Nihayet

6.9K 313 51
                                    

Deniz

~2 gün sonra~

Şirketten çıkınca Doğu'yu arayıp, yani Burak'ın telefonunu, almamı istediği bir şey var mı diye sordum. Şaşırtıcı bir şekilde hiçbir şey istemediğinde ise onaylayarak arabaya bindim. Otoparktan çıkıp eve sürdüm. Bugün Burak evdeydi. Ben de çalışmaya gelmiştim. Son zamanlarda sürekli Burak çalıştığı ve yorulduğu için ondan işleri devraldım. Bir süre ben gidip geleceğim. Zaten Doğu da büyük alanında olduğu için artık tek ilgilenmek daha kolay oluyordu. Gerçi ikisini baş başa bırakmak riskli olsa da Burak gerçekten yorulmuştu. Ona kıyamam ki.

Eve gelince Burak'ın tam tersine sorumluluklarımı bildiğim için anahtarla içeri girdim.

"Ben geldim!"
"Hoş geldin bebeğim."

Burak mutfaktan çıkıp bana doğru gelince kollarımı ona doğru uzattım.

"Çok özledim sizi. Doğu nerede?"
"Odasında. İşi varmış."
"İşi mi varmış?"
"Evet içeri almadı beni."
"Yaa?"

Şaşırarak ona bakıp içeri seslendim.

"Doğu! Ben geldim."
"Babam!"

Sesi gelse de kendi gelmeyince güldüm. Bu çocuk nasıl her yaptığıyla şirin olmayı başarıyor acaba?

"Hadi gidip bakalım ne yapıyor."
"Geldim!"

Biz daha hareket bile etmeden Doğu bize doğru gelince ona döndük. Karşımda gördüğüm bambaşka Doğu ile dilim tutulurken bakışlarımı bütün vücudunda gezdirdim. Kısa ve dar bir şort giymişti. Beyaz şortunun altından hafifçe kalçaları görünüyordu. Ve diz altlarına gelen sarı çorapları vardı. Üstünde de çorapları ile aynı renk dar bir tişört. Zaten kendinden dalgalı olan saçlarını daha da şekillendirmiş ve çok şirin olmuştu. Ayrıca sexy.

"Doğu?"
"Nasıl olmuşum?"

Etrafından bir tur dönüp yüzündeki kocaman gülümseme ile bize bakınca Burak belinden tuttuğu gibi kendine çekerek dudaklarına kapandı.

"Harikasın."
"Yaa."
"Doğu."
"Efendim?"

Sessizce bana döndüğünde elinden tutarak kendime yaklaştırdım.

"Çok güzelsin bebeğim."

Elimi tutmaya devam ederken Burak'a uzanıp onun da elini tuttu ve yine oldukça sessiz bir şekilde konuşmaya başladı.

"Hani demiştim ya ben hazırım diye..."
"Ee?"

Burak'ın heyecanlı sesini başka bir zaman duysam kesin gülerdim ama şu an kesinlikle hiç o modda değildim.

"Ya işte... Öyle işte."

Utanarak kafasını eğince yanaklarından tuttum.

"Doğu."
"Hm?"
"Seni uyarmam gerekiyor bebeğim."
"Ne için."
"Seninle bu zamana kadar hep üstüne titreyerek ilgilendim ve sen de buna alışıksın. Ama birazdan göreceğin biz çok farklı olacağız. O yüzden kendinden kesinlikle emin olduğundan bizim de emin olmamız lazım."
"Farklı?"

Burak Doğu'nun elinden elini ayırıp yavaşça boynuna çıkardı ve tuttuğu yeri okşadı.

"Mesela senin bu güzel ve beyaz boynunda farklı renkler olabilir. Ve bu can acısı aralarından en hafifi olacak."

Yavaşça üzerine doğru yürüyüp Doğu'yu duvara yasladı.

"Ayrıca Deniz senin sandığın kadar yumuşak yüzlü değil. Bundan önceden haberin olsun sonra hayal kırıklığına uğrama."
"Fikrim değişmedi."

DOĞU BxBxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin