Beste
“Benim gelmemi istediğine emin misin?”
“Evet.” dedim ve dolaptan siyah elbisemi alıp boy aynasının karşısına geçtim. Üstüme tuttum. Bu renk tam şuanda bulunduğum psikolojimi belli ediyordu. Karamsardım ve tamamen çökmüş durumdaydım. Arda’yla açık açık konuştuğum günden bu yana tam koca bir altı gün geçmişti. Neredeyse her gün karşılaşıyorduk ama beni hep görmezden geliyordu. Yokmuşum gibi davranıyordu. Bu durumu Sevda’ya anlatmıştım ve kimseye çaktırmadan büyük aile yemeği düzenlemişti. Babam ve karısı da olacaktı ama durumu Sevda’nın gözden geçirmesi gerekiyordu. Sırf Arda için katlanabilirdim. Abim ilk defa benden daha çok gergindi. Buda anlayamadığım başka bir şeydi. Ama şuanda önceliğimde o yoktu.
“O zaman kaçta gelirsiniz almaya?”
“Yemek yedi buçukta ama biz bir saat önceden gideceğiz.”
“Tamam.” Dedi ve bir nefes aldı. “Görüşürüz.” Telefonu kapatıp tuvalet masasına koydum. Bugün Arda için daha da fazla özenle hazırlanmam gerekiyordu. Siyah saten açık elbisemi giydim. Eteği çok miniydi ve boyundan bağlamalıydı. Sırtımın bel çukuruna kadar uzanan dekoltesi vardı. Hızla siyah topuklularımı giyip makyajımı yaptım. Her şey hazır olduğunda son olarak saçlarımı kontrol ediyordum ki kapım açıldı. Abim kafasını içeriye uzattı.
“Oh!” dedi vereceği tepki tam bir mağara adamının verdiği tepkiydi ama beni güldürdü. “Bu geceliğe benziyor!” dedi bağırarak.
“Bu bir gece elbisesi!” dedim ona doğru yürürken. “Ve hazırım. Hadi çıkalım.”
“Yo, yo, yo!” dedi kafasını aynı anda iki yana sallayarak. “Hayatta seni bu şekilde dışarıya çıkarmam!”
“Abi dışarı çıkmıyoruz. Yabancı yok ki. Biz bize olacağız.”
“Yemekten sonra hep birlikte Kulüp’e gideceğiz!” dedi bağırarak. “Orada katil olamam. Çıkar şunu!” dedi ve oflayarak ona baktım. O sırada kapı çaldı ve abim saatine baktı. “Lanet olsun!” kolumu tutup beni çekiştirdi. Çaktırmadan bir oh çektim. Yoksa bütün hazırlığım boşa gidecekti. Kapıyı açtığımızda Yasin ve Arda aynı anda bana bakakaldılar. “O gözlerinize sahip çıkın!” diye direk kükredi abim.
“Bu şekilde gelmeyecek herhalde!” dedi Yasin.
“Vaktimiz yok.” Dedi abim dişlerinin arasından. “Kulüp’e onu götürmeyeceğim.”
“Ne?” diye çıkıştım ama abim beni limuzinin arkasına ittirdi. Tam çıkıyordum ki beni tekrar kendine çekti. “Ne oldu?” diye sordum.
“Önce siz binin.” Dedi Arda ile Yasin’e ve ben kahkahamı bastırmak için neredeyse alt dudağımı kanatana kadar ısırdım. Sonra kendisi bindi ve bende anca o şekilde bindim. “Bu elbiseyi ne zaman aldın sen?”
“Geçen sene almıştım ya!” dedim ona bağırarak. “Hani doğum günü…”
“Doğum günü partinde sen bunu mu giydin?” diye çıkıştı bana. Eyvah! “Okuldaki grupla takıldığınız şu doğum gününde hani? Hani beni arayıp olay çıktığını söylediğin gece?”
Başımla onayladım. “Çok güzel özetledin.” Dedim sırıtarak. O sırada telefonum çaldı ve içimden sessizce arayana teşekkür ederek telefonu açtım. “Efendim Sevda abla?”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aramızda Kalsın! (Büyük Sırlar Serisi I)
RomanceSevmek ve sevilmek hiç bu kadar zor olmamıştı. Ihanet ettiğini düşünmek ve açıklama yapma dürtüsü en büyük korkuydu. Peki bir ilişkide tek taraflı cesaret ve caba yeterli miydi? Insan bazen anlayamaz kaybetmeden sevdiğini... Özellikle en yakın arka...