mucidin Kozmik Fırını
FantasyRuhani Kılıç Hanesinin genç efendilerinden Orkun Ruhani Kılıç doğuştan yetenekli biriydi. Öyleki her çocuk gibi 5 yaşında yetişin yapmaya başlamış ve 8 yaşında Ruh Lordu alemine ulaşmayı başarmıştı. 10 yaşında geldiğinde ise Ruh Lordu aleminin sonun...