Canavar Üstadı yarışmasının sonucunda üçüncü yarışmaya girme hakkı kazanan katılımcı sayısı 12 bin dolaylarındaydı. Bu; 75 bini aşkın katılımcının ezici üstünlükle büyük çoğunluğunun elendiğini gösteriyordu.
Elenenler arasında 5 büyük haneden birçok kişi de vardı. 5 büyük haneden turnuvaya katılan kişilerin yarısından çoğu ilk girdikleri yarışmada elenmişlerdi.
Orkun tabi ki de yarışmayı geçen kişiler arasında kendine yer bulmuştu. Yeni rozet, o arenanın yolunu tutmadan önce hazırlanmıştı. Yeni rozette sıralaması 587 idi. Bu yarışmada ilk sıralarda mücadele edeceği anlamına geliyordu.
Orkun astlarıyla arenaya giderken arena seyirciler ile dolmaya başlamıştı. Bugün turnuvanın gerçek başlama tarihi olarak görülüyordu.
“Orkun!”
Orkun ve astları arenaya girerken arkadan soğuk bir ses geldi. Orkun hızla arkasına döndü ve sesin sahibini sıcak bir gülümseme ile karşıladı.
“Abi.” Orkun hafifçe başını eğip selam verdikten sonra ileri atıldı ve kendisinden birkaç parmak uzun olan yakışıklı gence sarıldı.
Genç soğuk bir şekilde Orkun’un sarılmayı bırakmasını bekledi. Onun soğukluğu Orkun tarafından hemen fark edildi.
“1 Altın Öz Ruhlu Ruh Kralı olmayı başarmışsın? Artık eskisi gibi hayaller peşinde koşmuyorsun demek? Babamı hayal kırıklığına uğrattıktan sonra eve geri dönmeye cüret edebiliyorsun.”
Siyah saçlı ve kahverengi gözlü, yakışıklı bir genç olan Burak kardeşine alaycı sözler söylerken ona kinlenmiş gibi görünüyordu. Hatta onun varlığının bile olmasını istemediği tavırlarından anlaşılabilirdi.
“Abi, hatalarımı fark ettim ve yetişim yapmaya karar verdim. Artık hanemizi aşağılayacak hareketler yapmayacağım.” Orkun abisinin soğuk tavırlarını görmezden geldi ve kibarca yanıtladı.
Orkun henüz 8 yaşında yeteneğini kanıtladığında babası hane lideri pozisyonunun kime ait olacağını belirlemişti. O zamanlar abisi 10 yaşındaydı ve bunu duyduğunda onunla kavga etmişti.
O zamanlar zaten bir Ruh Lorduydu ve yeteneği kısıtlı olan abisi ise hala Ruh Askeri aleminde bulunuyordu. Kavganın sonucu zaten belliydi.
Abisi yaşları büyüdükçe ondan uzak durmuş ve babasının gözüne girmek için yetişim yapmayı asla bırakmamıştı.
Orkun sözde mucitlik peşinde koşup yıllarını boşa harcayıp ve sonunda sakatlanıp sürgün edildiğinde abisinin yıldızı parlamaya başlamıştı.
Orkun’un sakatlanmasının ardından hane lideri varisi pozisyonunu kimin alacağı belirsizleşmişti ve henüz 9 ve 1 yaşlarındaki erkek ve kız kardeşlerinin yetenekleri onun yeteneğinden üstün değildi. Bu durumda varis pozisyonun ele geçiren kişi o olacaktı.
Ancak geri dönen Orkun varis pozisyonunun en gözde adayı olduğunu göstermişti. Sakatlanıp gittikten sonra yetişimi kendisinin yıllar boyunca yaptığı yetişim ile aynıydı. Bu 1 yılda yaptıkları onun yeteneğinin kaybolmadığını gösteriyordu.
Burak sert bir tavırla, “Turnuvada sadece bana destek ol! Anlamsız amaçlar peşinde koşturup ortalığı karıştırma!” dedi ve takipçileri ile arenaya yürüdü.
“Abi, bunu bilmen için söylüyorum. Hane liderliği pozisyonu ile ilgilenmiyorum. Beni rakip olarak görme ve kendine zihinsel şeytanlar oluşturma.” Orkun uzaklaşan abisinin arkasından bağırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
[Tamamlandı] Çılgın Mucidin Kozmik Fırını
FantasíaRuhani Kılıç Hanesinin genç efendilerinden Orkun Ruhani Kılıç doğuştan yetenekli biriydi. Öyleki her çocuk gibi 5 yaşında yetişin yapmaya başlamış ve 8 yaşında Ruh Lordu alemine ulaşmayı başarmıştı. 10 yaşında geldiğinde ise Ruh Lordu aleminin sonun...