Hasan'ın baktığı yere baktığımda bize ateş püsküren gözlerle bakan Ilgaz'la karşılaştım. Tek kelimeyle 'sıçtım' diyebilirim.
Hasan'a baktım sonra. Hala Ilgaz'ın tarafına bakıyordu.
"Hasan ben beş dakika gidip hemen geliyorum"
Dedim ve Ilgaz'ın yanına gittim. Öyle sinirliydiki adeta kızgın bir boğaya benziyordu.
"Ne bokumu yiyorsun burada"
Dedi sinirli ses tonuyla.
"Eğlenmeye geldik. Asıl senin ne işin var burda" dedim en kısık tonumda. Ee tırsıyorum sonuçta Ilgaz bu ne yapacağı belli olmaz.
"Ben farklı eğlenceler peşindeyim"
Deyip göz kırpttı. İnanmıyorum ya bir kızla birlikte olucak kesin. Hem de fantezi yaparak. Hayır hayır bu olmuycak. Uff bana ne oluyo ki sanki. Yine saçmalamaya mı başladım ben yoksa bana mı öyle geliyo. Tamam kabul ediyorum saçmaladım.
"İyi"
Dedim ve yanından ayrılmak için arkamı döndüm. Hemen kolumdan yakaladı. Ve ayağa kalkıp bana iyice yaklaştı. Nefesini ilk boynuma üfledi. Sonra dudaklarını tenimde hissettim. Yavaş yavaş kulağıma geldi. İlk öptü sonra kulağımda keskin bir acı hissettim.
"Ne yapıyorsun seni bok kafalı"
Dedim ve kurtulmaya çalıştım. Ama tabiki buna izin vermedi.
"Bu ısırık sadece bir uyarıydı cadı. Ama eğer seni değil bir bardak bir yudum bile içki içerken görürsem o fantezileri senin üzerinde yapmak benim için hiç de zor olmaz"
Yaptığı bedeller aklıma gelince ürpermeden edemedim. Korkudan olduğunu söylememe gerek yok herhalde.
Elini kolumdan çekti. Sonunda elime kan ponpalanınca elim morcivertlikten beyaz dönmeyi başarmıştı.
Arkamdaki bedeni de uzaklaştığında bende yavaşça Hasan'la oturduğumuz yere gittim. Hasan önündeki içki bardağıyla ilişkiye girmeye hazırlanırmış gibi oturuyordu. Bende yanındaki yere oturdum.
"Ne içersin?"
Dedi sinsice sırıtarak. Gözüm Ilgaz'a kaydı. Bize bakıyordu. Ufff korkunun ecele faydası yok ama o bakarken tabiki de içmiycem.
"Ben sonra içerim bir şeyler sen kendi keyfine bak"
Dedim ve sırıttım. O da kafasını sallayıp gözlerini etrafta gezdirdi. Tabii tilki ava çıktı. Bakalım kim avlanıcak.
Bende etrafı incelemeye başladım. Zaten normalde de sadece önüne bakıp kimseyi incelemeyen insan olmamışımdır.
Kapının yanında duran bir kız hemen dikkatimi çekti. Ee çekilmiycek gibi de değil yani. O iki metre bacakları neredeyse full açıktı. Ben bile gözlerimi ondan alamadıysam burdaki erkekleri düşünemiyorum. Ya Ilgaz'da bakarsa.
Hemen Ilgaz'ın olduğu tarafa baktım. Hassiktir o da ona bakıyor. Sonra kıza göz kırpıp arsızca sırıttı. Ellerimi sıktım. Tırnaklarım ne kadar elimi acıtsada şuan bu umrumda değil. Sikerim la ben bu kızı
Uff ne diyorum ben gittikçe Ilgaz'a benziyorum.
Kız Ilgaz'a doğru gitti. Sonra ılgaz'ın kucağını oturdu birden. Sinirle hemen yanımda duran Hasan'a döndüm. Elindeki bardağı alıp birden dikledim kafama.
Acımsı tat hemen boğazımı yaktı. Siktir ne bet tadı var bu içkilerin ama kafa rahatlatıyor işte.
Sonra tekrar onlara döndüm Ilgaz'ın dudakları kızın memelerinde gezintiye çıkmıştı. Uff ufff çıldırıcam ya bana emir veriyor, kendi gözümün önünde elin kızıyla fink atıyor.
Tekrar yanıma döndüm ama Hasan yoktu. Kesin kız bulmuştur kendine. Gözlerimi devirip barmene döndüm. Tipinde meymelet yoktu. Elinde olsa şu tezgahın altında kızların işine bitiricek gibi duruyor.
"Bir tane daha"
Dedim. Ve az önceki bardağı işaret ettim. Ne var yani ismini bilmiyor olamaz mıyım. "Birden içme kafa yapar"
Dedi ve sinsice sırıttı. Heyy yarabbim yaa sanane bana kafa yapıyorsa. Zaten herkes de beni bulur.
"Ok kib bb"
Dedim ve önüme döndüm. Ergen lafı olabilir ama bazılarına bu lazım. Gözüm istemsizce Ilgaz'a kaydı. Ama yoktular. İnanmıyorum yoksa yoksa yoksa bunlar odaya mı gittiler.
Zina çocuğu ne olucak. Tekrar masaya koyduğu baradağı alarak kafamı diktim. Beynim zonklamaya başladı. Daha fazla dayamıycam yaa.
Ayağa kalktım ve odaların olduğu yere doğru hızla koşmaya başladım. Birkaç kişiye çarparak sonunda bir odaya vardım. Kapıyı açmaya çalıştım ama kitliydi. Diğer kapıya gittim ve birden açtım.
Hassiktirrrrr bu kız niye yarıçıplak ve ılgaz'ın o sexy kasları neden açıkta.
"Hira yine ne bok yiyorsun?"
Birde bana hesap soruyor. Ayakta zor durduğum halde birden kıza doğru gittim. Saçından tuttuğum gibi yere fırlattım.
"Orospu,kaşarr, kevaşe, puşt"
Dedim ve bir tanede tekme attım.
"Hira tüm zevkimin içine ettin. Ayrıca sen içki mi içtin?"
Dedi. Zevkinin içine ettiğim.
"İçtim ama bundan sanane ha sananeee. Sen burda elin orospusuyla zevk yaşarken beni düşündün mü hiç"
Diye çemkirdim ona. Bana doğru birkaç adım geldi. Burnumun dibinde kadar geldi resmen. O dolgun dudaklarının ne kadar çekici olduğunu bir bilse.
"Nefesini üfle"
Dedi en emir verici tonunda. Hafifçe nefesimi üfledim. Kaşları birden normale döndü. Az önce aynı ay gibi kıvrılmıştı.
"Peki benim zevkimden sanane "
Dediğinde mal gibi kaldım. Gerçekten de banane ya. Nasıl banane yav o benim benim.
"Ilgaz ben seni..-"
Daha sözümü tamamlayamadan sıcacık dudakları dudaklarımı örttü. O beni öperken bende beceriksizce karşılık vermeye çalışıyordum.
İkimizinde nefesi kesildiğinde ayrıldık. Alnını alnıma dayadı nefes nefese kalmıştık.
"Biliyorum. "
Dedi. Onu sevdiğimi biliyor mu? Utançla kafamı yere eğdim.
"Artık sen tamamen bana aitsin"
Dedi yine. Gülümsedim.
"Seninim"
Dedim. İçtiğimden midir neydendir acaba bu cesaretim bilmiyorum ama içimden geçen herşeyi artık Ilgaz'da biliyor. Onu ilk tanıştığımızdan beri deli gibi seviyordum. Bunu kendime uzun süre önce itiraf etmiştim zaten ama birde Ilgaz'a deyince tam oldu. Kafamı biraz kaldırıp tam gözlerine baktım. O gözler artık benim mi şimdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZÜPPE !
Novela Juvenil+ Yaşamam için ışığım olur musun? - Karanlığın en dibindeyken mi... *** Ilgaz ve Hira'nın karşılaşmaları pek iyi olmuyor ama sonra bir türlü ayrılamıyorlar. ikisininde hayatı berbat ama onlar beraberken hayat duruyor. Ilgaz'ın bedellerini ödemek z...