Ne saklıyorsunuz?

184 11 4
                                    

7.Gün

Sabah alarmı ertelediğim için geç kalmıştım. Henüz kurumamış okul formalarımı giymek yerine siyah bir eşofman takımı ve Mart ayına uygun bir ceket giydikten sonra acele ile evden çıktım. Neyse ki okula yetişecek vaktim vardı. Kahvaltı yapamamıştım ama annem çantama soğuk sandviçi ve bir büyük termos kahve yapmıştı. Ayrıca okul çıkışı antremanım olduğu için de spor çantamı o hazırlamıştı. Yolda sandviçimi gömdükten sonra termostaki kahvemden bir kaç yudum aldım ve kısa bir sürede okula  vardım. Okulun bahçesinden içeri girerken duyduğum motor sesi ile yan tarafıma döndüm. İki kasklı motorcu bisiklet park yerine kadar sürdükten sonra inip kasklarını çıkardılar.

Hyunjin ve Jungkook.

Motoru kapatıp kilitledikten sonra kasklarını alıp okula doğru yürüdüler. Beni fark edince jungkook el salladı ve ikisi yanıma doğru yürüdü.

Jungkook ve Hyunjin motor kullanıyorlardı!

Kesinlikle benide bindirmeliler!!!!. Annem böyle şeylere hayatta izin vermediği için motor hayalimden vazgeçmek zorunda kalmıştım. Eskiden en büyük hayalim motor yarışına katılmaktı ergenlik işte.

Jk: günaydın Hwayoung

Hwy: günaydınn. Jungkook beni bi gün motoruna bindirirmisin? Hep bi motor hevesim vardı ama annem izin vermediği için kullanamadım.

Jk: neden olmasın? Bu gün antrenman çıkışı seni bırakabilirim.

Hwy: teşekkür ederim.

Jk: rica ederim

Üçümüz Sınıf çıktıktan sonra yerlerimize otururduk.
Ders yine Matematikti ve ağlamak üzereydim. Hoca soru için tahtaya kaldırmıştı ama nerdeyse yarım saatten fazla bir süredir tahtadaydım ve soruyu çözmeye çalışıyordum. Hoca bana yardım etsede daha da batırıyor onun da aklını karıştırıyordum. Dersin çoğu benim sayemde tek bir soruya gitmişti. Sınıftaki çocuklar zaman zaman gülüşsede bişey diyemiyordum çünkü benim de kendi halime gülesim geliyordu. Ama asıl dert ettiğim şey; Jay'e rezil olmuştum. Tanrım, çocuk gözümün içine baka baka halime gülüyordu! Tahtada soruyu çözmeye çalıştığım süre boyunca dersin bitmesi için tanrıya yalvarıp duruyordum.

Çok şükür ki ders bitmişti. Hoca, boncuk boncuk terleyen alnını sili teneffüste bile soruyu çözmeye çalışıyordu. Zavallı adamın aklını nasıl karıştırdıysam...

"Bay Minjun biraz dinlenseniz mi acaba hm? Çokta önemli bir soru değ-"

"Hala nasıl aynı yerde işlem hatası çıkabiliyor anlamıyorum"

Adam beni takmıyordu bile! Ne bu matematikçilerin kendini beğenmişlik seviyesi?
Bay Dahyon'un masasından ayrılıp Nayeon'un yanına gittim. Dün midesi rahatsızlandığı için okula gelmediğini söyledi. Felix'de dünkü haline göre bu gün gayet iyiydi. Han'ın sweatshirtını güzelce yıkayıp geri vermiştim ve teşekkür etmiştim.

Han dün olan olayları Felixlere anlatmış ve benimle bütün gün dalga geçmişlerdi.bana çarpan çocuklar -Jungwon ve Sunoo- ile tanışmıştık. İkiside Jay'in gurubundandı. Öğle arasını onlarla takılarak geçirmiştik ve eğlenmiştik. Kafa dengi ve eğlencelilerdi. Bütün gün boyunca Hyunjin ile konuşmamıştım. Çok sinir bozucu ayrıca... ayrıca çok egolu. Tamam ondan bir farkım olmaya bilir ama işte ne bileyim gıcık. Anlaşamıyoruz bi türlü.

Okul çıkışı Nayeon ile vedalaştıktan sonra Minah ile spor salonuna gittik. Üzerimizi değiştirip diğerleri ile ısınmaya başladık. Isınmnın sonlarına doğru antrenörümüz gelmişti.

"Gençler bu gün hentbol maçı yapalım. Hem koşma,sıçrama ve kol hareketleri var. Futbol,voleybol ve basketbol için uygun. Daha sonra normal antrenmana geçeceğiz zaten."

Never or Heartless || Hwang Hyunjin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin