DOĞU BxBxb

Mini öp

Deniz

"Baba!"

Telsizden sesini duyduğumuzu bildiği halde bağıran Doğu'ya gülerek üzerimdeki örtüyü yüzüme kadar çektim.

"Hayatım acele et hadi."

Burak gülerek omuzlarını kaldırıp indirince kafamı salladım iki yana. İkisi de çocuktu gerçekten.

"Ağlarsa şimdi görürsün. Al gel işte."
"Biraz beklesin yaramaz."

Dünkü tavırlarından sonra bu Doğu'ya farkettirmeden verdiği bir cezaydı. Ama ağlamaya başlarsa bu ona değil bize ceza olacaktı.

"Yetmedi mi?"
"Gidiyorum."

Burak yüzündeki gülümsemeyle odadan çıkınca ben de güldüm. Kısa bir süre odadan ikisinin gülüşme sesleri geldi. Daha sonra beraber odaya girdiler.

"Baba!"
"Günaydın bebeğim."

Doğu Burak'ın kucağında yatağa kadar gelip bana sarıldığında hızlıca beline kollarımı sarıp onu da örtünün altına çektim. Boynuna derin bir öpücük kondurup sıkı sıkı sarıldım.

"Mis kokulum benim."
"Yeden geymedin?"

Yerim ağzını!

"Yeni uyandım bebeğim."

Burak dün gece delirdiği için yataktan kalkamadım diyemeyeceğim için ufacık bir yalan.

"Min?"
"Sen daha yeni uyandın ama."
"Yine."
"Uykun mu var?"

Kafasını salladığında Burak'a döndüm.

"Saat kaç oldu?"
"7."
"Bebeğim erken uyanmışsın zaten. Uyumak ister misin biraz daha?"

Hızlıca kafasını salladığında kafasını koluma yaslayıp yatmasını sağladım.

"Burada uyu bebeğim."
"Baba?"

Burak Doğu'nun ona seslenmesiyle kravatı bağlamayı bırakıp yanımıza geldi.

"Efendim benim bir tanem?"
"Sen de?"
"Ama benim işe gitmem gerekiyor bebeğim."

Aslında bugün ben gidecektim ama Burak şerefsizlik yaptığı için her yerim ağrıyor.

"Gitme."

Doğu dudaklarını büzdüğünde Burak hırsla yanaklarını sıkıp dudaklarından öptü.

"Büzme o dudakları büzme."
"Yanıma gey."

Burak'ı elinden tutup yatağa çektiğinde Burak yatağa tek dizini koyarak çıktı.

"Tamam bebeğim üzerimi değiştireyim öyle geleyim. Olur mu?"

Doğu kafasını sallayıp bana döndüğünde Burak Doğu'nun saçlarını karıştırıp üzerini değiştirmeye gitti. Hemen de ikna oldu.

"Çok mu uykun var bebeğim? Neden uyandın erkenden?"
"Biymem."
"Erken yattın dün tabii. Yoruldun parkta."
"Payk!"
"Park sonra. Hadi uyu şimdi."

Bir şey söylemeden gözlerini kapattığında sıkıca sarıldım. Kısa bir süre sonra Burak gelip yanımıza yattı ve Doğu'ya arkasından sarılıp boynunu öptü.

"Minik bebek."

.....

"Minim Pisi'm!"

Doğu bacaklarına tırmanmış kediyi severken Burak ve ben de mutfakta tatlı hazırlıyorduk. Doğu Bey'in bugün canı tatlı yemek istemiş. Biz de onun için puding yapıyoruz.

"Baba!"
"Efendim?"
"Pisi de yesin?"
"Hayır bebeğim o yiyemez."
"Ama yeden?"
"Çünkü o kedi. Hem daha minicik bir bebek. Onun için zararlı."
"Minicik."
"Evet minicik. Senin gibi."
"Min?"
"Evet bebeğim sen de miniciksin."

Oturduğu yerden kollarını kaldırdığında Burak yanına gidip kucağına aldı. Poposuna birkaç kez vurduğunda Doğu güldü.

"Baba!"
"Efendim!"
"Mini öp."

Doğu yanağını Burak'a çevirdiğinde kahkaha attım. Bir de emir veriyor öp diye.

"Önce son öp sonra ben."
"Hayıy önce sen."
"Hayır sen."
"Ya baba!"

Burak gülerek Doğu'yu öptüğünde Doğu da onu öptü. İkisi beraber yanıma geldiğinde Doğu bu sefer de bana uzanıp yanağını çevirdi.

"Mini öp."
"Mini diyen ağzını da yerim senin yüzünü de yerim."

Yanağını sıkı sıkı öpüp kokladım. Karşılık olarak Doğu da beni öptüğünde yanağını sıktım.

"Minnoş seni."

Burak tek elini belime dolayıp kendine çektiğinde ona döndüm. Doğu gibi yanağını uzatınca gülerek onu da öptüm.

"Tatlı oldu."
"Yiyelim!"
"Önce biraz soğusun bebeğim."

Doğu'nun uyku saati geldiği için tatlıyı soğumaya bırakırken onu da odasına götürdük. Uyutup salona döndüğümüzde yan yana koltuklara oturup Pisi'yi de yerden aldık. Burak kucağına yatırdığında kafasını okşadım.

"Pofuduk şey seni."
"Hayatım."
"Hmm?"
"Doğu'nun aşı günü yaklaşıyor. Onunla konuşmamız gerek."
"Of. Ya kabul etmezse."
"Kabul etmezse de sorun olmaz. Sadece büyüyecek."
"Büyüdüğünde yanımızdan ayrılmak isteyebilir. O zaman ne yapacağız."
"İstemez. Bize alıştı seviyor bizi. Bizim yanımızdan gitmez."
"Emin değilim Burak."

Yaklaşıp boynumdan derin bir şekilde öptü.

"Merak etme. Her şey çok güzel olacak."