Merhabalar. Ben de kendi hikayemden bahsetmek istiyorum. Bizim mahallede çok sevdiğimiz bir abi vardı. Bu abi ile top falan oynardık bazen. Ayrıca abinin hisleri çok kuvvetliydi. Yani bu olacakları önceden hissetme gibi değil. Bu hafif kalır yani. Ancak adam birinin yanındayken o kişinin sıkıntısını hissediyordu. Böyle bir abiydi. Biz de çok değer verirdik. Sever, sayardık. Bir gün halı sahaya maç yapmaya gitmiştik. Maç bitti. Çıkışta limonata aldık, içtik. Sonra da sohbet ederek yürüyerek mahalleye dönüyorduk. O sırada bir evin önünden geçerken abi titremeye başladı ama nasıl bir titreme görmeliydiniz. Sanki havale geçiriyor. Hemen tuttuk abiyi. Maçtan çıktığımız için yoruldu diye düşündüm önce. Sonra abiyi bir kaldırıma oturttuk.
Abi eli titreyerek önündü durduğumuz binanın üst katını gösterdi. "Burada bir şey var." dedi. Hepimiz korktuk. "Ne var abi?" diye sorduk. "Burada cinler var." dedi. Apartmanın kapısı açıktı. Sonra hızlıca girdi. Ben de diğerlerine "Siz bekleyin burada." Dedim. Hemen koştum peşinden. 4. Kata çıktı. Direk kapıya vurdu. Kapıyı bir kadın açtı. Şaşırdı tabi. Karşısında hiç tanımadığı iki kişi var. Abi hemen konuya girdi. "Abla bu evde engelli bir kız var mı?" dedi. Kadın şaşırdı. "Evet, benim kızım var engelli. Siz kimsiniz?" dedi. Abi de "Abla ben hisleri kuvvetli biriyim. Bu evde çok kötü enerjiler var.
Kızına cinler musallat olmuş. Bacak bölgesini sarmışlar. Ancak ben hoca değilim. O kızı iyi bir hocaya götürün mutlaka. Yoksa asla iyileşemez." dedi. Kadının şaşkın bakışları arasında çıktık oradan. Nasıl hissetti, her şeyi nasıl bildi inanın ben de bilmiyorum. Kıza ne oldu onu da bilmiyorum. O gün en korktuğum günlerden biri olmuştu.
SAKLAMBAÇ OYNARKEN CİN GÖRDÜM
Herkese selamlar. Bu olay yaşandığında ben 12-13 yaşındaydım. Biz eski çocuklardanız. Şimdi ki gibi tablet, telefon yok. Neyse bir gün yine dışardayız. Oyun oynuyoruz. Oyun da saklambaçtı. 5 kişiydik. Ben ebeydim. Saydım. Diğer arkadaşlar saklanıp gitti. Bizim arkadaşlar da akla hayale gelmeyecek yerlere saklanır. Biraz da yaramazız o zaman tabi. En çok saklanılan yerlerden biri de kömürlükler. Milletin bahçesindeki kömürlüklere kadar saklanıyorlardı. Ben de o tarafa doğru ayak sesleri duyduğum için kömürlüğe saklandıklarını düşündüm. Bu arada da akşam ezanı okunmak üzereydi. Ben kömürlüğün kapısına geldim. Sonra arkadaşım içerdeyse çıksın diye "Gördüm seni" dedim. Halbuki görmemiştim. O sırada Kömürlüğün içinden bir gülme sesi geldi.
Kıkırdama gibi böyle. Sonra içeri doğru baktık. Odunların arkasında biri var. Kolunu görebiliyorum ama kim olduğunu anlayamadım. Kıkırdama arttı bu arada. "Tamam, çık artık gördüm." dedim. Çıkmadı bir türlü. Yanına yaklaştım. Bir ses "Beni yakalayamazsın ki." dedi. Bu ses beni korkuttu. Yani arkadaşlarımın sesi olsa mutlaka tanırım. Çok korktum. Merak ettim kim olduğunu. Ancak korkumdan hemen çıktım kömürlükten. Ben çıktığımda bütün arkadaşlarım dışardaydı. Sonra "Neredesin sen 1 saattir?" dediler. "Ne bir saati?" dedim. Hava iyice kararmıştı. Benim için 5 dakika gibiydi ama 1 saat olmuştu. Bütün arkadaşlarım dışardaydı. Peki kömürlükte ki kimdi?
CİNLER BENİ UYUTMUYOR!
Öncelikle merhaba. Benim de sorunlarım var. Ben geceleri yatarken bir şekilde uyandırılıyorum. Eminim ki birisi beni uyandırıyor. Dokunuyor biri bana ya vücuduma ya saçlarıma. Bir gün uyuyordum yine. Saçlarımda bir el hissettim. O kadar korktum ki. Korkudan gözlerimi açamadım. Karşımda bir şey varsa görmek istemiyordum. Sonra bir şey fısıldadı. Sonra da "Uyan, bak burada kim var?" dedi. Titriyordum korkudan. İçimden dualar okudum. Uzun süre gözlerimi açmadım. Hep okudum. Sonra artık gitmiştir diye yavaş yavaş gözlerimi açtım. Işığı açtıktan sonra kimsenin olmadığını gördüm ama aynaya baktığımda şok oldum. Aynada bir şey yazıyordu. Hem de Türkçe. "Yine Geleceğim." Çığlık attım. Annemler koşup geldi. Aynayı gösterdim. Ağlıyordum sadece.
Konuşamıyordum. Sonra annem baktı o tarafa ama bir şey anlamamış gibi "Ne var orada, ne oldu?" dedi. Tekrar baktım. Yazı yoktu, silinmişti. Ben de olanları anlattım. Birinin beni uyandırdığını, bana dokunduğunu, uyan dediğini ve aynada yazı gördüğümü anlattım. Annem de çok korktu. "Seninle yatmamı ister misin?" dedi. "Evet." dedim. Annemle yatınca bir şey yaşamadım. Annem okudu üfledi. Dindar bir kadın zaten. Bu durum şu an bile devam ediyor. Geceleri çok korkunç şeyler yaşıyorum. Hep saat 2 gibi ya da 3 gibi uyandırıyorlar. Beni kurtaracak bir çözüm yolu arıyorum.
BAHÇEMİZDEKİ VARLIK
Size Çorum'dan ulaşıyorum. İlk olarak ben bir gün balkonda oturuyordum. Evde yalnızdım. Bizim bahçede de uzun uzun ağaçlar var. Ağaçları dikkatle izledim. Bakıyordum öyle. Bir de ne göreyim? Ağaçların arkasında siyah bir silüet var. Hayal mi görüyorum acaba diye dikkatle baktım ama hayal değildi. O siyah silüet ağaçların tepesine çıktı. Ancak normal insan gibi değildi. Böyle saniyelik bir sürede çıktı. Çığlık attım. Korktum, eve girdim. Bizimkiler gelince onlara da anlattım. Ancak pek inanmadılar. Neyse aradan birkaç gün geçti. Ben yine balkondaydım.
Ancak unutmuştum olayı. Bir şeyler düşünüyordum. O anda yine o varlığı gördüm. Bu sefer göz göze geldik. Sonra ablamı çağırdım hemen. Sonra geldi ve o da gördü. İkimizde çok korktuk. Ablam bildiği bütün duaları okudu. Annemlere anlattık. Bu sefer ablam da gördüğü için inandılar. Annem dua okumamızı istedi bol bol. Okuduk. Aradan birkaç ay geçti. Bu sefer o varlığı rüyamda gördüm. "Ne istiyorsun benden?" dedim. "Seni bırakmayız artık. Emir geldi bize." dedi. Sonra "Ne emri?" dedim korkarak. Büyü gibi bir şeyler söyledi. Kan ter içinde uyandım. Rüyamı anlattım hemen anneme. Sonra vakit kaybetmeden hocaya gittik. Yani gerçekten bu olaylar başıma gelmese ben de inanmazdım ama gerçekmiş. Onlar varmış. "Size büyü yapılmış." diye söyledi hoca. Ondan sonra muska yazdı. O günden sonra bir şey yaşamadım çok şükür. Son olarak şunu söyleyim. Asla büyü yaptırmayın. Kimsenin hayatını karartmayın.
SAMANLIKTA CİN
Ben küçükken köyde yaşıyorduk. O zamanlar 7 yaşındaydım. Köyün çocuklarıyla oyunlar oynardık. Bir gün yine oynuyorduk. Bizim evin arka tarafında bir samanlık var. Oldukça da büyük. O samanlığın orada oturuyorduk. Bir yandan da sohbet ediyorduk. Sonra arkadaşlarla tam hatırlamıyorum ama bir sebepten samanlığa girdik. Samanların yığılı olduğu tarafta bir çift parlayan göz gördük.
Bağırarak kaçıştık. Annem gördü bizi. "Ne işiniz var orada?" dedi. "Bir daha sakın samanlığa girmeyin." dedi. Akşam oldu. Annemi babamla konuşurken duydum. Cin diyorlardı. Cin kelimesini ilk kez o zaman duymuştum. Samanlıkta bir cin olduğundan bahsediyordu annem. Babam da o cinin artık gitmesi gerektiğini çocukları korkuttuğunu söylüyordu.
Ben iyice korktum oradan. Sonra ertesi gün arkadaşlarıma orada cin olduğunu söyledim. Onlarda ne olduğunu bilmiyordu ama iyi bir şey olmadığı kesindi. Annemler bana hiç anlatmadı mevzuyu korkarım diye . Zaten o olaydan 4 sene sonra ikisi de vefat etti. Ben de bu durumu kimseye soramadım. Orada ne olduğu ve neden olduğu hala büyük bir sır. Kime sorsam bilmediğini söylüyor ama duyduğuma göre büyük dedem cinlerle çok uğraşırmış. Ondan kalan cinler olduğunu düşünüyorum.
instagram sayfası : ekapiskay lütfen takip etmeyi unutmayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cin Hikayeleri +18
Kinh dịAnonim olarak yazılmış, açıklanması zor, paranormal hikayeler. 'Onlar' yaşanmış gerçek cin hikayeleri kitabımla alakası yoktur. Başınızdan geçen 'Cin' hikayelerini gönderin yayınlayalım.