CEM ADRİAN - DERİNLERDE
Damla, İrem ve Demet'le beraber bir mekânda oturmuş sohbet ediyorduk. İki gün sonra mezuniyet partisi olacaktı ve kızlar tamamen gideceklerdi artık. Ailelerinin de en son babamlarla beraber birkaç yeri gezip, görme şansları olmuş ve ertesi sabah dönmüşlerdi. O gece için kızlara mahcup olsam da onlar benim kadar dert etmeyip anlayışla karşılamışlardı. Zaten babam ve annemin ailelerine karşı yaklaşımları onları fazlasıyla memnun ettiğinden benim durumum göz ardı edilmişti sanırım.
Oturduğumuz mekân hem okula hem kızların evine yakın olduğundan birkaç arkadaşla daha denk gelmiştik ve kısa süre sonra masamız baya kalabalıklaşmıştı. Tabi ki yine kızlı, erkekli karışık bir ortam oluştuğundan içim rahat değildi ama yapacak da bir şeyim yoktu. Dört senedir hep beraber olduğum insanlardı hepsi ve ben ne yalan söyleyeyim hepsini özleyecektim. Partiden sonra herkes bir yere dağılacağı için şu ortam bana da iyi gelmişti. Öğlen saatlerinde oturmuştuk ama akşam olmuştu neredeyse ve biz yemeklerimizi de yemiştik. Demet'te hepsiyle gayet iyi anlaşıp kaynaşmıştı.
Sabah erkenden Demir'in arabasıyla beraber kızları da alıp, kıyafet için mağazaları gezip, çok şükür ki kısa sürede karar vermiştik. Hızlıca bitirdiğimiz alışverişin ardından dinlenmek için oturmuştuk aslında ama akşam olmasına rağmen kalkamamıştık. Anneme haber vermiştim. Demet'te Leyla teyzeyi aramıştı merak etmemesi için.
'' Düğüne davet edersin herhalde artık Bahar bu ekibi diye düşünüyorum. '' Can'ın söyledikleriyle suyumdan bir yudum alıp yutkundum. Başımı salladım aşağı yukarı.
'' İşi bir oralara getirelim de, tabi ki geleceksiniz hepiniz. '' Demet yandan bir bakış atıp imayla sırıtırken '' Hala getirelim diyor ya. Kızım abim yaz çıkmadan o düğünü yapar benden söylemesi. Siz yaz sonuna hazırlayın kendinizi. Hatta yaz sonuna bile kalmayabilir. Çok yakın bir tarihte yeniden dönebilirsiniz buraya o kadar diyeyim ben. '' Damla ve İrem kıkırdarken İrem'in arkama takılan bakışları duraksamasına sebep oldu.
'' Ups... Ama önce büyük bir kavga kapıda gibi Baharcım, hazırlıklı mı olsan? '' ne demek istediğini anlamadığımdan kaşlarımı çatıp arkamı döndüm.
Demir aşırı sinirli bir halde sert adımlarıyla kapıdan içeri girdi peşindeki Furkan'la beraber. Dudaklarım aralanırken şaşkınlıkla Demet'te panikle kalkmıştı yerinden. Burnundan soluyarak masaya yaklaştı yaklaştı ve tam karşımda durdu. Ateş saçan bakışlarıyla kendini çok zor tuttuğu bariz belliydi.
'' Hemen çıkıyoruz buradan. Al çantanı! '' dedi direkt ve bakışları Demet'e döndü. '' Sende Demet, hadi! '' dedi öfkeyle solurken. Masadaki kimseden ses çıkmazken kısa bir an arkamda kalan arkadaşlarıma bakıp arkasını döndü ve çıktı mekândan beklemeden.
'' Telefonlarına niye bakmıyorsun İrem? '' Furkan'ın da sesi sert çıkarken İrem şaşkınlıkla ayağa kalktı.
'' Dalmışız öyle sohbete ne bileyim. Ne var ayrıca, ne bu öfke? '' burun kemerini sıkıp soluklanan Furkan'da, İrem'in çantasını aldı ve kolundan tutup çekiştirdi sinirle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEMHERİ (Tamamlandı)
Teen Fiction'' Sana söz, soyadım soyadın olana kadar bitmeyecek bu mevzu. '' bir yemini daha dillendirdi son kez. '' Kendine dikkat et. Seni seviyorum. '' diyerek çekti ellerini üzerimden. Sarılmamıştı hâlbuki sadece ufak bir temasla bile sıcacık olan bedenim ç...