0.7

3.8K 232 980
                                    




Helloo yeni bir bölümle karşınızdayım :)

Hoş geldiniz bebeklerim nasılsınız?

Bölüm şarkısı: Alev Alev - Zen-G \ Ati242

 Hatırlatma''Bu şu demek oluyor Aden ortaklardan biri ya kendi isteğiyle ortaklığı bırakacak ya da canını bu uğurda feda edecek

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hatırlatma
''Bu şu demek oluyor Aden ortaklardan biri ya kendi isteğiyle ortaklığı bırakacak ya da canını bu uğurda feda edecek.''
'Ben ortak olmak istemedim.''
''Zaten sen olmak istediğin için ortak olmadın, Barkın'ın tek amacı Atalay'ı ortadan kaldırmak.''

•••

Önceden her günümü birbirinden ayıran şey ayın ve güneşin yer değiştirmesiyken şimdi dakikaların su gibi akıp gidişine hayret ediyordum.

Kendi isteğimle yaptığım şeylerden dolayı tabi ki kimseyi suçlamayacaktım. Kendi ayaklarımla Porto Riko'ya gelmiş ve Barkın'a bulaşmıştım.

Barkın'ın amaçlarını ve karakterini çok iyi biliyordum ama bu durum ona bulaşmama engel olmamıştı, olmayacaktı da.

Ne demişti Kubilay? Amacı ben değildim tek derdi Atalay'dan intikam almaktı ve bunu beni yanında tutarak fazlasıyla başarıyordu.

Bu durumdan rahatsız mıydım? Açıkçası pek rahatsız olduğum söylenemezdi. Benim buraya geliş amaçlarımdan biri de Atalay'ı yaptıklarına pişman etmekti.

Yani Barkın ve beni aynı amaçlar  uğruna birleşmiş insanlar olarak nitelendirebilirdik. Tek farkımız benim Atalay'ı yok etmek gibi bir politikam olmamasıydı.

Kubilay'ın zorla soktuğu evin pis koltuğunda otururken aklımdan geçen binlerce düşünceyle ve içimdeki şeytandan farksız olan fısıltıyla boğuşuyordum.

Düşüncelerimi bir kenara bırakarak koltuktan kalktığımda yanımda otururken kendini uykuya teslim eden Kubilay'a baktım. Buradan çıkarsam Kubilay'ın başına gelecekleri düşünmeden edememiştim.

İnsanları ne zamandan beri umursuyorsun?

İç sesim çoğu kez olduğu gibi yine haklıydı. Ben hiçbir zaman insanları düşünerek hareket etmemiş hangi taraf çıkarımı sağlıyorsa o tarafa  yönelmiştim ve yine öyle yapacaktım.

Küçük ve sessiz adımlarda sehpanın üzerinde duran anahtarı aldığımda, aynı şekilde bebek adımlarıyla kapıya doğru yürümeye devam etmiştim.

Kapıya geldiğimde kilide anahtarı sessizce takıp kapının kulpunu kendime doğru çektiğimde buradan kurtulacağım düşüncesi ile  gülümsemiştim.

Bu gülümseme gördüğüm kişiyle yüzümden saliseler içinde kaybolmuştu.

''Bir yere mi gidiyorsun ördek?'' Barkın'ın sözleriyle kapıdan geri adım atarak oturduğum koltuğa geri  dönüştüm ama bu sefer hiç de sessiz değildim.

MASKE +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin