34.Bölüm "Kelebeklerin Kanat Sesi"

36.9K 1.7K 225
                                    

***OKUMADAN GEÇMEYELİM***

Arkadaşlar, merhabaBölüm çok gecikti farkındayım fakat emin olun benim elimde olan bir durum değil.  Anneannemlerdeyim ve Telefonlar çekmiyor. Yorumlara bile cevap veremiyor sadece okumakla yetiniyorum. Bölümü yayınlamak için de telefonun çektiği bir yer arayıp duruyorum. Ve bu zor günlerimde yeni bölümün ne zaman geleceğini sormanız beni daha da üzüyor. Tabi ki soracak ve merak edeceksiniz lakin dediğim gibi kendimi daha da suçlu hissetmeme sebep oluyor o yorumlar.  Bunun yerine hikaye hakkında yorumlar bekliyorum olur mu?

Bölümde geçen yazma kelimesini açıklamak isterim. Yazma, bizim buralarda eşarp anlamında. Fakat eşarp kadar süslü ve de kaygan bir şey değil.  Hani evimizde taktığımız ,  köylerde de takılan çember de denilen eşarplar olur ya onlardan.

Ve bu bölüm çok çok fazla yorum istiyorum. Çünkü benim bile heyecanla beklediğim bir şey gerçekleşti. Kaan, tabuları kırıyor.

Bugün iki bölüm yayınlamak amacım. Bir aksilik olmazsa o da gelecek.

Güzel okumalar. 

İKRA'DAN

Kaan , amcamın  istediği işçi pantolonunu, yırtık gömleği ve  başına takacağı şapkaya kadar her şeyi Turgut dayının getirdiğini   görünce şok olmuştu .

Ve Kaan şu an, amcamın eline tutuşturduğu kıyafetler ile merdivenden yukarı çıkıyordu. Bense  kahkahamı tutmaya gerek duymadan arkasından merdivenleri çıkıyordum.

İkinci kata çıkınca merdiven başında elindekilerle  beni bekliyordu. Son basamakta durup Kaan'a gülerek baktım.  Merdivenlerden aşağı  baktı ve  beni hızlıca kavrayıp ikinci katın ortasına çekti.

"İkra, ben ne anlarım çapadan?"

Omuz silkip buraya her geldiğimde kaldığım odaya girdim. Kaan da  hızlıca arkamdan girip kapıyı kapattı.

"Hatun? Amcan bana bunu yapamaz değil mi?"

Tek kişilik yatağa oturdum. Kaan ise elindeki kıyafetlere bakıp yatağa attı ve  önüme diz çöküp gözleriyle beni ikna etmeye çalıştı.

"Neden yapamasın hayatım?" dediğimde omuzları düştü.
"Neden yapıyor hayatım? " dediğindeyse  eğilip yanağını öptüm. Geri çekilip elimi yanağına koydum.

"Çünkü sen amcamdan izin almadan benimle evlendin.  Amcam bu konularda çok hassastır. Cezaları da  çok ağırdır."

Kaan oflayıp elini yanağındaki elimin üzerine koydu.
"Beni kurtaramaz mısın?"

Eğilip  dudaklarımı kulaklarına doğru götürdüm.
"Tabi ki. Ama sen benim arkamdan iş çevirmeyi kendine huy edindin. Çek cezanı."

Tekrar yanağını öpüp yataktan kalktım.
Kaan da dizlerinin üzerinden kalktı ve kolumu tuttu.
"Saçmalama. O kadar da iş çevirmedim. "

Gözlerimi kıstım ve işaret parmağımı göğsüne bastırdım. Her virgülde parmağımı kaldırıp tekrar göğsüne bastırıyordum.

"Benden habersiz nikah günü aldın,  annemlere gelinlik seçtirdin, ailelerimizi nikahımıza çağırdın. Ve benden habersiz babaanneme haber verdin. Bir de buraya gelmiş benimle dalga geçiyorsunuz."

İKRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin