20. Bölüm - Görünenler ve Görünmeyenler

1.5K 71 22
                                    

BATUHAN FIRAT & YAPRAK ÇAMLICA - BOŞ SOKAKLAR

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

BATUHAN FIRAT & YAPRAK ÇAMLICA - BOŞ SOKAKLAR

'' Kusura bakmayın rahatsız ediyorum. '' kolunda asılı olan çantasına sıkıca tutunurken içeri doğru bir adım daha attı.

'' Sizinle konuşmak istemiştim ben. '' demesiyle kaşlarımı çattım. Çünkü tanımıyordum bu kadını ve ne konuşacağını anlamamıştım.

'' Ben tanıyamadım ama tanışıyor muyuz? '' tutuk ifademle kendini toplamaya çalışıp karnını sardı önce elleriyle ardından yeniden bana doğru ilerlemeye devam etti.

'' Hayır, tanımıyorsunuz sadece konuşmak istiyorum izin verirseniz. Çok vaktinizi almam söz veriyorum. '' kaçamak bakışları Hakan'ı bulurken yalnız kalmak istediğini anlamıştım.

'' İzin verir misin Hakan? '' emin misin dercesine bana bakarken başımı salladım çıkması için. İkimizi geride bırakıp çıktı ve kapıyı kapattı.

'' Oturun. '' dedim arkasındaki tabureyi gösterirken. Sıkıntıyla oturup dudaklarını ısırırken burada olmaktan memnun değildi kesinlikle. Zorlanıyordu ama mecburdu sanırım. Siyah saçları, ela göz rengi ve beyaz teniyle gayet kibar ve güzel biriydi. Boyu benden uzunken zarif ve inceydi. Elleriyle saçlarını havalandırırken sıkıntıyla arkaya itekledi.

'' Ben buraya o kadar çelişkide kalarak geldim ki inanın nasıl başlayacağımı bilmiyorum. '' gözlerime baktı tepkimi ölçmek için. Dinledim ve kesmedim devam edebilmesi için.

'' Ben sizi gördüm. Mahalleye geldim ve ikinizi gördüm. '' kaşlarım çatılırken yerimde dikleştim anlamaya çalışarak. Avuçlarım terlemeye başlamıştı daha ilk cümleden.

'' Amacım kesinlikle sizi rencide etmek değil. Gerçekten beni yanlış anlamanızı istemiyorum. Ama... '' dedi ve sustu. Yutkundu. O kadar zorlanıyordu ki konuşurken ağlamamak için kendini zor tutuyor gibiydi. Bariz belliydi hareketlerinden ve titreyen sesinden. Elleri ara ara karnına giderken acı çeker gibi yüzü buruşuyordu.

'' Ama ben mecbur kaldım. Ben hamileyim. '' demesiyle neye uğradığımı şaşırdım ve dudaklarım aralandı şaşkınlıkla. Kalbime saplanan bir bıçağın ardından yetmemiş gibi beynime de darbe almışım gibi hissettim. Ellerimle sıkı sıkı tabureye tutunup gözlerimi kapattım.

'' Çok özür dilerim. Size bunları yaşatmak değildi amacım gerçekten. Buraya gelme konusunda defalarca kez düşündüm inanın. Haftalardır bende çok kötü durumdayım ama başka bir şey gelmedi elimden. '' söylediği şeyleri uğultu şeklinde duyuyordum sadece. Midem bulanıyordu. Başım dönüyordu, kulaklarım uğulduyordu. Şakaklarıma vuran zonklamayla gözlerim kapandı acıyla.

'' Beni yanlış tanımanızı ya da anlamanızı istemiyorum. Beni aldattı bunun farkındayım, buraya geliş amacım sadece bebeğim. Ona muhtaç değilim, elimde mesleğim var kendim çok ala bakabilirim bebeğime ama... '' demesiyle bitkin bir halde baktım yüzüne. Konuştukça daha da yerin dibine giriyordum ben. Utanıyordum bu kadının karşısında.

ZEMHERİ (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin