•Seungmin'den•
Sonunda yaz tatilimiz bitmiş ve okul açılmıştı. O iki haftalık tatile geri dönmek istiyorum. Çünkü acayip mükemmel vakit geçirmiştik. Ama her güzel birşeyin bir sonu vardır değil mi?
Yinede okulun başlamasına mutluydum. Çünkü okulu seviyordum.
Dün akşam Minho hyung ve Changbin hyung ile anlaşıp, bugün beraber gitmeye karar vermiştik. Sadece bugün değil. Bundan sonra hep üçümüz beraber gidecektik.
"İlk gün hakkında ne düşünüyorsunuz bakalım?" Heyecanlı olan tek kişi olamazdım değil mi?
"Şu an düşündüğüm tek şey okulun biran önce bitmesi ve eve gelip uyumam." diye cevap verdi Minho hyung.
"Aynısından" Nasıl yani? Cidden tek ben mi mutluydum?
"Yine bu konuda yanlızım..."
"12. Sınıf olduk farkındaysan Seungmin. Bu da stres ile baş başa olmak demek." dedi Changbin hyung üzgün bir ses ile.
"Sende haklısın."
"Jisung'u özledim..." Ah bide Minho hyungun şu durumu vardı değil mi? Jisung hariç hepimiz biliyorduk. Onu en çok üzen şeyde buydu ya. Nasıl farkedemezdi?
"En son ne zaman konuştunuz ki?" diye sordu Changbin hyung merakla.
"1 hafta önce galiba. Son zamanlarda mesajlarıma cevap bile vermiyor." dedi boynunu eğerek.
"Banada cevap vermiyor. Hatta gruptaki mesajları daha okumuyor çocuk." dedim onu rahatlatmak adına.
"Bu işte bir iş olduğunu hisseden tek ben olamam değil mi? Jisung böyle biri değil sonuçta."
"Tek değilsin Changbin. Bunun farkındayım. Hatta farkındayız."
"Aklımdan birşeyler geçmiyor değil." dedi Minho hyung kafasını kaldırarak.
"Ne?" diye merakla sordum.
"Ailevi sorunlar? Yani en mantıklı şey bu diye düşünüyorum."
Haklı olabilirdi.
Okula varmamıza az kalmıştı ki telefonum çaldı. Arayan kişi geveze Felix'ti...
"Ne var?" diyerek telefonu açtım.
"Sanada günaydın Seung!"
"Günaydın Felix, günaydın."
"Ah durum ciddi olmazsa sana laf sokardım ama maalesef ciddi. Sadece çantalarınızı bıraktıktan sonra Minho hyunga çaktırmadan arka bahçeye gelin. Bekliyor olucaz sizi."
Demek Minho hyungun duymaması gereken şeyler vardı. Adımlarımı yavaşlatıp onlar ile aramın açılmasını bekledim. Ardından Felix'e döndüm.
"Bu kadar ciddi olan ne Felix? Hemde Minho hyungun bilmemesi gerek-"
"Seungmin çok konuşma. Ve birşey çaktırma. Changbin'e de bir şekilde söyle. Telefonda anlatamam bunu."
"Oh... pekâlâ. Okulda görüşürüz o zaman."
"Görüşürüz."
Felix ciddi konuşuyorsa, büyük bir sorun vardır demek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•You Never Know • (MinSung) ¹
Fanfic~Beni yargılamak bana inanmaktan daha kolay. Çünkü herkes görmek istediğini görür~ Duygusuz ve ezik olarak bilinen Minho.... Kimse içinde nasıl fırtınalar koptuğunu bilmezdi. Kimse içinin kan ağladığını görmedi. Onun yerine ona "duygusuz ve ezik" d...