Hasret

9K 424 8
                                    

Burak

Evin önüne geldiğimizde arabayı park edip Deniz'e döndüm.

"Alayım mı hayatım ben?"
"Yok uyanır şimdi. Ben hallederim."

Doğu parka gitmek istediği için akşam yemeğinden sonra üçümüz parka gitmiştik. Babamlar ise bugün ve yarın buradaki bir arkadaşlarında kalmaya karar verdiler. Daha sonra tekrar gelecekler. Açıkçası bize kalsa onların geri dönmesini hiç istemiyorduk ama onların da bir düzeni vardı ve bu şekilde rahat edemiyorlardı. Bu yüzden Deniz de ben de ısrar etmiyorduk. Yine de onlar gitmeden bu teklifi tekrar sunacaktık.

Arabanın etrafından dolanıp Deniz'in olduğu tarafa geçtim ve kapıyı açtım. Doğu parkta yorulduğu için arabada Deniz'in kucağına uyuya kalmıştı.

"Yavaş."

Deniz arabadan indiğinde Doğu kısa bir süre mırıldandı. Hemen elini sırtına yaslayıp uyuması için bir süre okşadı.

"Tamam bebeğim. Uyu."

Eve doğru giderlerken arabayı kilitleyip arkalarından gittim. Daha fazla bekletmemek için hemen kapıyı açıp Deniz'e yol verdim. Hızlıca Doğu'yu odasına götürüp yatırdı ve telsizi açtı. Beraber odamıza gidip yatağa geçtik.

"Yoruldun mu bugün?"
"Yok. Şirkette pek bir şey yapmadım zaten. Birkaç dosya işi vardı. Bir de çalışanları ziyaret edip geldim."

Deniz'in beline kolumu sardığımda elini saçlarıma çıkardı. Bir süre o şekilde kaldık. Hava tamamen kararmıştı artık.

"Hayatım bir sigara içip geleceğim."
"Of!"
"Hemen geleceğim."

Yanımdan kalkıp balkona çıkınca kaşlarımı çattım. Sinir ediyordu beni. En huzur bulduğum anda kalkıp su lanet şeyi içmeye gidiyordu. Sinirle balkona çıkıp arkasına geçtim ve belinden tutup duvara yasladım.

"Burak..."
"Sus. Sinirliyim sana."
"Yanacaksın dur."

Sigarayı sol eline aldığında elimi ön tarafına atıp pantolonunun düğmesini açtım.

"Ne yapıyorsun Burak? Saçmalama."

Cevap vermeden pantolonunu aşağı doğru çekiştirip çamaşırıyla beraber indirdim. Kendimi ona yasladığımda kafasını duvara yasladı. Evin bu cephesi denize bakıyordu. Yani bizi yandan da karşıdan da görebilecek kimse yoktu. Balkon korkuluğu yüksek ve duvarda  olduğu için bahçedeki biri bile göremezdi.

"İçeri geçelim de devam et hayatım. Olmaz mı?"
"Hayır."

Kısaca cevap verip tek elimle beline bastırırken boştaki elimle de kendi pantolonumu indirdim.

"Burak kayganlaştırıcı kullan Burak!"

Sinirli sinirli konuşunca onu umursamadan elime tükürüp kendi aletime yaydım. Deliğine sürmeye başladığımda sıkıntıyla ofladı. Elindeki sigara bitmek üzereydi. İyice küçülmüştü.

"At şunu."

İnadına yapar gibi bitmek üzere olan sigaradan son bir nefes alıp küllüğe bastırınca sert bir şaplak attım.

"Ah!"
"Söz dinlemiyorsun. Birikmiş cezaların var hatırlatmamı ister misin?"
"Tamam dinleyeceğim. Normal bir şekilde odamızda sevişebilir miyiz?"
"Hayır."

Deliğinin ucunda beklemeyi bırakıp kendimi içine itince derince inledi. İki elini de duvara yasladığında elimi kafasına çıkarıp yanağını duvara gelecek şekilde kafasını kendime çevirdim.

"İntikam mı almıştın sen?"

Cevap vermek yerine gözlerini kapattığında hareket etmeye başladım. Dudaklarını birbirine bastırıp inlediğinde güldüm.

"Hızlan Burak lütfen."
"Ellerini arkanda birleştir."
"Burak..."

Tekrar vurduğumda sesli bir şekilde inleyip ellerini arkasına getirdi. Bileklerinden tek elimle tutup hızlanmaya başladım.

"A-ah Burak!"

Boştaki elimle belimden tutup onu kendime çekerken aynı şekilde kendimi de ona itiyordum. Bu şekilde daha derine girebiliyordum.

"Ya-yavaş! Burak yavaş!"

Ellerini bıraktığımda hızlıca duvara tutundu. Belinden tutup geri çektim ve ensesinden yere doğru eğdim. Önümde eğilmiş bir şekilde durduğunda bir süre de o şekilde devam ettim.

"Ahh!"

Hareketlerini bir miktar yavaşlattığımda elini masaya uzatıp sigarasını aldığında kaşlarımı çatıp kalçasına sinirle vurdum.

"Sen gerçekten söz dinlemiyorsun."

Sırıtarak sigarayı yaktığında bir anda içinden çıkıp yerdeki minik halının üzerine yatmasını sağladım.

"Ne yapıyorsun be manyak?"

Yan bir şekilde yatırıp cenin pozisyonu almasını sağladığımda kaşlarını çattı.

"Hayır olmaz. Kaygan..."
"İtiraz etmeden önce söz dinlemeyi öğren."

Bu pozisyon en derinlerine ulaşabildiğim pozisyondu ama Deniz'in pek hoşuna gitmiyordu. Beyefendi çok savunmasız hissediyormuş.

Bir şey söylemeden içine girdiğimde çığlık attı.

"Şş."

Bacaklarının altından tutup üzerine eğildim pozisyonu bozmaması için. En derinlerinde zevki yaşarken nefesi hızlanıp gözleri kaymaya başlayınca sırıttım.

"Geleceğim."
"Gelebilirsin."
"Ama yeter."
"Bu gece yetmez."

Balkon seansı bittiğinde odaya geçip birkaç saatlik seans da orada yaptık. En son Deniz bitireyim diye bana vurmaya kalkıştığı için bitirmiştim.









DOĞU BxBxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin